Kasım enflasyonu dün TÜİK tarafından açıklandı. İstanbul Ticaret Odası Ücretli Geçinme Endeksi uyarmıştı. Tüketici fiyatlarında artışın piyasanın beklediği yüzde 1.2’nin üzerinde geleceği ortaya çıkmıştı.
Tüketici fiyatlarında (TÜFE) gerçekleşen artış yüzde 1.7 oldu. Böylece 11 aylık enflasyon yüzde 9.8’e, yıllığı ise yüzde 9.5’e tırmandı. Bir haber sitesi hemen “Enflasyon coştu” başlığını atmış.
Ufukta çift haneli enflasyon vardır. Geçen Aralık’ta enflasyon küçük de olsa eksi gelmişti (yüzde 0.3). Yani yüzde 0.2 bile yıllık enflasyonun yüzde 10’a ulaşmasına yetiyor. Geçme olasılığı yüksektir.
Tahminlerime baktım. Gıda fiyatları bir sürpriz yapmadığı takdirde tek haneye yavaş iniyor. 2012’nin ilk yarısı çift hane civarında geçer. Hedeflenen yüzde 5-6 düzeyine yaklaşması yılın son çeyreğine kalır.
Her gördüğün sakallı…
Ne oluyor? Türkiye eski yüksek enflasyon günlerine geri mi dönüyor? Enflasyonun yükselmeye başladığı dönemlerde vatandaş hemen huylanır. Haklıdır. Kırk yıl süren yüksek enflasyon dönemi toplumsal bellekte derin izler bırakmıştır.
O nedenle artışın ne ölçüde geçici, ne ölçüde kalıcı olduğunu saptamak önem kazanıyor. “Her gördüğün sakallı baban değildir” denir. Uyarlarsak, fiyat artışının hızlanması ille de gelecekte öyle devam edeceği anlamına gelmez.
İyi bilinen örnek dolaylı vergilerin artmasıdır. Geçmişte çok yaşadık. İstikrar paketi büyük zamlar getirirdi. Amaç maliye politikasını sıkarak enflasyonu denetim altına almaktı. Yani enflasyon önce yükselir sonra düşerdi.
Döviz kurunda düzeltme de aynı şekilde çalışır. Bir yandan maliyetler üzerinden fiyat artışlarını tetikler. Aynı anda toplam talebi kısarak talep enflasyonu baskısını azaltır. Yine enflasyon önce yükselir sonra düşer.
Kiradan al haberi
Durum açıktır. Vergi artışları ve TL’nin değer kaybı yaşam maliyetini olumsuz etkiliyor. Önemli, çünkü sıradan vatandaşı yakından ilgilendiriyor. Nominal gelirini bu oranda yükseltemeyen kesimlerin reel geliri düşüyor.
Buna karşılık enflasyonu kalıcı şekilde tırmandıracak bir talep baskısının işaretleri görülmüyor. Bu amaçla uzun süredir kira kalemini beraberce izliyoruz. Orada bir hareket yok; yıllık yüzde 4.6’ya takılıp kaldı.
Mayıs 2007’den bu yana yıllık TÜFE ve kira artışları aşağıdaki grafikte yer alıyor. Az dalgalanan eğri kiradır. Artış hızı 2009 sonuna kadar TÜFE’den yüksek ama sonrasında altına iniyor. İki yıldır düşük ve yatay seyrediyor. Bilgilerinize…