TGSD yöneticileri dünyada Tekstil-konfeksiyonun üç ayağında da hem kumaÅŸ üretimi, hem dikiÅŸ, hem moda-marka alanlarında güçlü olan tek ülkenin Türkiye olduÄŸunu belirtip, yeni TeÅŸvik sisteminin sektörlerine süre olarak 5yıl deÄŸil 10 yıllık uygulama getirmesini, Büyük merkezlerde moda-marka desteÄŸine imkan yaratırken Anadolu’da kümelenme ve üretim alanlarına destek vermesini istiyorlar. Bakan Cevdet Yılmaz’ın açıkladığı Van’da altyapısını kamunun kuracağı Tekstilkent uygulaması bu yöndeki bir çalışma olarak ortaya çıkıyor.
TGSD’nin önde gelen üyeleri bir yandan tekstil hazır giyim dünya piyasasında güçlerinin arttığını markalı üretim ihracatlarının yüzde 10’lar seviyesine çıktığını açıklıyorlar, bir yandan da dünyanın dev firmalarının Türkiye ve Türk markalarına artan ilgilerini dile getiriyorlar.
Tekstil-konfeksiyon ihraç ürünlerinde deÄŸer zincirinin yüzde 75’lik katma deÄŸerinin ülkemizde kaldığını belirterek, yeni taÅŸvik sisteminde beklentilerine uygun geliÅŸmeler olması halinde sektörlerinin ekonomiye katkısının çok daha yukarılara çıkacağını belirtiyorlar.
TeÅŸviklerden beklentilerini ortaya koyarlarken, yeni teÅŸviklerin 10 yıllık olmasının önemli olacağını, “yatırımın hayata geçmesi üç yıl sürüyor” deÄŸerlendirmesiyle açıklıyorlar. Ä°malata yönelik teÅŸvik beklediklerini açıklarlarken, gerice yörelerde “Kümelenmeye” dayalı “Tekstil bölgeleri” yaratılması için teÅŸvik geliÅŸtirilmesini talep ediyorlar. Türkiye’nin “Hazır giyimde dönüşüm içersinde” olduÄŸunu belirterek, yeni teÅŸvik sisteminin “Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan hem kumaÅŸ üreten, hem diken, hem de moda marka yaratan” üç alanı da kapsayan yapıya uygun teÅŸvikler içermesini istiyorlar.
TGSD yöneticileri Ä°stanbul’un dizaynın geliÅŸtirildiÄŸi moda markanın yaratıldığı ve ihracatçı firmaların yer aldığı bir merkez olarak ele alınıp desteklenmesini, Anadolu’daki desteklerin ise üretime yönelik, kümelenme ve maliyet düşürücü özellikler içermesini beklediklerini dile getiriyorlar.
TGSD yöneticilerinin Anadolu’da imalat desteÄŸi taleplerine uygun bir açıklama da Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz’ın Van’da istiÅŸare toplantısında yaptığı “Burada Tekstilkent projesini hayata geçireceÄŸiz. Bunu ihtisaslaÅŸmış bir sanayi bölgesi gibi düşünün. Altyapılarını kamu olarak saÄŸlayacağız. Yatırımcının üretim maliyetini azaltan uygun yatırım ortamını sunan fiziki imkanlar saÄŸlayacağız. Bir takım atölyeler, binalar yapacağız. Yatırımcı da daha düşük maliyetle üretim yapacak. Rekabetçi üretim için Mısır ve BangladeÅŸ’e birçok firma gitti. Oraya gideceklerine buraya gelmelerini saÄŸlayan altyapı ve imkanı saÄŸlayacağız” açıklamasını yapıyor.
Bu doÄŸru giriÅŸimin hayata geçebilmesi için baÅŸka düzenlemelere de ihtiyaç var. Van’da 30 Ä°ÅŸlikli Ä°ÅžGEM AB’den aldığı kredi ile 30 yeni iÅŸlik eklemek isterken 300 yeni işçiye ihtiyaç duymuÅŸtu. YeÅŸil kartlılar, sigortalı işçi olarak çalışmak istemedikleri için deprem öncesi bu projeden istenen verim alınamamıştı.
Van da Tekstilkent’te kamunun saÄŸladığı altyapı yanında üretim atölyelerinin iÅŸlerlik kazanabilmesi için, büyük kentlerdeki atölyelerin ve çalışanlarının o kentte gitmeleri için, bu atölyelere iÅŸ verecek tekstil-konfeksiyoncu firmalarla kamu-özel sektör iÅŸbirliÄŸiyle süreklilik içeren bir model geliÅŸtirmeye ihtiyaç vardır. Yeni teÅŸvik sisteminin bu alanda özendirici özellikler taşımasına ihtiyaç vardır.
Ancak, yeni teÅŸvik sistemi içinde yer alacak uygun desteklerle Türkiye dizayn ve moda-marka yaratımını Ä°stanbul gibi büyük merkezlerde aldığı Ar-Ge, fuar ve yabancı ülkelerde maÄŸaza açma destekleriyle geliÅŸtirirken, Anadolu kentlerinde doÄŸru üretim kümelenmeleriyle iç piyasa ve ihracata uygun üretimi geliÅŸtirebilir. Bu geliÅŸme TGSD yöneticilerinin “Hazır giyimde dönüşüm” projelerinin saÄŸlıklı bir ÅŸekilde hayata geçmesine ve Türkiye’nin bu alandaki üretimini, istihdamını ve ihracatını sürekli kılmasına imkan yaratabilir.