İthalat ve ihracatta ödeme şekillerini araştıran haber, ihracatta yüzde 9 peşin ödemeyle satış yapmamıza karşın, ithalata yüzde 46 peşin ödeme ile alım yaptığımızı ortaya koyuyor. Ancak, sektör temsilcileriyle yaptığımız konuşmalar ithalatta peşin ödemenin,  avantajları bulunmasının etkili olduğunu görüyoruz. İhracatta ise çok düşük sigorta ödemeleriyle ödeme garantisinin bulunmasının etkisinden söz ediliyor. Farklı pazarlar içzin de farklı sektörler içinde farklı uygulamalar olduğu gözlemleniyor.
Eskiden bazı iÅŸyerlerinde çerçeve içersinde “PeÅŸin satan/ Veresiye saten” diye bir tablo yer alırdı. PeÅŸin satan düzenli bir iÅŸyerinde koltukta kaykılmış köstekli gülen yüzlü, zenginlik ifade eden bir tipti. Veresiye satanın dükkanı darmadağın, kendisi darmadağın bir periÅŸanlık ifade ederdi. Bu tabloyla veresiye satış yapmak istemeyen birçok iÅŸyerinin duvarında görürdük.
Arkadaşımız Talip AktaÅŸ’ın “Veresiye satıp, peÅŸin alıyoruz” haberinde ihracatımızın yüzde 7’sini peÅŸin satarken, ithalatımızın yüzde 46’sını peÅŸin ödeme ile yaptığımızı ortaya koyan haberini okuyunca bu tabloyu hatırladım.
Haberde yer alan son 5 yıllık ihracat ve ithalatta ödeme şekillerini gösteren tabloya baktığımda sistemin kendi içersinde ödeme şekilleriyle oturmuş bir yapısı olduğunu görülüyor. İhracatta peşin ödeme yüzdesi düşükken, mal mukabili ödemenin yani alıcıya tam gün içersinde bedeli alınmadan malı gönderme yönteminin ağırlık taşıdığı ortaya çıkıyor. İthalatta ise peşin ödeme ağırlık taşırken, beşte birler oranında da mal mukabili ödemenin yani yerli üreticiye güvene dayalı ödeme şeklinin gündemde olduğu sonucu karşımıza çıkıyor.
Haberi okuduktan sonra öncelikle 30 yılı aÅŸkın süredir yurt dışıyla ticari iliÅŸkide olan bir konfeksiyoncu dostuma hangi pazarda ticaretinin nasıl olduÄŸunu sordum: “Dış ticarette iliÅŸkiler pazarlara ve döneme göre deÄŸiÅŸim gösteriyor. Ä°liÅŸkilerde süreklik ve kredibilite çok önemli. Biz kumaÅŸ alırken UzakdoÄŸu’yla yüzde 30 peÅŸin ödeme ve akreditifle çalışıyoruz. UzakdoÄŸu çalışmalarını Avrupa ve Amerikalılar da akreditifle yapıyorlar. Ama Avrupalılar bizimle çalışmalarında akreditifi tercih etmiyorlar. Bizde istenen malı yüzde 100 sigorta ettirip, yüzde 80 açık hesapla gönderiyoruz. Ödemeler genellikle malın ulaÅŸmasından sonra, 30-60 ve 90 günlük ÅŸekilde yapılıyor. Sigorta ÅŸirketleri Avrupalı ve komisyon ödemeleri çok düşük. Sorun çıkarsa yüzde 80’ini ödüyorlar. Ama ÅŸimdiye kadar sorun çıkmadı. Rusya ve OrtadoÄŸu pazarlarına ise yüzde 40 peÅŸin ile satıyoruz. Dezorganize pazarlar için özel önlemler ve kiÅŸisel iliÅŸkiler çok önemli oluyor. KumaÅŸ alımlarında peÅŸin daha ağırlıklı oluyor. Çünkü, peÅŸin alım yapınca bazı masraflardan kurtuluyoruz.” Yanıtını aldım.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.