Maliye bakanımız büyük bir beklenti ile Londra’ya uçtu…
Nereden çıktı bu Londra ziyareti derseniz?
Maliye bakanı Nebati, orda ve bizzat kendileri(!)ekonominin en önde gelen zevatı ile birebir, görüşmeler yapmakmış!
Bu muhterem eko-zevat, bizim tabirimizle, dünyanın önde gelen rantiye yani para babaları, faiz baronlar değil miydi?
Elbette…
Nasıl ki Türkiye’nin eko-nabzı Ä°stanbul da atar, dünya finansının kalbide, Londra denmiyor mu?
Münasip medyamızın manşet yansımalarına bakarsanız
Işıl, ışıl
Kıpır, kıpır görüşmeler olmuş
Yatırım için davetler yapılmış ila…
Oku ya da duy da, inanma!
Dövize dayalı mevduatlar ile vatandaşın yastık altında ki birikimlerini de, ekonomiye kazandırılacağı da, mülayim medyada ayrıca gündeme geldi
Yani insan bu yastık altı eko-muhabbetini duydukça, demeden edemiyor;
Bu ne yastıkmış be kardeşim, sanırsın merkez banka kasası!
Bu yabancılarda bir alem yani…
Madem bu kadar yastık altı birikiminiz var, neden bu birikimleri sistem içine alıp, değerlendirmiyor da, bize gelip yatırım talebinde bulunuyorsunuz?
Haklılar!
Yapılacak eko-uygulaması da aslında çok basit
Enflasyon ve faizleri gerçek ve doğru rakamlarla, ifade etmek ve kabullenmek
Yaptığınız devalüasyona da dış saldırı ya da ekonomik baÅŸarısızlıkları kıskançlık gibi, anlamsız açıklamalarla örtbas etmeye kalkmamaktır…
Ne kadar ilginç bir rastlantı, tamda bu muhterem eko-zevat ile Londra da görüşmeler sürerken, İstanbul hallerinde zerzevat fiyatları, en önde de hıyar 30TL fiyat ile tezgahlarda tavan yapıyor, dünya rekoru kırıyordu!
Sözün özü;
Siz ne söylerseniz ne yaparsanız yapın, her sektör sonunda eko-aslına rücu eder!