Siyasette ortaya çıkan istikrarsızlık görüntüsü giderilemediği sürece beklenti bozulması derinleşiyor.
Beklenti ufkunun kararması risk algısını da etkiliyor. Risklerin arttığı şeklinde bir algı oluşuyor. Artan risk algısı hem içeride yaşayanların davranışlarını etkiliyor hem de dışarıdan Türkiye’ye yatırım yapanların kararlarını değiştiriyor. Artan siyasi istikrarsızlık sonucunda risk algısındaki bozulmanın sonuçlarını irdelerken iki grup karar biriminin, yerli ve yabancı aktörlerin davranışlarını izlemek ve anlamlandırmak durumundayız.
Aslında yerli ve yabancı aktörlerin kararlarına egemen olan temel motif benzeşiyor. Her ikisi de ortaya çıkan yeni risklerden mümkün olduğu kadar az etkilenmelerini sağlayacak yeni konumlara kaymak istiyorlar. Bunu riskten kaçarak yapmaya çalışıyorlar. Her iki grubun ana hareket deseni bu. İki tarafın yaptığı girişimlerin yarattığı nihai etki de benzeşiyor. Yerli ve yabancı aktörlerin artan riskten kaçınmak isterken edindikleri yeni konumlar er ya da geç ekonomide talep daralması, durgunluk, üretim ve istihdam kayıpları gibi zincirleme bir sonuç üretiyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Dünya Gazetesi)