Risk Algısı ve Ekonomik Performans

2008 Krizi’nden sonra geliÅŸmiÅŸ ülkeler parasal geniÅŸleme, geliÅŸmekte olan ekonomiler ise uluslararası sermaye akımı bağımlısı oldu. GeliÅŸmiÅŸlerdeki parasal geniÅŸleme her yerde aynı sonuçları doÄŸurmasa da, uluslararası sermaye akımları tüm geliÅŸmekte olan ekonomilerin canlanmasına neden oldu. O kadar ki, krizin bir noktasında yatırımcılar açısından geliÅŸmekte olan ekonomiler geliÅŸmiÅŸlere göre daha iyi bir risk olmuÅŸtu. O dönemde geliÅŸmekte olan ekonomilere para yaÄŸarken, altın fiyatı da rekorlar kırdı.
BeÄŸenelim ya da beÄŸenmeyelim, kısa dönemde ekonomik dengeleri etkileyen en önemli unsur uluslararası yatırımcıların risk algısı. Risk algısı göreli bir kavram. ÇeÅŸitli bileÅŸeni var. Tek bir ülkeye yönelik risk algısı zaman içinde deÄŸiÅŸebileceÄŸi gibi, genelde risk algısı bir grup ülkeye yönelik oluÅŸuyor. ÖrneÄŸin, Avrupa’ya yönelik risk algısı söz konusu olduÄŸunda, Yunanistan, Portekiz, Ä°rlanda, İspanya gibi ülkeler Slovenya ya da Çek Cumhuriyeti gibi ülkelere yönelik risk algısını da
kötüleştirebiliyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Habertürk)

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir