T\u00fcrkiye ekonomisi, uzunca bir s\u00fcredir a\u015f\u0131r\u0131 k\u0131r\u0131lgan olarak an\u0131l\u0131yor. Siyasi \u0130rade ve mali sekt\u00f6r, \u00fczerimize yap\u0131\u015fan bu olumsuz alg\u0131dan kurtulman\u0131n yolunu bulam\u0131yor veya aram\u0131yor; buna ba\u011fl\u0131 olarak beklentilerin giderek olumsuzla\u015fmas\u0131 \u00f6nlenemiyor. Cari a\u00e7\u0131k ve d\u0131\u015f finansman ihtiyac\u0131 yan\u0131 s\u0131ra ta\u015f\u0131nan toplam kur riskinin y\u00fcksekli\u011fi, k\u0131r\u0131lganl\u0131k yaftas\u0131n\u0131n altyap\u0131s\u0131n\u0131 olu\u015fturuyor. Bu \u015fekilde an\u0131lan ekonomiler, k\u00fcresel ko\u015fullar\u0131n olumsuzla\u015ft\u0131\u011f\u0131 ve riskten ka\u00e7\u0131nma e\u011filiminin belirleyici oldu\u011fu ko\u015fullarda, kendi ayaklar\u0131 \u00fczerinde durmay\u0131 beceremiyor ve telafisi zor y\u0131k\u0131mlar ya\u015fayabiliyor. May\u0131s 2006’da AB’nin y\u00fcksek faizi, en \u00e7ok T\u00fcrkiye’yi vurdu<\/p>