Savaştık…Barıştık…

Yine para piyasalarında müthiş bir haftayı geride bıraktık…

Savaştık…Barıştık…Yok..Yoktu…

Fakat bunlardan önce birkaç konuya sardım bunları sizlerle paylaşmak istiyorum…

Son dönemde Meclis’te gelen vergilerle doğru orantılı bir biçimde ekonomiden sorumlu kişi sayısında artış var.Diyeceksiniz ki Sanane Özavcı…

Hayır çözüm odaklı sonuçlar göreceğimizi bilsem bütün milletvekilleri ekonomiden sorumlu olsun..Fakat ilk tökezlemede sopayı alan ya Merkez Bankasının ya da bankaların peşine düşüyor.

Görünen tablo “Sen ağa ben ağa inekleri kim sağa?”

Şikayetim var…Cümle yasaktan…Dillerimi hakim bey bağlasan durmaz…

Şaka bir yana yiğidi öldür hakkını ver..Demişler verelim…

Bakan Şimşek’in açıkladığı kayıt dışı eylem planını olumlu bir adım olduğunu ve bu konunun üzerinde şiddetle durulması gerektiği taraftarıyım.Geçen hafta yazdığım için kafanızı şişirmeyeyim ama hepimizin bir ağızdan şikayet ettiği dolaylı vergilere gelen zamlardan kurtulmanın yolu buradan geçiyor…

Ve tabi ki Ali Babacan…Ekonomiden sorumlu bakan olduğunda 40 yaşındaydı..

Nereden biliyorum..İlk televizyona çıktığında “bu çocuk mu ekonomiyi yönetecek” demişlerdi…

Nitekim duruşunu hiç bozmadı.Eleştirilere verdiği yanıtın dozunu hep aynı tuttu.Mütevaziliği ile gerçekten koltuğunun hakkını verdi…Ne var yani bende 27 yaşında Genel Müdür Yardımcı’sı oldum…

Benim içinde “bu küçük kız mı ekonomiyi anlatıyor” diyorlar duyuyorum.Merak edenler için efendim yaşım şu an 33…12 yıldır bu işi yapıyorum…

Özetle kim ne derse desin…Ekonomi de temel “güven”den geçer…Güven ortamını koruyamazsınız insanların cebine para koysanız da o paranın ekonomiye harcama olarak dönüşünü sağlayamazsınız…

Bazıları parayı saçarsanız(yada faizi düşürürseniz)ekonominin canlanacağı hayaline kapılır.Ancak paranın yönünü geleceğe dair hayaller ve kaygılar belirler…

Faiz indiriminin etkilerini gözlemlemek adına bankaların uyguladığı faiz oranlarına baktım.Görülen tabloda kredi ayağında ağırlığı olan kamu bankalarının özel bankaların uyguladığı konut ve ihtiyaç kredisi oranları birbirine oldukça yakın…

Konutta oranlar %0,94-%1,15 arasında değişiyor…

İhtiyaç ve destek kredisi ayağında % 1,27-% 1,65 arasında değişen faiz oranları uygulanıyor.

Uygulanan oranların konut kısmında enflasyon beklentileriyle doğru orantılı ve bence var olan seviye makul.İhtiyaç ve destek kredileri karşılıksız riskli kredi kapsamına girdiği için faiz oranı elbette konut kredisinden yüksek olacak ancak bence aşağı yönde düşüş için bir miktar daha yeri var… Eğer harcama ayağında kredi üzerinden büyüme canlandırılmak isteniyor ise bu hareketin kamu bankaları önderliğinde olmasında fayda var.Bankacılık sektörünün genel ve haklı kaygısı büyümede yavaşlama  ile birlikte sorunlu krediler(geri dönüşü olmayan)tarafında artış ve likidite probleminin yaşanabileceğidir.Haklı bir kaygı büyüme sadece kredi odaklı desteklenemez.Ancak bütçede yaşanan bozulma nedeniyle Maliye politikasının büyüme destek olabileceği alan sınırlı…

Gelelim asıl konumuza…Para piyasaları…

Suriye ile yaşadığımız gerginliğin sıcak çatışmaya dönüşmemesi sonucu para piyasalarında tansiyon düştü.Ancak unutulmaması gereken bu olayda 2 soru vardı.

