Merkel ve Sarkozy ipe un serme ‘becerisini’ gösterdikçe ağustos ayında gözlediğimiz gelişmenin eğilime dönme olasılığı var.
Bir süredir ödemeler dengesi verileri ile ilgilenmiyordum. Salı günü ağustos ayına ait veriler açıklandığında ekonomi kanallarından geçen altyazılar ve bazı yorumlar dikkatimi çekti: Cari işlemler açığının ağustos ayında çok belirgin biçimde azaldığından söz ediliyordu. Temmuz ayında cari açığımız 5.3 milyar dolarken ağustos ayında 3.9 milyar dolar olmuştu. Gerçekten de yüzde 25’lik bir azalma söz konusuydu.
Oysa cari işlemler hesabının ithalat, ihracat ve turizm gelirleri gibi önemli alt kalemleri mevsimlere bağlı olarak önemli oynamalar gösterebiliyor. Mesela Türkiye’nin turizm gelirleri yazın artıyor, kışın azalıyor. Dolayısıyla, çoğu makroekonomik veriye olduğu gibi cari işlemler hesabına da mevsim etkilerinden arındırarak bakmak gerekiyor. Öyle bakınca ağustos ayında bir ay öncesine kıyasla bir iyileşme yok. Aksine, bir miktar artıyor cari işlemler açığımız.
Belirgin iyileşme var
Şüphesiz bir aylık şu ya da bu yönde bir hareket çok önemli değil. Önemli olan, bir süredir belli bir eğilim izleyip izlemediği ilgilenilen değişkenin. Biraz geriye doğru gidince saptanan şu: Mevsim hareketlerinden arındırıldığında şubat ayından bu yana belirgin bir iyileşme var cari işlemler hesabımızda: Ağustos ayında ekonomi kanallarındaki altyazıların aksine (sınırlı) bir kötüleşme olsa da şubattan bu yana cari açığımızın eğilimi azalma yönünde (Grafik 1). Gelinen nokta, cari işlemler hesabındaki kötüleşmeden şikâyet ettiğimiz 2010’un ikinci yarısındaki noktadan farklı değil ama olsun, bu da olumlu bir gelişme.
Ağustos ayı ödemeler dengesi verilerinde dikkat çekici ikinci unsur, cari açık nedeniyle oluşan döviz ihtiyacımızın net sermaye girişleri ile karşılanamamış olması. Bu uzun bir süredir ilk defa gerçekleşiyor. Yılın ilk yedi ayında yurtdışından sağlanan net finansman tam 50.4 milyar dolar; ay başına 7.2 milyar dolar ediyor. Oysa ağustos ayında sadece 0.8 milyar dolarlık bir net finansman söz konusu.
Gözlemden fazlası
“Sadece bir aylık gözlemden ‘büyük’ sonuçlar çıkarmamak gerekiyor” uyarısı yine geçerli mi? Değil. Tıpkı cari açığın son aylarındaki temel eğiliminin, ağustos ayındaki gelişmenin aksine cari açıkta iyileşme olduğunu gösterdiği gibi, bu sefer de bir gözlemden fazlası var. Bu ‘fazla’ ileriye yönelik bekleyişler ile ilgili. Şu:
Uluslararası piyasalar temmuz sonundan başlayarak yeniden karıştı. Hatırlarsanız 2008’in son aylarından itibaren küresel krizin şiddetlenmesiyle birlikte benzer bir durum yaşanmıştı. Merkel ve Sarkozy ipe un serme ‘becerisini’ gösterdikçe ağustos ayında gözlediğimiz gelişmenin eğilim haline dönüşmesi olasılığı var. Korkulan da bu zaten. Döviz kurunda son aylarda gözlenen hareketlerin arkasında temelde bu olgu var.
Grafik 1: Mevsim etkisinden arındırılmış cari işlemler hesabımız:
2009 Ocak–2011 Ağustos (artı değerler açığı ifade ediyor, milyon dolar)