Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, TOBB Medya konseyi üyeleriyle yaptığı söyleÅŸide 2023 hedefli sanayi, teknoloji ve üretim geliÅŸmesini amaçlayan umut verici çalışmalarıyla ilgili bilgi vermiÅŸ. Bu bende buna baÄŸlı olarak daha önce de dile getirdiÄŸim üç önerimi tekrarlama gereÄŸi doÄŸurdu. Bu yola çıkarken, “SaÄŸlam sürdürülebilir envantere sahip olmak”, ” Ãœrünlerimizde özellikle ihraç ürünlerimizde deÄŸer zinciri içinde bize düşen katma deÄŸer hesabını ortaya koymak” ve “Son dönemdeki teÅŸvik uygulamalarının sektörel ve bölgesel katkısının bilançosunu çıkarmak.”
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ile TOBB Medya konseyi üyeleri arasındaki söyleÅŸi “umut verici geliÅŸmeler içeren” söyleÅŸiyi okurken, aklıma gelen üç öneri oldu.
Ama haber olarak okuyacağınız söyleşi ile ilgili neden umut verici olduğunu ortaya koyan bir değerlendirme yapmak istiyorum.
Bakan Ergün, söyleÅŸi sırasında bir yandan 2023 Hedefli bir Türkiye ortaya koyuyor. Cumhuriyetin 100. Yılındaki Türkiye’yi şöyle amaçladıklarını belirtiyor:
“2023 Türkiye’sinin 2 tirilyon üretim, 500 milyar dolar ihracat yapan kiÅŸi başına 25 bin dolar milli gelire ulaÅŸmış, Ar-Ge harcamaları yüzde 2 seviyesinde olan, bugün yüzde 4 olan ileri teknolojili ihracatını yüzde 20’ye çıkartmış, üretiminin üçte ikisini özel sektörün yaptığı, dünyanın 10 büyük ekonomisi içinde yer alan bir ülke.”
Bakan Ergün böyle bir amaç ortaya koyunca doÄŸal olarak hem üretim yapısı, hem üretimin girdi yapısı, hem teÅŸvikler, hem de yerli üretimin önemi konusunda bugünkü yapının deÄŸiÅŸiminin gerektiÄŸini ortaya koyup, bu yönde çalışmalar yaptıklarını da sıralıyor. Ergün’ün önemle üzerinde durduÄŸu konu, yerli üretimin geliÅŸtirilmesi ve yabancıların üretimlerini Türkiye’de yapmalarının teÅŸvik edilmesi .
Ergün, üretimde yapmayı planladıklarını belirtirken, “Bugün cari açık dediÄŸimiz, enerjiyi bir yana tutarsak, ki enerji de bazı yatırımlarla cari açıkta daha az rol oynayabilecek bir hüviyete bürünebilir, ama onun ötesinde yatırım malları ve ara malı ithalatında ne var ve biz bunların hangisinde avantajlıyız. Her ÅŸeyi üretelim demiyoruz, böyle bir iddiamız yok. Yani üretmeyeceÄŸimiz ÅŸeyle de olacaktır. Yani düşük katma deÄŸerli bazı ürünler varsa bunları kolayca tedarik edebiliyorsak , istediÄŸimiz zaman da üretebiliriz .Bugün hemen odaklansak bile kısa zamanda sonuç alamamız mümkün olmayan konular var, onları da ayırır, onların üzerinde ayrı çalışırız. Ama daha kısa ve orta vadede sonuç alabileceÄŸimiz, bir altyapımız olanları tesbit edelim, bir an evvel burada üretelim, gücümüze katalım, bizim ara malı ve yatırım malı ithalatındaki dejavantajımızı ortadan kaldıralım bir kurumsal yapı oluÅŸturmuÅŸ olduk” açıklamasını yapıyor.
Ergün, örnek verirken de ilaç sanayi konusunu ele alıyor “Burada diyelim ki ilaç, ilaçta biz kamunun yüksek satın alma gücünü daha çok ilaçları ucuza alalım diye kullandık ÅŸimdiye kadar. Ama bundan sonra sadece ilaçları ucuza alalım diye kullanmayacağız. Bazı ilaçların Türkiye’de üretimi amacıyla kullanacağız. Kendimiz üretiyorsak kendi ürettiÄŸimiz ilaçları daha çok üreterek, kendimiz üretmiyorsak bu üreten kiÅŸiyi üretimini Türkiye’de yapması ÅŸartıyla ondan almayı ön plana alacağız” diyor. Kamunun alım gücünü yerli üretim ve Türkiye’de üretimden yana kullanacaklarını öne sürüyor. Savunmada olduÄŸu gibi diÄŸer alanlarda da offset uygulamalarına geçeceklerini belirtiyor. Kamu ihale kanununda yerli üretim alımında yüzde 15 daha yüksek fiyat uygulamasının da daha çok uygulatılacağının altını çiziyor.
Bakan Ergün, teknolojinin geliştirilmesi, Ar-Ge destekleri, teknoparkların gelişmesi, kendi işini kuracak gençlere hibe destekleri gibi konularda son yıllarda verdikleri desteklerin hızlı artış trendleriyle ilgili rakamlar verip, üretimin içersinde katma değeri artırıcı yeni çalışmalarla yola devam karında olduklarını söylüyor.
Bütün bunlar 2023 hedefli, üretim içinde yerli katkıyı artırıcı önemli ve umut verici çalışmalara dönük söylemler. Bunlar ben de daha öncede değindiğim üç konudaki önerimi tekrarlamamı aklıma getirdi.
Bunlardan ilki “sürdürülebilir bir envanter” çalışmasının yapılmasının bu baÄŸlamda çok önemli olduÄŸu. Ä°kincisi ürünlerimizle ilgili üretim deÄŸer zinciri üzerine çalışma yapılması, ürünlerde özellikle ihraç ürünlerde deÄŸer zincirinin ne olduÄŸunun, bizim katma deÄŸerimizin ve ithal payının ortaya konulması. Üçüncüsü son teÅŸvik sistemlerinin bölgelere ve üretime katkılarının bilançosunun çıkarılması. Ancak, bu üç alandaki sonuçlar ortaya çıkarılırsa, bundan sonra yürüyeceÄŸimiz yolda daha doÄŸru kararlar alabiliriz.