Piyasa Denkleminin İçine Siyaset mi Girdi?

Dünkü yorumumda borsadaki keskin düşüşün bir sebebi yok diyordum. Aslında dış piyasalarda  düşüş vardı ama bizim sertlikte değildi ve bu yüzden bizim piyasamızdaki ekstra düşüşe sebepsiz düşüş dedim.

Bu sabah piyasa ile ilgili  görüşlere baktığımızda, konu Ahmet Davutoğlu’ymuş.  Hiç zannetmiyorum. Malını satmak isteyen, son 12-13 gündeki sıkışma döneminde yeterli miktarda satışını yapmış olmalı ki  dün piyasa rahat rahat düştü. Bu tür zamanlarda piyasanın yukarı yönlü tepkiler vermesi gerekir ki, satamadıkları varsa, onları da satabilsinler. Bu yüzden piyasanın önüne mutlaka sebepler konulur ve bu sebeplerin dikkatle izlenmesi sağlanır. Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı’nın görüşmesinden istifa çıkmazsa piyasa yukarı gidecek, herkes yeniden alıma geçecek ve böylece  güçlü bir tepki oluşturulmuş olacaktır. İstifa çıkarsa, zaten küçük yatırımcı satışa geçecek, bu sefer bazıları alacak, ardından da bir sebep bulunup piyasa yukarı çekilecek ve iyi alıcı geldiğinde yine satış yapılacak.

Yukarıdaki görüşlere genellikle bir komplo teorisi denilebilir ve bu konuda bunu söyleyenler tümüyle haksız sayılmazlar. Hiç bir zaman “yabancı” denilenler birlikte hareket etmezler. Fakat birbirlerini çok dikkatle takip ederler. Yabancıdan satış ordinosu geldiğini gören yerliler de satmaya başlar ve bir anda piyasa satışa döner. Dünkü yazımda sebepsiz görünen düşüşlerin çok daha önemli olduğunu vurguladım. 80.750 civarına kadar 2 gün içinde endeksin düşebileceğini vurguladım ama şu an endeks 79.350 seviyesinde bulunuyor. Yani 80 bin desteğinin de altına geldik. Aşağıdaki grafikte son 3 gündeki düşüş görünüyor.

Dikkat edilirse TKE göstergesi çok sert bir geri çekilme yapmış ve -26 seviyesine gelmiştir. 80 binin altında satış baskısı azalacak, işlem hacmi oldukça zayıflayacaktır. Bu sabah 80.300 civarında yukarı yönlü bir tepki çalışması oldu ama, dikkat ederseniz bu tepki çok cılız kaldı. Dün özellikle tepkilerin zayıf kalacağına vurgu yapmıştım. Şu an 80 binin altındayız ve işlem hacmi çok zayıflayacaktır. Yukarı dönüş olduğunda ise en önemli direnç bölgesi artık 82 bin seviyesidir. Artık bu seviyeden satış yapmak anlamlı değildir. Endeks 70 binden 86.900’e kadar olan yükselişinin en sert düşüşünü yaparak Fibonacci’nin %38.2 çizgisinin altına geldi. %50 çizgisi ise 78 bin seviyesinde bulunuyor. Yani bu aşamada en fazla 1500 puan daha düşüş görürüz ama garantisi yok. Olsa da 79.250’den yukarı dönmüş olmasının, ya da 78 binden yukarı dönüş yapmış olmasının çok anlamı yok. Fakat şunu bilmelisiniz ki, ilk yukarı tepki genellikle daha sonra olacak tepkilerden biraz daha güçlü olur. Fakat herkesin beyninde 85 binler olacağı için yukarı dönüş başladığında yatırımcı “84-85 bine gelse” satacağım der. Ama genelde 82 bin  veya en fazla 82.500 seviyesi görülebilecek en yüksek seviyedir ve bunun görülmesi hemen olmaz, en az 1 hafta izlemek gerekir. Endeks şu an 79.250 civarında olsa da,  bugün 80 bin üzerinde kapatması şaşırtıcı olmamalıdır.

Şunu da vurgulamam gerekiyor. Borsadaki bu düşüş çok net bir sinyaldir. Faizler artıyor ve dolar artıyor. Yani trend dönüşü var ve KAOS teorisine göre piyasalar yeni parametrelerde dengeye gelecektir. Aşağıdaki grafik Türkiye’deki trend dönüşü sinyalini daha net veriyor. Şu ana kadar pozitif ayrışan Türkiye borsası geçen hafta hafifçe negatif ayrışmıştı ama bu haftaki 3 gün içinde  çok sert bir şekilde negatif ayrıştı. Bundan sonra piyasa denklemi içinde siyaset denklemi daha çok konuşulacak. Zaten ekonominin temellerinde ciddi kırılganlıklar oluşmuştu. Artık ekonomi yönetimi çok daha dikkatli davranmak zorunda. Borsaların öncü göstergeler olduğu unutulmamalı.

