Hafta ortasında iki kurum Türkiye ekonomisi ile ilgili kararlar verdiler ve bu arada ekonomiye dönük değerlendirmelerini de kamuya açıkladılar.
Kurumlardan birisi TC Merkez Bankası. Bankanın “Para Politikası Kurulu” aylık olaÄŸan toplantısı sonucunda hem ekonomiye iliÅŸkin son deÄŸerlendirmelerini sundu hem de bu baÄŸlamda oluÅŸturduÄŸu politika kararlarını açıkladı.
İkinci kurum Fitch. Bu bir kredi derecelendirme kuruluşu. Bu işi yapan bir çok kredi derecelendirme kuruluşundan birisi. Bunlar ülkelerin, kurumların ya da finansal araçların taşıdığı riski ölçüyor ve bu riske bir not veriyor. Bildiğiniz gibi bu kredi derecelendirme kurumları risk ölçme-not verme işine bir kere başladı mı ucunu birakmıyor. Değişen riskliliğe göre zaman zaman görünümü ve notu değiştiriyor. İyiye gidiş varsa görünümü olumlu yönde değiştiriyor, notu yükseltiyor. Risk arttıysa bu kez görünümü ters yönde değiştiriyor, olumsuz gidiş sürerse de notu düşürüyor. Bu yönde aldığı kararları dünya kamuoyuna açıklıyor.
*Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â *Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â *
TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) 23 Kasım tarihli son toplantısında politikasını değiştirmedi, faiz oranlarında bir değişiklik yapmadı. Politika faizi yüzde 5.75 de kaldı. Bankanın borçlanma faizi yüzde 5, borç verme faizi de yüzde 12.5 olarak muhafaza edildi.
Bu kararlara pek şaşıran olmadı. Beklenti zaten Merkez Bankasının faiz oranlarını değiştirmeyeceği yönündeydi. Dolayısıyla bu ayın PPK toplantısının faiz kararı önemli olmaktan çıkmıştı. Kendi adıma faiz kararından çok kurulun ekonomik gidişat hakkındaki değerlendirmelerini merak ediyordum.
Bu bağlamda da önemli önemli bir farklılık çıkmadı ortaya. Bu ayki toplantının ardından açıklanan değerlendirme Ekim ayı toplantısında yapılan değerlendirme ile neredeyse aynı. Gördüğüm kadarı ile bazı noktalara yapılan vurgunun dozu biraz yükseltilmiş, bu noktalardaki problemlerin altı daha kalın çizilmiş. Hepsi bu.
Merkez Bankası ekonomideki iki gelişmenin altını çiziyor. Bunlardan birisi ekonomideki dengelerle ilgili. Banka ekonomide yeniden dengelenmenin, biraz yavaş da olsa, devam ettiğini söylüyor. Yeniden dengelenmeden kasıt ekonomideki dış dengesizliğin düzelmesi, yani cari açığın azalması. İç dengede de tüketici kredilerinin artış hızının yavaşladığı ve bu bağlamda özel tasarruflarda artış olduğuna işaret ediliyor.
Para Politikası Kurulu ekonominin dengelerinde gözlenen bu gelişmeler doğrultusunda cari işlemler dengesindeki düzelmenin önümüzdeki aylarda daha da belirgin hale gelmesinin beklendiğine özel vurgu yapıyor.
Gördüğünüz gibi sorunların altı çiziliyor ama değerlendirme tonu dikkati çekecek kadar olumlu ve umutlu.
Para Politikası Kurulu’nun deÄŸerlendirmesinde altı çizilen ikinci nokta enflasyonla ilgili. Kurulun deÄŸerlendirmesinde enflasyonun arizi nedenlerle yükselmekte olduÄŸuna ve yıl sonunda hedeften ciddi ölçüde sapılacağına iÅŸaret ediliyor. Enflasyona karşı daha önce ayda baÅŸlatılan parasal sıkılaÅŸtırmanın sürdürüleceÄŸi ve böylece fiyat artışarının ikincil etkileri sınırlanarak enflasyonun yerleÅŸik hale gelmesinin engeleneceÄŸi söyleniyor. Burada da sorun tanımlanıyor ama deÄŸerlendirme tonu oldukça pozitif.
*Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â *Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â *
PPK açıklamasının hemen ardından yapılan Fitch açıklamasında da ekonomiye dönük değerlendirmeler yer alıyor. Bunun sonucunda Türkiye ekonomisinin görünümü pozitiften durağana çevrildiğine göre bakış açısının ve değerlendirme dozunun olumlu olduğunu söylemek zor.
TCMB kararlarının tersine Fitch kararı beklenen bir karar değildi. Dikkat edilirse kararda kredi notu düşürülmüyor, sadece görünüm olumsuz yöne değiştiriliyor. Ama, bırakın görünümün geriye götürülmesini, kredi notunun yükseltilmesi yönünde güçlü bir beklenti oluştuğu biliniyor. Beklentinin tersi yönde alınan Fitch kararının tam anlamıyla soğuk duş etkisi yarattığı söylenebilir.
Aslında olayın ilginç olan yanı Fitch’in deÄŸerlendirmelerinde vurgu yapılan noktaların aynı Merkez Bankası deÄŸerlendirmelerinde altı çizilen noktalar olması. Fitch’de cari açığın devam ediyor olmasını ve enflasyonun hızlanmaya baÅŸlamasını en önemli iki sorun olarak öne çıkartıyor. Ancak Merkez Bankası bu iki sorunu görece olumlu bir optikten irdelerken Fitch’in deÄŸerlendirme ekseni önemli ölçüde olumsuz. Görüntüyü deÄŸitirme kakarı da bu olumsuz bakıştan kaynaklanıyor.
Ä°ki kurumun yaptığı iki deÄŸerlendirmede benzer bir sorun yumağı tanımlanıyor olmasına raÄŸmen farklı sonuçlar üretilmesinin ilginç bir durum olduÄŸunu düşünüyorum. Ä°nsanın aklına “kimin niyeti ne” sorusunu getirmiyor mu?