Mehmet UÄŸur Civelek’in bugünkü yazısı
Türkiye Ekonomisinin üçüncü çeyrek dönemine ilişkin verilerin hızla olumsuzlaştığı, küresel ekonomiye ilişkin algıların düzelmediği ve bozulmaya devam ettiği bir süreçten geçiyoruz. Bu koşullarda, geride bıraktığımız haftanın ikinci yarısında açıklanan Yeni Ekonomi Programının umulan oranda heyecan yaratamadığını gözlemliyoruz. Eğer içerideki durum normal olsa idi, sert faiz yükselişleri ve yeni bir hikaye yazılmasını gerektiren söz konusu programa ihtiyaç duyulmazdı! Fakat küresel koşullar ile ilgili olan ve riskten kaçınma eğilimini besleyen olumsuzluklar, hem acil ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırıyor ve hem de açıklanan programın gerçekçi olmayan yönünü oluşturarak başarı şansını sınırlıyor.
Bu yıl genelinde ve özellikle Ağustos ayında hızla değer kaybeden Türk Lirasının, küresel koşullar risk alma isteğini güçlendirecek şekilde düzelmediği sürece kayıplarını geri alma olasılığı yok denecek kadar az olmaya devam edebilir