Tüm piyasaların geniş bant içinde yatay salınım sergilediği bir haftayı geride bıraktık. Merkez bankalarına ilişkin parasal genişleme beklentisinin karşılanmamış olmasına rağmen, olumlu ABD verileri kısmen abartıldı ve riskten kaçınma eğiliminin etkili olmasına şimdilik izin verilmedi. Ekonomideki temel eğilimlere ilişkin herhangi bir beklenti değişikliği olmadı.
Finansal piyasaların küresel nitelikteki durgunlaÅŸmayı veya bölgesel istikrarsızlıkları fiyatlayamayacak kadar sorunlu olması ve parasal geniÅŸleme tekliflerinin bir kez daha cevapsız kalması, geleceÄŸe yönelik belirsizlik ve kırılganlığı yüksek düzeylerde salınacağı kanaatini güçlendirir. Finansal depremlerin yeni merkezi durumundaki Euro Bölgesi’nde yaÅŸananlar ise kimseyi tatmin etmedi. Avrupa’nın siyasileri ve teknik kadroları ile finansal yatırımcıları arasında uzlaşısı olmayan garip bir oyun oynanıyor. Ä°talya ve Ä°spanya gibi görece büyük ekonomiler sorunlu hale gelir ise Yunanistan veya Portekiz’e uygulanan yaklaşımların söz konusu olamayacağı çok iyi biliniyordu. Fakat çaresizlik nedeniyle piyasalar bu seçeneÄŸi zorladı. Söz konusu ekonomilerde sürekli tasarruf paketi açılıyor, artan belirsizlik riskten kaçınma eÄŸilimini güçlendiriyor ve sermaye kaçışına sebep olarak kamu ve mali kesim dengelerini daha kötü hale getirecek süreci tetikliyor. Ä°ÅŸin tuhafı bu etki tepki zinciri kırılamıyor. Cesaret veren bir söylemle bir süre duraklıyor, fakat devamı gelemiyor; piyasalar kendi kendine gelen güven oluyor, hayal kuruyor ve bunun gerçekleÅŸeceÄŸini varsayarak fiyatlama yapıyor sonra da durumun daha kötüye gitmesini önlemek için ne yapacağını ÅŸaşırıyor…
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.