Son dönemlerde, başta ekonomi olmak üzere, siyasi ve sosyal gelişmelere ve bu gelişmelere iktidarın yaklaşımı dikkate alındığında, sanki büyük bir milletvekili sayısı ile güçlü bir muhalefet cephesine doğru bir geri çekilme gözleniyor!
İster inanın, ister inanmayın?
Ekonomi dibe vurdu…
Elde ki tüm varlıklar betona ve yollara döküldü
Döviz dengesi altüst oldu
Yabancı tedirgin, yenisi ise para getirmeye hiç niyetli gözükmüyor
Bir kısmı ise valizini hazırlıyor görüntüsünde
Açılım, daha çok özgürlük ve demokrasi siyasetin de ise ipin ucu kaçırılınca, açıla, açıla sokaklara, caddelere, dağlara saçıldı!
Analar ağlamıyor diye övüne dursunlar, İmralı, PKK ve yandaşlarının, ekranlara yansıyan beyan ve görüntülerine bakarsanız?
Kendilerini açıyor, bizi kapatıyorlar!
İç huzur, sözde iç güvenlik yasaları ile sağlanacak diye, Molotof ve yüzlerini örtenlere, önlemmiş gibi gösterilip, esas yüzleri açık yurtseverleri, sorgusuz, sualsiz gözaltına almayı, valiyi, kaymakamı ise savcının, hatta hakimin yerine koymayı amaçladığını bilmeyen kalmadı!
Dış siyasette ise batıda Yunanistan, en zayıf ve ekonomik kriz yaşadığı bir dönemde, hem kendini, hem Kıbrıs Rum kesimini, AB’ asil üye yaptı(!) biz ise Ege denizinde huzur ve sükun hakim oldu diye sevinirken, Yunanistan’ın ada, adacık ve kayalık demeden, on altı adayı iskan edip, kiliseler inşa ederek askeri karakollarını konuşlandırdı!
Çok iyi ilişkilerimiz yok diye eleştirdikleri eski iktidarların yerine, komşularla izledikleri sıfır sorun politikaları sonucu sıfır sorun, sıfır komşuya dönüştü!
Doğu ve güneydoğuda ki komşularımızın alayı, yerle bir oldu. Taş üstünde taş kalmadı. Birde tası, tarağı toplayıp kaçan milyonlarca mülteci, bizim sınırlarımızdan içeri girip, binlerce sorunla karşı karşıya kalmamıza neden oldular.
Tüm bu yaşananlardan çıkarılan sonuca bakarsak, harç bitti yapı paydos bir durumla karşı karşıyayız.
Neden derseniz?
Ekonomik, sosyal ve siyasi olaylar, bu güne kadar hep pembe vaatlerle ve havada kalan sözlerle geçiştirildi, durdu. Oylar alındıktan sonra, sorunlara, devlete yakışır, kalıcı çözümler üretmedik!
Şimdi tüm bu konumlarda, büyük bir gerilim oluştu ve herkes, artık elle tutulur, gözle görülür beklentiler içerine girdi ve de boş laflara itibar etmiyor!
Tüm bunları çözebilmek için ise, başta güçlü bir ekonomi, siyasi ve sosyal barışın topluma hakim olması gerekiyor ki tam tersi, hepsi olabilecek en kötü düzeyimdedir.
Bu durumda yapılacak en güzel ve akıllı siyasi manevra ne olabilir derseniz?Â
En yüksek milletvekili sayısı ile muhalefete çekilmek ve çubuğunu tüttürmektir!
Oluşacak yeni iktidarı da;
Oturdukları yerden, hadi bakalım, verin yüksek ücretleri
Çözün komşularla ilgili sorunları
İç ve dış itibarımızı sağlayın
Sokakları güvenli hale getirsenize?
Diyerek, yıpratıp, en kısa sürede de, seçmene dönüp, bakın işte bunlar böyle iki kazı, iki koyunu güdemediler diye, kendilerini aklayıp, paklayıp gene iktidar talip olacaklar…
Bu tür siyasi manevra İspanya, İtalya ve en son da Yunanistan da yaşanmadı mı?
İlginçtir, hepsinde de, sağ iktidarlar(!) aynı strateji uygulayıp, çökmek üzere olan siyasetlerinin, enkazında kalmamak için, sol partilerin ya da koalisyonlarının sırtına kendi enkazlarını yüklemediler mi?
Onlarda kamu, bürokrasi ve hukuk devleti ve yasaların güvencesi, daha tarafsız bir ortam yarattığı için kendilerini düze çıkarabildiler ama ya bizde?
Birde yeni iktidarın karşısına dikilip, işini zorlaştıracak, siyasallaşmış bir devlet ve kurumlar yapısı var!
İşte son günlerde yaşanan ayrışmalar ve ulu orta yapılan tartışmaların altında, bu endişeler yatıyor ve herkes eteğindeki taşları döküp, kendini düze çıkarmaya çalışıyor…
Dört yüz milletvekili talebinin altında ise eteğindeki taşı dökmek isteyenleri susturmak ve bir gözdağı vermek gibi görünüyor!
Bu istek, şimdiye kadar çıkardıkları milletvekili sayısının çok üstünde olması bir yana(!) akla ve siyasi mantığa, anketlere de uymuyor zaten!
Bu da, aba altından sopa göstermenin, siyasi bir versiyonu olsa gerek…
Tabii ki iktisatta çok kullanılan bir tabir olarak, tekerlek çıktıktan, seçim sonuçları açıklandıktan sonra akıl vermek kolaydır dene bilir?
Eğer böyle düşünüyorsanız? http://www3.habercem.com/Iktidardan_cekilme_hazirliklarimi_yapiliyor/230141 yazıya ve tarihine bir göz atın derim!
Dolar ve borsa hakkında  söylenecek sözümüzü ise ‘’Malumun ilanı’’ başlıklı bir önceki yazımızda ortaya açık ve net koymuştuk, şu anda ise başka söze gerek olmadığıdır…