Kriz, Türkiye 25’i TeÄŸet Geçti

Yıllık cirosu 1 milyar dolar civarında olan ve yılda ortalama yüzde 250 büyüyen bir şirket beş yıl sonra acaba ne olur?

Geçenlerde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)’nin öncülüğünde, Türkiye’nin en hızlı büyüyen 25 şirketi açıklandı. Listeye giren şirketleri http://bit.ly/rqTiWL adresinden görebilirsiniz. Listedekiler 2008- 2010 yılları arasında en hızlı büyüyen şirketler. Bu üç yıl içinde, Türkiye 25’in ortalama yıllık büyüme hızının yüzde 250 olduğunu biliyor muydunuz? Peki, bu şirketlerin toplam yıllık cirolarının yaklaşık 1 milyar dolar olduğunu duydunuz mu? İstihdam ettikleri kişilerin sayısının yüzde 143 artarak yaklaşık 5000’e yükseldiğinden haberdar mısınız? Ben bunların yeterince konuşulmadığını düşünüyorum. Bu hafta size Türkiye 25 şirketlerinden biraz bahsedeyim ve Amerika 25 ile karşılaştırmadan edindiğim izlenimleri de anlatayım.
Türkiye’ye bakarken şöyle düşünmek lazım: Yıllık cirosu 1 milyar dolar civarında olan ve yılda ortalama yüzde 250 büyüyen bir şirket beş yıl sonra acaba ne olur? Türkiye’nin bir yıldız gibi parlamasının ardında esasen bu performans yatıyor. Ama bakın biz bu performansın ne anlama geldiği üzerinde yeterince düşünmüyoruz. Önümüzdeki çukura dikkat çekerken, Türkiye’nin girişimci enerjisini de ihmal etmemek lazım. Ne diyeyim? Küresel ekonomik krize meydan okuyan şirketlerimiz var. Krizin Türkiye ekonomisine olumsuz etkilerini hala tartışıyoruz ama bir nokta açık: Kriz, Türkiye 25 listesine dahil olan şirketleri teğet geçmiş, hatta yakınına bile uğramamış.
Benim bu Türkiye 25 yarışmasından çıkardığım ilk sonuç şöyle oldu: Meğer küresel ekonomik krize rağmen son derece etkili bir performans gösteren ne çok şirketimiz varmış. 2008’den 2010’a giden süreç aslında ilk küresel krizin etkisini hissettirdiği dönem. Türkiye için 2009 özellikle kötü bir yıldı. 2010 ise üretimde toparlanma yılı oldu. Dolayısıyla bu rakamlar kriz öncesine göre şirketlerin nasıl performans gösterdiğine bir başka açıdan bakmamıza imkan sağladı.
Hemen ikinci noktaya geleyim. Türkiye 25 yarışmasına katılımın çeşitliliği gerçekten göz kamaştırıcıydı. Yarışmaya, oda sistemi sayesinde, yalnızca İstanbul ve İzmir gibi eski sanayi merkezlerinden değil, Anadolu’nun dört bir tarafından katılım oldu. Türkiye 25 listesinde ise 6 Ankara, 10 İstanbul, 2 İzmir, 3 Kocaeli, 1 Kayseri, 2 Kahramanmaraş, 1 Osmaniye firması yer aldı. Ayrıca Türkiye 25 listesinde yer almaya hak kazanan şirketler yalnızca belli bir sektörden değil; eski ve yeni teknoloji şirketlerinin hepsini listede bulabilmek mümkün. Bunu nasıl yorumlamak lazım? Bana kalırsa, Türkiye’nin yıldız sektörleri olmadığına ama hemen hemen her sektörde yıldız firmalar bulunabileceğine güzel bir örnek oldu. Hemen hemen her sektörde yıldız firmalar ortaya çıkarabilme potansiyeli ise yakın gelecek için Türkiye ekonomisinin nasıl büyüyebileceğine ilişkin bir mesaj içeriyor. Ben, bu çerçevede, bir süredir, girişim sermayesine ihtiyacımızın arttığı bir yeni dönemin başında olduğumuz kanaatindeyim.
Geleyim üçüncü meseleye. ABD’deki hızlı büyüyen şirketleri INC Magazine açıklıyor. 2011 listesine http://www.inc.com/inc5000/list/2011 adresinden ulaşılabiliyor. Amerikan listesinde yer alan firmalar, Türkiye 25 şirketlerinden hem daha büyükler hem de daha hızlı büyüyorlar. Bizde daha geleneksel sektörler ağırlıkta, onlarda ise ağırlıklı olarak yeni ekonomi şirketleri yer alıyor. Listeye bakınca insan önümüzdeki dönemde yapılması gereken işler listesini aklına takmadan edemiyor. Daha çok işimiz var çok. Dün ekonomimizin yapısını başarılı bir biçimde değiştirdik ama milleti beceri sahibi kılıp zenginleştiremedik. Şimdi ekonomimizin yapısal değişimi milletin beceri kazanıp zenginleşmesine bağlı. Üçüncü sonucum budur.
Türkiye 25 listesinde yer alan firmaların ortalama yaşı 10 civarında. İstanbul Sanayi Odası listesinde yer alan firmalar ise ortalama olarak yaklaşık 30 yaşındalar. Türkiye 25 ülkemizin geleceğini temsil ediyor. Şimdi daha çok karşılaştırma ve analiz yapmamız lazım. Çok ödevimiz var çok.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir