Haftaya Kırım’da pazar günü yapılan ve Rusya’ya katılım kararı çıkan referandumun etkisi ile başlayacağız.
Referandumun sonucu bu şekilde beklendiği için ilk etki çok sert olmadı. Konunun muhatabı Rusya’da bile hareketler sınırlı. Asya genel olarak karışık bir seyirle kapandı, net bir yön yok. Yine de bugün krizin tarafları olan Rusya ve Ukrayna başta olmak üzere dolaylı taraflar olan AB ve ABD’den gelecek açıklamalar hareketliliğe neden olabilir. Türkiye ise konuda etken değil edilgen konumda bulunuyor. Kriz Türkiye’yi nasıl etkiler sorusuna vereceğimiz net bir cevap yok. Yalnız süreçten petrol fiyatları olumsuz etkilenip sert bir yükseliş yapmaz ise, Batı için Türkiye’nin jeopolitik önemi bir kez daha ortaya çıkabilir. Bu süreç AB ve ABD’nin Türkiye’ye daha fazla önem vermesine neden olabilir. Ancak bunun için öncelikle içerideki siyasi konjonktürün dinginleşmesi gerekecektir. Seçim sonrası ortaya çıkabilecek en olumlu senaryo bu. Yalnız bu senaryonun şuan için sadece bir fikir jimnastiği olduğunu ve kısa vadeli algıda çok etkili olmayacağını da söyleyelim. Kısa vadede daha çok taraflardan gelen açıklamalarla yön bulacağımızı düşünüyoruz. Grafiklere baktığımızda ise BİST 100, geçtiğimiz hafta olumsuz haber akışına karşı dirençliydi. Ancak yine de iyimserlik için erken olduğunu düşünüyoruz. Uzunca bir süredir bahsettiğimiz kanal olan 60,750/65,500 hareketini izliyoruz. Bu kanal içinde 62,250/64,000 aralığı daha kısa vadede takip ettiğimiz diğer kanal. Bu seviyeler önemli olmaya devam ediyor. Henüz farklı bir strateji oluşturmak için bir neden yok. Bu hafta kritik gündem ise TCMB ve Fed’in toplantıları. Ancak TCMB tarafında Para Politikası Kurulu’ndan önemli bir karar çıkması beklenmiyor. Fed’in ise yeni bir 10 milyar dolarlık kesintiyle yoluna devam etmesi en olası senaryomuz. İlerleyen günlerde bu konuyu daha detaylı değerlendireceğiz.