Geçen hafta (26 Nisan 2016)  “Piyasalara Üstten Bakış” başlıklı yazımı yazdıktan sonra, elinde hisse olup da “sen ne dersen de endeks 90 bine gidiyor, Milleti kandırıp küresel sermayenin uşağı olma” diye mesaj ve mail atanlar o gün yazdıklarımı tekrar okusunlar. Beyinlerinde “false consensus” zaafı var. O yazıyı buradan okuyabilirsiniz ama aşağıda en önemli kısmını veriyorum. Aslında bu tür “ben söylemiştim” tarzı şeylerden inanın hiç hoşlanmıyorum ama böyle yapmayınca da öğrenmiyorlar.

“Şu an her yatırımcının beyninde 70 binden 86 bine gelen endeks var. Bilinçaltımız bu trendi algılayarak bize borsanın hala hızlı bir şekilde yukarı gideceğine dair şüphe yaratıyor. Halbuki fundamental (temel) analiz bu tür zamanlarda çok daha önemlidir. Beynimizdeki trendin aşağı kırılması ve aşağı gidişin başladığına inanması için endeksin en azından 80-82 bine kadar düşmesi lazım. İşte bu noktada piyasadan gelen sinyaller her zaman kafa karıştırıcı olur. Zirvede miyiz? Daha yolumuz var mı? Yoksa aşağı mı döneceğiz? İşte bu sorulara cevap verirken gaipten bir sesin bunu cevaplamasını beklemeyin. Şu anki ortamı değerlendirin. Niçin endeks buraya kadar yükseldi? sorusunu sorun. En yalın cevabı Yellen’in konuşması ve verdiği “faiz artırmakta temkinli olacağız” mesajıdır. Etkin Pazar Hipotezi bir bilginin fiyatlara çok kısa sürede girdiğini söyler ve doğrudur da. Sonuçta para varsa ve düşük maliyetli kolay para bulma imkanı varsa borsalar yukarı gider. Şu ana kadar yabancılar bunu satın aldı. Şimdi sorulacak soru, “bundan sonra neyi satın alacaklar?” sorusudur. Buna ben cevap vermeyeyim ve siz cevap verin. Bu tür durumlarda eğer yatırımcı hissedeyse yükseliş görmek ister ve piyasanın yukarı gitmesi için senaryo yazabilir. Fakat yatırımcı psikolojisinde “False Consensus” kavramı vardır. Eğer pozisyondaysanız senaryolarınızın sağlıklı olması olasılığı zayıflar. Ayrıca “düşecek” diyen birine tepki duyarsınız. Fakat yapılması gereken şey, pozisyonlardan bağımsız olarak gelişmeleri analiz etmektir. Yukarıdaki grafikte son 86.900 zirvesinden önce üç tane daha zirve vardır. Eğer yatırımcı akıllı bir yatırımcıysa, gider o tarihlerde ekonomi ve finans basınında neler söylenmiş neler yazılmış ona bakar.

Lafı uzatmayayım; şu an birçok olumlu beklentinin fiyatlarda artık yeterince var olduğunu düşündüğümden dolayı, son bir aydaki performansın bizleri kör etmemesi gerektiğini düşünüyorum.  Banka bilançoları iyi geleceği için hala kısa vadede olumlu günler göreceğiz, fakat zannedersem bu bilançolar, karları realize etmek için fırsat yaratmak isteyenlere destek olacaktır. Endeks az önce 85.500’ün üzerini gördü ve şu an hafif bir gerileme var. FED toplantısı sonrasında trend değişimi olasılığının yükseleceğini ve “sell in may go away” (Mayısta sat uzaklaş) mantığının daha etkin olacağını düşünüyorum.”

Doları olanlar için ise zaten en az 2-3 ay vade vermiştik. Şu an yaklaşık 1 veya 1.5 ay oldu ve bence en az 1-2 ay daha tutmalılar.  Dün ilk defa dolar endeksinden (DXY) bağımsız hareket oldu. Bugün de dolar kendi başına hareket ediyor. Önümüzdeki 1 hafta içinde 2.84 ile 2.8850 aralığında hareket bekliyorum. Eğer 2.8850 aşılırsa, dolar 2.90 üzerine oturmaya çalışacaktır.

Paranızın sağlığınızı bozmaması için STOP-LOSS nedir öğrenin ve yapın.

NOT: Bu hafta sonu İzmir’de yapacağımız eğitim kayıtları bu akşam saat 17:00’de kapatılacaktır. Daha önce ön kayıt olmuş olanlar bu akşam 17:00’ye kadar kesin kayıt yaptırmazsa yarın lüğtfen kesin kayıt için başvurmasınlar.