– wp:paragraph –>
Dünkü enflasyon verisini gördünüz. Size ne kadar inandırıcı
geldi, bilemiyorum ama matematiksel olarak doğru ama gerçekle uzaktan yakından
ilgisi yok. Geçen seneki enflasyondaki anormal artışın baz etkisiyle düşük
çıkan ama düşmeyen bir enflasyon gerçeğiyle karşı karşıyayız.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Şimdi son olarak JP Morgan yıl sonu öngörüsünü açıkladı ve
enflasyonun tek haneye ineceğine dair görüşünü paylaştı. Mümkün mü? Kağıt
üzerinde evet. Bunun bize bir faydası var mı? Hayır…
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Öncelikle faiz üzerinden değerlendirelim. Enflasyon
rakamlarının o seviyelere düşmesi, faiz üzerindeki baskıyı azaltır. Lakin bunun
kredilendirme mekanizmasına istendiği gibi yansıması mümkün değil.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Birincisi dolar kurunun ne seviyelerde olacağını bilmiyoruz.
İkincisi rakam düşük gözükse de, faiz maliyetleri piyasa değerlerinde ve krediyi
verecek olanın maliyetleri nezdinde çok pahalı. Düşen bir faiz zannedildiği
gibi kaynağın yatırımlara değil, dolara kaymasına neden olur.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Dolardaki yükselişin de kısır döngü şeklinde enflasyonu ve
ardından faizleri yükselteceğini biliyoruz. Bu durumda ekonomi yönetiminin daha
gerçekçi bir yaklaşımla bu meseleye yaklaşma zorunluluğunu bulunuyor.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Peki enflasyonun mesela tek hanelere inmesi, akaryakıttan
sigaraya, elektrikten gıdaya kadar zamların azalması anlamına gelecek mi?
İkinci bakmamız gereken konu bu. Bunun da yanıtı altı keskin şekilde çizilmek
üzere hayır.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Yani piyasa enflasyonu kağıt enflasyonuyla tamamen kopacak.
Bu da ekonomi yönetiminin sokağın gerçeklerinden tamamen uzaklaşması sonucunu
doğuracaktır. Bunun ekonomik sıkıntıları olduğu kadar siyasi sonuçları da
olacağını görmemek saflık olur.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Son ve en kritik başlık ise tek haneli bir enflasyonun, tüm
gerçeklerin aksine ortaya çıkmış olması, yeni yılda vatandaşın bu seviyeler
üzerinden zam alması sonucunu doğurur. Bu da alım gücünü olumsuz etkilediği
gibi, borçlu vatandaşın ödemeler zincirine yeni bir darbe vurulmasına neden
olur.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Yani günün sonunda baz etkileriyle istediğiniz sonuçları
alır; ama bunun hayatla bağını tamamen koparırsanız, bir tarafta vatandaşın
kemiklerini çatır çatır kırar; öte tarafta da yalancı baharın geçmesiyle
ekonomideki sorunları daha da içinden çıkılmaz bir hale getirirsiniz.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Şimdi eminim ki bu rakamlar üzerinden siyasi popülizm
başlayacak. Nitekim Bakan Berat Albayrak bunu yapmaya başladı bile. Ama günün
sonunda kimseye faydası olmayan bu rakamlar, ekonomik gerçekleri daha acı bir
reçete ile önümüze getirecektir.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Bu nedenle gerçekçi olup, sahte enflasyon üzerinden ekonomi
politikası belirlemek yerine, vatandaştan şirketlere kadar gelen kemik
seslerine kulak vermek daha doğru bir yaklaşım olacaktır düşüncesindeyim.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
– /wp:paragraph –>