Kriz gene imdada yetiÅŸti
Rusya’nın Ukrayna iÅŸgali ile Karadeniz, Montrö’yü, Montrö de, boÄŸazları gündeme getirdi mi?
Getirdi…
Pekiyi bu antlaşma, ne zaman yapılmıştı?
Ä°mzalanma:
20 Temmuz 1936
Yürürlük:
9 Kasım 1936
Antlaşmanın en büyük ölçekli, başarılı ve zor yaşanan uygulama dönemi hangisidir?
2.Dünya savaşı…
Bir de şimdi ekranlara bakıyoruz ki Montrö ve boğazlarımız, ekranlardan inmiyor!
Maddeler tartışılıyor
Ahkam kesiliyor
Bu mobil ekran duayenleri(!)kanal, kanal dolaşıp, akla ziyan, sanki ilk defa düşünülmüş gibi, önerilerde bulunuyorlar…
Daha dün tü kaka denen, hatta bu antlaşmayı savunanlara, Lozan ve Montrö devletin ana direğidir diyenlere, dava açılma aşamasında, sorgulamaları yapılırken, bir anda Montrö antlaşmasına karşı oluşan, bu yıldırım aşkını(!)anlamak ne mümkün?
Bir yanda tıpkı Irak, Afganistan, Libya, Suriye de olduÄŸu gibi, Ukrayna’nın her ÅŸehrini sular, seller gibi ezberledik hamdolsun!
Donbas, Hakov, Poltavo, Odesa, Kiev, Liviv ila…
Bununla yetinilse ne ala ama dilin kemiği yok ki
Rusya’nın buradan girmekte ki kastı…
Aslında Odesa çok önemli ama Hakov ve Donbas da ki yoÄŸunluk…
KeÅŸke bu kadarla kalsa, ne ala…
Bir de siyasi, askeri, ekonomi, batının hataları falan, filan anlata, anlata bitiremiyorlar
Maşallah ağızlar, çok ve güzel laf yapıyor
Yani orta yerde top, tüfek olsa anında dan dan… sorunu kökünden çözecekler!
Ä°yi ki reklamlar var, olmasa hiç durmayacaklar, sabaha kadar susturana aÅŸk olsun…
Hani her seferinde dile getirip, hatırlattığımız ve pek güzel uyguladığımız strateji vardı..
”Her kriz bir fırsattır”
İşte bu Ukrayna krizi ile dışarda;
ABD, Avrupa da NATO gerekçesiyle, yeniden güçlenecek, bu korku ortamında, Finlandiya ve Ä°sveç’in NATO ya girmesi tetiklenecek…
İçerde ise;
İç sorunlar unutturulup, dış sorunlar anında can simidi yapıldı ve yapılmaya da devam edilecek…
Akaryakıta okkalı zamlar da bu arada kaynadı gitti…
Nereden anlıyoruz diyorsanız?
Ekranlardan!
Gerekçede hazır
Ukrayna krizi!
Bundan sonra toplum olarak, yaÅŸanan olumsuzlukların tüm nedeni ve gündemi dış siyaset, Rusya, Ukrayna, ABD, AB…
Bu arada iki gerçeği de açıkça görmüş olduk;
BildiÄŸimiz batının, özelliklede BM’nin, OrtadoÄŸu da ve Ä°slam coÄŸrafyasında yaÅŸanan, daha vahim katliamlara karşı duyarsızlıkları ile  Ukrayna ya karşı tam tersi iki yüzlülüğü, ikincisi ise ülke olarak, tarımda ne kadar dışarıya baÄŸlı olduÄŸumuzdur!
Sözün özü;
BoÄŸazlardan geçiÅŸi düzenleyen Montrö sözleÅŸmesi ülkemize, vatandaşın ”boÄŸazından geçmeyen lokmalar” ise seçimlerde iktidara ne saÄŸlayacak?
Her ikisini de bu yıl içinde, hep birlikte yaşayıp, göreceğiz!
Güzel ülkemin eşsiz davranış refleksleri var: Bir yerde savaş oldu mu stratejist, ekonomik krizlerde ekonomist, depremde jeolog, büyük yangında itfaiye yetkilisi, önemli maçlarda teknik direktör ve daha niceleri oluyoruz. Nasıl olsa bilgi olmadan fikir üretmek serbest. Bunlar için diploma da aranmıyor.
Dünya SavaÅŸlarından SoÄŸuk SavaÅŸ dönemine geçtik, oradan da “Kriz Yönetimi” dönemine. Yani bir yerde kriz çıkartıp, sonra çözüp o sırada cepte kalanlara “çok şükür” diyerek, aynı Irak, Sudan, Abazya, Libya ve daha birçok yerde olduÄŸu gibi.
Yorumlarınızı büyük bir ilgi ve keyifle izliyorum. Gözlünüze sağlık.
DeÄŸerli, gerçekçi, bilimsel katkılarınız ve yorumlarınız için içten teÅŸekkürler…