Mehmet UÄŸur Civelek’in bugünkü yazısı
Türkiye Ekonomisinin oldukça sorunlu yapısı nedeniyle, enflasyon ile döviz kuru ve faizlere ilişkin olası eğilimler özel bir önem taşıyor. Durum böyle olunca, küresel sermaye akımları ve bunlar üzerinde belirleyici olan gelişmeler yaşanacak dalgalanmalar ve beklentiler üzerinde etkili oluyor. Eğer sermaye hareketlerine ilişkin endişeler güçleniyor ise, özenle hazırlanmış iyimser senaryoların ve bunlardan türetilmiş beklentilerin sonuçlar üzerindeki etkisi önemsizleşiyor.
Sene başından bu yana küresel piyasalarda yaşanan eğilimler, sermaye hareketlerine ilişkin belirsizliğin önemli ölçüde arttığına işaret ediyor. Ocak ayındaki aşırı iyimser eğilimler, Şubat ayında ani bir şekilde yön değiştirmiş. Mart ayında ise ticaret savaşları başlığı ile etkili olmaya başlayan korumacı eğilimler, tüm kesimler açısından hesapların şaşmasına yol açmış. Önce sermaye hareketlerinin daha fazla genişlemeyeceği ve risk alma isteğinin artmayacağı, daha sonra ise büyüme senaryolarının buharlaşma olasılığı nedeniyle sermaye hareketlerinin daralabileceği yönündeki endişeler piyasa eğilimlerini sarsmış.