Çetin Ãœnsalan – ÅžimÅŸek’ten Sabri ortası

İktidar geleneksel hedef tutturamayan orta vadeli programını açıkladı. Hem bilinmezlikleri sıralayıp, hem bütçesini bile geçici olarak yapıp, hem de nasıl iddialı konuşuyorlar açıkçası anlamak güç. Bunun neyin cesareti olduğunu söylemeye ise insanın dili varmıyor.

 

Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek öyle bir projeksiyon ortaya koydu ki; bu orta vadeli programın ortasını ancak Galatasaraylı futbolcu Sabri yapmış olabilir. Malûm kamuoyunda dağlara taşlara yaptığı ortalar nedeniyle sempatiyle karşılanan bir isim Sabri; elbette orta bekleyen arkadaşı ne düşünüyor bilemeyiz.

 

Önümüzdeki süreçte gelişen ülkeler üzerindeki baskının artacağı net görülüyor. Parasal sıkılaşmanın olacağını bizzat Şimşek söylüyor. Cari açık rakamları Türkiye’nin dış ticaretindeki daralmayı bağıra çağıra ortaya koyarken, finanse edilebilmesi ile ilgili soru işaretleri büyüyor.

 

Ülkeye 12 milyar dolar net hata noksan adı altında kaynağı belirsiz para girişi oluyor; ama iktidar kayıtlı ekonomiden bahsediyor. Bir tarafta Merkez Bankası’nın rezervleri eriyor; öte yanda gelişmekte olan ülkelere para akımının yavaşladığı itiraf ediliyor.

 

Bence Başbakan Yardımcısı Şimşek çok da ne dediğini bilmiyor. Dünyadaki tüm dengelerin normalleşeceği üzerine bir kurgu yapılmış, ihracatta artış, tüketimde normalleşme, finansmanda rahatlama beklentisi içerisinde OVP’de Sabri ortası yapılıyor.

 

Dolara karşı, enerji başta olmak üzere giderler nispi azalma yaşarken, TL bazında artan maliyetlerin etkisi görmezlikten geliniyor. Patlayan karşılıksız çek, senetler, uzayan vadeler, yok edilen ihracat pazarları, sadece asgari ücretten bile doğacak kayıtdışı ve işsizlik gerçeği ise hiç yokmuş gibi davranılıyor,

 

Mehmet Şimşek, enflasyon üzerindeki yapısal sebeplere odaklanacağından söz ediyor da, dolaylı vergi soygunundan, açıklanan enflasyon ile vatandaşın enflasyonu arasında uçurumlar olduğundan bahsetmiyor.

 

2016’da iç talebi arttıracaklarının üzerinde duruyor da, bunu nasıl finanse edeceklerini, etmeleri halinde de artan tüketimle enflasyonu nasıl aşağıda tutacakları çelişkisine hiç girmiyor.

 

Tüm dünyada büyümenin gerileceği tespitini yapıyor da, ihracattan finansmana tamamen dış dünyaya bağımlı hale getirdikleri Türkiye’nin nasıl ayrışarak yüzde 5 büyümeyi yakalayacağını anlatmıyor.

 

Geriye tek bir seçenek kalıyor. Ya iktidar inanmadığı verilerle göz boyuyor ya da tutmayacak hedeflerle kendisini ve Millet’i kandırıyor. Böyle orta vadeli programda yapsa yapsa ortayı, alınmasın ama Sabri yapar; oldu da top istenen noktaya giderse de, karşımıza Guiza çıkar.

 

Doğruyu söylemek bu kadar mı zor? Vah Türkiyem vah…

 

[email protected]

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir