Yunanistan netleşmeden AB’de politikalar netleşmez

Ana gündemimiz Yunanistan ve Euro Birliği’nin akıbeti olmaya devam ediyor. Haftasonu Yunanistan’da yapılan anketlerde AB ile anlaşmayı destekleyen kemer sıkma yanlısı Yeni Demokrasi Partisi’nin önde olduğu sonuçları yayınlandı. Bu durum piyasalara moral verecek bir gelişme. Fakat Yeni Demokrasi Partisi’nin bu sonuçla hükümet kurabileceği kesin değil. Bu nedenle iyimserlik var ama henüz bu durum netleşmiş değil.

Geçtiğimiz hafta Fransa’nın çiçeği burnunda Cumhurbaşkanı Hollande’ın büyüme yanlısı politikalarına destek arayışlarını gördük. Hollande’a ilk destek de İtalya’dan geldi. Fakat Merkel’in katı tutumunda değişim olmadı. Şu anki konjonktürde de Merkel’in yumuşamaması durumunda Hollande’ın destek arayışı beyhude gibi görünüyor. Bu şartlar altında AB ve piyasalar için en iyi senaryo, Yunanistan’da seçimleri kemer sıkma yanlısı Yeni Demokrasi Partisi’nin kazanması ve bir hükümet kurabilmesi gibi duruyor. Bu sağlanabilirse başta Yunanistan anlaşmasında olmak üzere sert önlemler yavaş yavaş yumuşatılabilir. Liderlerin Yunanistan’da ortaya çıkacak duruma göre politika arayışında olacağını düşünüyoruz. Bu nedenle de Yunanistan’da seçimlerin sonuçlanacağı 17 Haziran’a kadar Merkel’in ve AB’nin politikalarında ciddi bir değişim olacağını zannetmiyoruz.  Bu durum piyasaların Avrupa’daki liderlerden genişleyici politika söylemi duyduklarında çok sınırlı tepkiler vermesine neden oluyor.  Süreç bu şekilde devam ederken Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi’nin geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamadan da sorumluluğu tek başına üstlenmek istemediği sonucuna ulaştık.  Bu nedenle, siyasetçilerden o güne kadar bir adım atılmamış olursa, ECB’nin 6 Haziran’daki toplantısından piyasalarda sert yankı uyandıracak bir adım atılması ihtimalini de oldukça düşük görüyoruz.

Piyasaların ciddi bir toparlanma yapabilmesi için aşağıdaki senaryolardan birinin ya da bir kaçının gerçekleşmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu senaryoların gerçekleşme olasılığını da sizin tahmininize bırakıyoruz.

  • Merkel geri adım atacak ve Hollande’ın savunduğu büyümeye yönelik politikalara destek verecek
  • Yunanistan’da anketler seçimleri AB anlaşmasına onay verecek bir bloğun kazanacağına dair sonuçlar üretecek ya da aşırı sol lider Alexis Tsipras durumun vahametini görüp söylemlerini yumuşatacak.
  • Avrupa Merkez Bankası LTRO benzeri yeni bir likidite ihalesi açacak
  • Avrupa’da bankalara sınırsız mevduat güvencesi getirilecek
  • ABD Merkez Bankası Fed yüklü miktarda parasal genişlemeye gidecek

Bu haftaya dair

Yunanistan ve Euro Birliği dışında bu hafta rutin veri takviminde takip edeceğimiz önemli veriler var. İmalat verileri ve haftanın son günü ABD’de açıklanacak olan tarım dışı istihdam ve işsizlik oranı haftaya damgasını vurabilecek veriler. İçeride ise Salı günü TCMB Para Politikası Kurulu(PPK)toplantısından çıkacak sonuçlar takip edilecek. TCMB Başkanı Erdem Başçı, geçtiğimiz hafta bankaları az da olsa rahatlatabilecek kararlar alabileceklerini açıklamıştı. Bunun zorunlu karşılıkların içeriği ile ilgili bir değişiklik olacağı tahmin ediliyor. Faizlerde bir değişiklik olması beklenmezken, zorunlu karşılık oranlarında da çok önemli değişikler olacağını düşünmüyoruz ama başta da değindiğimiz gibi içerik dağılımında değişiklikler olabilir.

Bu haftanın önemli gündemlerinden biri de Çarşamba akşamı Avrupa Merkez Bankası (ECB) Draghi’nin yapacağı açıklamalar olabilir. Draghi geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalarda enflasyonun risk oluşturmadığını ama yine de fiyat istikrarından vazgeçilmeyeceğini dile getirdi. Bizce bu açıklama özetle; “kısa vadede yeni parasal genişlemelerle destek verebiliriz ama orta ve uzun vadede liderlerin süreci yönetecek adımlar atması zorunlu” manasına geliyor. Bugüne kadar attığı adımlarla liderlere ciddi bir zaman kazandıran ECB’nin, kazandırdığı bu zaman liderler tarafından iyi yönetilemedi ve piyasalar bir kez daha uçurumun dibine geldi. Önümüzdeki günlerde liderlerden kamuoyunu rahatlatacak yeni açıklamalar gelmezse, Yunanistan seçim sonuçlarına kadar piyasaları ayakta tutmak için ECB yeni adımlar atmak zorunda kalabilir ama başta da değindiğimiz gibi bu adımların boyutunun piyasalarda ciddi bir toparlanma yapacak boyuta ulaşmasını beklemiyoruz.

Bu haftanın kritik günü Cuma olacak. Çin, Fransa, Almanya, AB geneli ve ABD’de imalat endeksleri açıklanacak. Bunun yanında ABD tarım dışı istihdam ve işsizlik oranı rakamları gelecek. Bu veriler hafta sonu kapanışını tayin edecektir. Önümüzdeki hafta başında Yunanistan krizini hafifletecek gelişmeler yaşanacak olursa piyasalar bu verileri beklemeye geçebilir. Ama açıkça söylemek gerekirse bu ortamda piyasalarda volatilitenin azalma olasılığını da düşük görüyoruz. Yunanistan seçimlerine kadar ciddi bir adım atılma olasılığı da gitgide azalıyor. Bu durum dalga boylarının yüksek seyredeceği bir ortam oluşturabilir. Mümkün olduğunca riski düşük tutmak gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle VOB, FX gibi kaldıraçlı piyasalarda işlem yapanlara tavsiyemiz, bu dönemde pozisyon miktarlarını azaltmaları yönünde olacak. Piyasaların her zaman devam edeceği düşünülürse belirsizliğin çok yüksek olacağı birkaç hafta temkinli yaklaşıp, var olanı korumaya çalışmak daha doğru bir yol olarak görünüyor.

Üzeyir DOĞAN / Araştırma Müdürü
MARBAŞ Menkul Değerler
[email protected]
Telefon: (0212) 286 30 00

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir