Haberlerin daha doğrusu söylentilerin etkili olduğu bir dönem geçiriyoruz. Temel sorunlara neşter atılmadığı sürece de negatif tarafın ağır basacağı karmaşık seyrin devam devam edeceğini düşünüyoruz. Bu sorunları artık hepimiz çok iyi bildiğimiz için sorunlardan ziyade piyasalarda kısa vadeli sert hareketlere neden olabilecek açıklamaların neler olabileceğine değinmekte fayda var.
Öncelikle Yunanistan konusuna değinecek olursak, Yunanistan’da seçimlerin sonuçlanacağı 17 Haziran’a kadar gelecek her türlü haber, söylenti ve temenni olmaktan öteye geçemeyecek. Geçtiğimiz hafta sonu kemer sıkma yanlısı Yeni Demokrasi Partisi’nin anketlerde birinci parti çıkması da bu tür haberlerden biri idi. Yeni Demokrasi Partisi birinci parti olarak çıksa da kemer sıkma yanlısı bir hükümet kurulma ihtimali %50’yi geçmediği sürece bu haberler sınırlı etki yaratmaya devam edecektir. Bu olasılığı da tahmin etmek zor olacağı için Yunanistan konusunu tıpkı IMF’nin de yaptığı gibi 17 Haziran seçimleri sonuna kadar dondurmak ve buradan gelecek haberlerin yaratacağı coşkulara çok fazla katılmamak gerektiğini düşünüyoruz.
Yunanistan’da seçimler netleşene kadar takip edeceğimiz en büyük problem İspanya. Faizler %6,5 sınırına dayandı. İspanyol hükümetinden acil önlem beklentisi zirve yapmış durumda. Hatta İspanyol hükümetinin dün bankaların yeniden sermayelendirilmesi için adım atacağını bekleyenler vardı. Fakat hükümetten herhangi bir açıklama gelmedi. Üstüne piyasada çok büyük bir etkiye sahip olmasa da Egan Jones adlı kredi derecelendirme kuruluşunun İspanya’nın notunu düşürmesi endişeleri az da olsa arttırdı. Birkaç gün içinde İspanya bankalar üzerindeki spekülasyonu durduracak önemli adımlar atmazsa, bu spekülasyonlar İspanya’nın 17 Haziran Yunanistan seçimlerinin sonucunu görmeden Avrupa Merkez Bankası ya da IMF’nin kapısını çalmasına neden olabilir. İspanya konusunda atılacak bir adım piyasaları en azından Yunan seçimlerine kadar taşıyabilir. Birkaç gün içinde bir önlem paketi göremezsek yeni diplere hazırlıklı olunmalı. Euro/Dolar paritesi bunun işaretlerini vermeye başlamış durumda. Parite yeniden 1,27 üzerine atamadığı sürece bu sıkıntıyı buradan takip edeceğiz. Bu süreçte ilk olarak 1,2350 ve ardından 1,19 gündem gelebilir ki, bu da borsalarda yeni bir panik havası anlamına gelecektir.  Bu nedenle İspanya’daki gelişmeleri ve parite üzerindeki etkilerini daha dikkatli izlemek gerekiyor.
Son günlerde dillendirilen Çin’in büyümeyi destekleyecek politikalar üreteceği haberleri de bugün Çin yönetimi tarafından yalanlandı. Yukarıda da değindiğimiz gibi ana sorun çok kısa vadede İspanya ve hemen ardından Yunanistan. Çin’in büyümeyi destekleyecek politikalar açıklayacak olması çok olumlu bir haber olmakla birlikte, İspanya ve Yunanistan için bir çözüm bulunmadığı sürece bu tür haberleri satış fırsatı olarak değerlendirmek gerektiğini düşünüyoruz.
Bugün Avrupa Merkez Banaksı (ECB) Başkanı Draghi’nin konuşmalarını takip ediyor olacağız. Draghi’nin geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalardan biz, siyasiler adım atmadan LTRO gibi büyük adımlar atma niyetinin olmadığı sonucunu çıkardık. Kısa vadede enflasyonun sorun teşkil etmeyeceği açıklaması, siyasilere zaman kazandırmak için bazı adımlar atılabileceğinin de sinyalini veriyor. Bunun da İspanyol tahvil alımı gibi gerginliği azaltacak adımlar olabileceğini düşünüyoruz. Bugün bu yönde bir adım gelecek olursa oluşacak iyimserliğin yine satış fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
ABD tarafına çok fazla değinmeye gerek olmadığını düşünüyoruz. ABD’de veriler ve ekonomik işleyiş kısmen rayına oturmuş durumda. AB’deki kangren aşılabilecek olursa ABD piyasaları tüm küreyi desteklemeye devam edecektir. Aksi durumda orada da tutunma bir yere kadar devam edebilir.
Özetle şuan için öncelikli konumuz İspanya. Yunanistan’da en kötüsüne de en iyisine de 17 Hazirandan sonra kavuşacağız. Şuan için en önemli konu 17 Haziran’a kadar İspanya’yı yüzdürmek. 17 Haziran sonrası Yunanistan’ın Euro’dan çıkışı ihtimaliyle başlayacak batış hikayesi İspanya’yı da beraberinde götürecektir. Aksi bir durum gerçekleşir ve İspanya 17 Haziran’a kadar bir şekilde yüzdürülür, 17 Haziran sonrası da Yunanistan’da AB ile çalışmaya devam edecek bir hükümet kurulacak olursa soluksuz bir ralli sürecine gireriz.
Son olarak bir konuya daha değinmek gerekiyor. Şu sıralar AB’yi ve dünya piyasalarını zora sokacak en gereksiz şey, İsrail-İran gerginliği.  Görünmeyen bir mekanizma bu konuyu son bir aydır askıya almış gibi duruyor ama buna da dikkat etmek gerekiyor. Petrol fiyatlarında ani çıkışlar olacak olursa bu da piyasalar üzerinde ciddi bir baskı oluşturabilir. Olumlu bir gelişme olmasa da şuan yaşanan sessizliğin bir süre daha devam etmesi tüm dünyanın yararına.
Üzeyir DOĞAN / Araştırma Müdürü
MARBAÅž Menkul DeÄŸerler
[email protected]
Telefon: (0212) 286 30 00