Biri gerginlik tırmanacak mı?

Şu an bulunduğumuz noktaya derecelendirme kuruluşların tepkisi ne olacak?

İlk sorumuzun yanıtını aldık.Ancak ikinci sorunun cevabını henüz bilmiyoruz…

Ekim ayında bu konu ile ilgili açıklamaların gelmesini bekliyoruz.

Yine hafta içi içeride enflasyon verisi açıklandı.Beklentilerin oldukça üzerinde gelen veri ile yıl sonu enflasyonu şu an % 9,19’a ulaştı ve bu rakama tüm zamlar yansımış değil.Ekim ayında doğalgaz ve elektrik zamlarının etkisiyle yüksek enflasyonla karşılaşılacak olması tedirginliği arttırabilir.Son gelen zamların enflasyona etkisinin  %1,16 olacağı hesaplanıyor.Şu an faiz koridorunun üst bandı 10.Dolayısıyla enflasyonun geldiği nokta Merkez Bankasının faiz indirimlerine sekte vurabilir.Yine de yılsonuna kadar 50 baz puanlık bir indirim daha göreceğimizi düşünüyorum.

Önümüzdeki hafta içeride cari açık ve sanayi üretimi verilerini takip edeceğiz.

İMKB’nin altını dolduran tek bir beklenti kaldı…O da not artırımı…Ve ya derecelendirme kuruluşlarından not hakkında negatif bir açıklama…

İçeride bütçe disiplinini sağlamak için atılan adımlar(olumlu) ,iyileşen cari açık verisi(olumlu) ,yavaşlayan büyüme(olumsuz) ve yükselen enflasyon(olumsuz),Türkiye’nin oluşan jeopolitik riskleri düşünüldüğünde her iki adıma verdiğim olasılık  %50-50

Temkinli olmayı tercih ederim…

Ve yurtdışı…

Abd tarafında bilanço sezonu başlıyor.Dow Jones endeksi bilanço dönemlerinde genelde iyi bir performans sergiler.Her ne kadar bu sezon karlılığa yönelik beklentiler çok olumlu değilse de Fed Aralıkta varlık alımlarının genişletileceği (40 milyar dolarlık mortgage tahvili yanında 40 milyar dolarlık daha devlet tahvili alabileceği) sinyalini veriyor.Özetle kötü veri Fed.İyi veri iyi veri oyunu Kasım seçimlerine kadar devam edecek.

6 Kasım’dan sonra yeni bir dünyaya uyanabiliriz.Bu tarihten sonrasına dikkat edilmeli..

Uyuyan petrol fiyatlarının uyanışı vs gibi…

Avrupa’da İspanya’nın Avrupa Merkez Bankasının “çekici!?” teklifine ne kadar dayanacağını takip ediyoruz.21 Ekim beklenen bence dayanabildiği kadar direnecek.Yunanistan konusu hala masada…

Ve haftaya Avrupa’da sanayi üretimi verilerini takip edeceğiz.

İşin teknik kısmına gelince..

Altında düşüş için henüz sebep yok.Düşüşler hala sadece düzeltme.1800 aylık iyi bir direnç.Geçilebilirse 1930 hedef olabilir.

Parite 200 günlük hareketli ortalaması 1,2825 altına gelmemekte kararlı…1,3045-1,3170 dirençler…

Almanya(dax) endeksi 7100(50 günlük Hareketli ortalama) destek takip edilmeli.

7370-7490 direnç seviyeleri…

Dolar 1,81-1,78 Tl bant aralığında hareket..

İMKB:66,200 (50 günlük hareketli ortalama)destek kritik takip edilmeli.Yukarıda 67,800direç..

68,500 direnç üzerine çıkabilirse yukarı yönde hareket sertleşebilir.

Son not:Ne demişler… “Eşeğin kuyruğunu kalabalıkta kesme biri uzun biri kısa der…”

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir