Bir büyüme coşkusu, almış başını gidiyor.
Bakın işte büyüdük
Büyüyen nedir?
Elbette ekonomimiz…
O kadar büyüdü ki dünyada benzeri yok!
Gerçi yıla bölünce, oran düşüyor ama olsun, çeyrek dönemde de olsa, bu kadar ve bir anda büyümek, sadece bizi değil tüm dünyayı da, şaşkına çevirmiş olsa gerek?
Aman ha, gene nazara gelip, son çeyrekte, ekonomimiz bir anda büzülürse, üzülüp, şaşırmayalım…
Tarladaki ürün bile büyüyüp, olgunlaşıp pazara gelesiye kadar, epey bir emek ve zaman geçirmesi gerekiyor.
Ama ürün fiyatları kendisi gibi bir yol izlemiyor.
Aynı gün tarladan kuruşla alınıyor ve kamyonlara yükleniyor, aynı ya da bilemediniz ertesi gün halde, sonrasında ise pazarda, kat be kat fiyatlanıp, liralarla satılabiliyor.
Diğer yanda bakıyorsunuz
Esnaf suskun
Ağzını bıçak açmıyor
Piyasalar durgun
Üretimde yaprak kımıldamıyor
Müteahhitler, bina satışlarında umutlarını reklamlara bağlamışlar
Ücretliler ise vücut sağlık endeksleri 23 altında çıksın diye, günde on bin metre yürüyor, öğünlerini ve beslenme oranını azaltıp, hem sağlıklı olmaya hem de tasarruf edip köşe olma yolunda azimle ilerliyorken(!)ekonomide birde bakıyorsunuz, büyüme zirvelere tırmanmış!
GDO’lu gıdaların ne çabuk büyüdüğünü artık bilmeyen kalmadı.
Örneğin bir domates, bir salatalık ya da biberin şekline ve rengine bakınca hemen anlıyoruz ve anında;
Bu GDO’lu
Ya da
Hormonlu diyoruz deÄŸil mi?
Keza enflasyon değerlerinin büyümesinde de, salatalık ve özellikle acı biber çok etkili olduğunu da biliyoruz elbette!
İşte tüm bu nedenlerden dolayı, bu son olağanüstü ekonomik büyümenin de altında yatan nedenler, çok iyi araştırılmalıdır.
Ne kadarı rakamsal, ne kadarı gerçek verilerle destekleniyor, irdelenmelidir. Yoksa bu kadar ekonomik durgunluğun olduğu bir ortamda, olsa, olsa burnumuz büyümüş olabilir.
İnşallah yanılıyoruzdur.
Zira burun büyümesi, büyümelerin en anlamsızı ve insanı yanlış yollara götüren en zararlı olanıdır. Alttan güçlü bir destek yoksa çok kısa zamanda önümüze düşmesi de, kuvvetle muhtemeldir!
Yıl sonuna az kaldı. Bekleyip göreceğiz ve umarız dengeli değerler olur ve büyüme devam eder. Aksi taktirde, üç aylık ekonomik büyümenin sevinci, yerini gelecek yıla kuşku ve üzüntü olarak yansıyacaktır…