Ä°ÅŸsizlik – Bütçe GerçekleÅŸmeleri – Faiz Kararları Denklemi

Hafta içinde yoÄŸun veri giriÅŸleri ile Türkiye ekonomisinin ilk ayını analiz etme imkanımız oldu. Önce iÅŸsizlik ile  baÅŸlayalım. TÜİK verilerine göre, mevsim etkisi arındırılmadan yapılan analizde, Türkiye genelinde iÅŸsiz sayısı 2013 yılı Ocak  döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 226 bin kiÅŸi artarak 2 milyon 890 bin kiÅŸiye yükseldi. Ä°ÅŸsizlik oranı ise 0,4 puanlık artış ile %10,6 seviyesinde gerçekleÅŸti. Tarım dışı iÅŸsizlik oranı 0,5 puanlık artış ile %12,9, 15-24 yaÅŸ grubunu içeren genç iÅŸsizlik oranı ise 2,3 puanlık artış ile %20,7 oldu. Ä°stihdam edilenlerin sektörel dağılımını ise, %22,4’ü tarım, %19,9’u sanayi, %6,3’ü inÅŸaat, %51,4’ü ise hizmetler sektörüne dağılmış durumda yer aldı. Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaÅŸtırıldığında inÅŸaat sektörünün istihdam edilenler içindeki payı 0,2 puan, hizmetler sektörünün payı 0,5 puan artarken, tarım sektörünün payı 0,7 puan, sanayi sektörünün payı ise 0,1 puan azaldı. Bu arada, Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısına göre analiz ettiÄŸimizde,  2013 yılı Ocak döneminde, bir önceki döneme göre 89 bin kiÅŸilik artış, iÅŸsiz sayısında ise 28 bin kiÅŸilik azalış meydana geldi. Mevsim etkilerinden arındırılmış iÅŸgücüne katılma oranı bir önceki döneme göre 0,1 puanlık artış ile %50,9, istihdam oranı 0,1 puanlık artış ile %46,1, iÅŸsizlik oranı ise 0,1 puanlık azalış ile %9,4 olarak gerçekleÅŸti. Özet olarak ÅŸunu söyleyebilirsiz ki, mevsim ve takvim etkisini baz alırsak, iÅŸsizliÄŸin Aralık ayına göre 0,1 puan azaldığını  ancak, sektörel dağılıma baktığımızda, hizmet sektöründen beslenen bir istihdam yapısının yüksek olduÄŸu  net bir ÅŸekilde ortaya çıkmaktadır. Emek verimliÄŸinde, dünyada 31. sırada bulunan Türkiye’nin % 3 – 4 büyüme bandında hareket etmesi Türkiye’nin istihdam politikasını olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. 2013 senesinin ilk üç aylık bütçe gerçekleÅŸmelerine baktığımızda ise, Maliye Bakanlığı verilerine göre,  gelirlerin % 21,6 oranında artarak 94,1 milyar TL’ye yükseldiÄŸini, giderlerin ise % 13,3 oranında artarak 95 milyar TL’ye yükseldiÄŸini görmekteyiz.  Ä°lk üç aylık açık ise 897 milyon TL olmuÅŸ . Geçen sene ilk üç ayda bu rakam, 6,4 milyar TL olmuÅŸtu. Ä°lk üç ayda faiz dışı denge de 14,3 milyar TL fazla vermiÅŸ durumda. Geçen yıl ocak- Mart döneminde faiz dışı fazla 10,9 milyar TL olmuÅŸtu. Vergi gelirleri de ilk üç ayda, % 20 artarak 77,4 milyar TL’ye ulaÅŸmış. Bütçe rakamları ilk üç ay son derece olumlu. Gelirler ve faiz dışı fazla artmış durumda. Ancak, vergi gelirlerine baktığımızda artışın ağırlıklı olarak KDV ve ÖTV gelirlerinden kaynaklandığını görmekteyiz. Dolayısı ile, cari açığın geçen seneye göre 1 milyar dolar artması, ilk iki ayda, ihracatın pozitif katkısının yok denecek kadar az olması, büyümenin ve gelir artışının iç talebin canlanması ile gerçekleÅŸtiÄŸi izlenimini veriyor. BildiÄŸiniz gibi,  geçen sene iç talep % 0,7 daralarak  0,5 negatif  büyüme katkısı yapmıştı. Özellikle tüketici kredilerinde ki artışın % 23’e ulaÅŸması, büyümenin ilk üç ayda iç talep ağırlıklı olduÄŸu dolayısı ile ithalatın iç tüketimi karşılamak amacı ile yükseldiÄŸi görülmektedir. Merkez Bankasının salı gün ki toplantısında ise, faiz koridorunun alt bandını % 4, üst bandını % 7’ye çekmesi, politika faizini de % 5’e indirmesi iç talebin canlanmasına katkı saÄŸlayacaktır. Faizlerin düşürülmesi, faiz giderlerinin azalması bakımından olumlu bir geliÅŸme olmasına raÄŸmen, kredi geniÅŸlemesini tetikleyeceÄŸi ve uzun vadede fiyatlar üzerinde baskı yaratarak enflasyon üzerinde yukarı yönlü risk teÅŸkil edeceÄŸi ve % 5 enflasyon hedefine ulaÅŸmanın  pek mümkün olamayacağını da belirtmekte fayda var. Esas merak ettiÄŸim soru ise 2013 Türkiye büyümesi dengeli olabilecek mi ? Ä°lk üç ay için bu sorunun cevabı dış talep katkısının pek olmadığı göz önüne alındığında dengeli büyümediÄŸi, ağırlıklı olarak  iç tüketime dayalı büyüdüğü yönünde. Bu durumda 2013 senesinde,  cari açığın finansman ihtiyacının dış talep ile deÄŸil, portföy giriÅŸleri veya muhtemel kredi not artışı sonucu , gelecek doÄŸrudan yabancı yatırımlar ile karşılanacağı aklımıza geliyor. ÖzelleÅŸtirme gelirlerini de unutmamak gerekiyor.  Ä°ÅŸsizlik konusunda ise, düşük büyümeye raÄŸmen, 2012 senesinde istihdam da artış hizmet sektöründe ki artış nedeni ile devam etti. 2013 senesinde bu nasıl gerçekleÅŸir derseniz . Sadece iç talebe dayalı büyüme ile % 3, – 4 büyüme hedefine ulaşılır ise, iÅŸsizliÄŸin yükselmesi kaçınılmaz olur .

https://twitter.com/drismetdemirkol

http://bigyatirim.blogspot.com/

Dr. Ä°smet DEMÄ°RKOL

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir