Hızlı Büyümüşüz Ama Yavaşlamışız

Hafta başı veri akışı açısından verimli geçti. Önce 2011 yılının son çeyrek ve bütünü için büyüme verileri açıklandı. Merakla bekleniyordu. Uzun lafın kısasını hemen söyleyeyim; beklentileri şaşırtan bir bulgu yok. Salı günü ise Mart ayının enflasyon verileri açıklandı. Buradaki uzun lafın kısası ise şöyle; fiyatlar beklendiği kadar hızlı artmıyor zira Mart ayının  tüketici fiyatları artış hızı genel beklentinin altında kaldı.

2011 yılının son çeyreÄŸinde ekonomi yüzde 5.2 hızında büyümüş. Büyüme çöktü, sert iniÅŸ yapacağız vs gibi deÄŸerlendirmelerin ortalıkta dolaÅŸtığı günlerde yüzde 5.2 büyümüş olmak  koltuklarınızı kabartmış olabilir. Aman dikkat.  Bu büyüme iÅŸi biraz karışık iÅŸ. Açıklanan veriler geçen yılın son üç ayına ait. Yani, bugün itibariyle kabaca üç ay öncenin sayılarına bakıyoruz. Hatta dönemin baÅŸlangıcına dönersek,  altı ay önce baÅŸlamış bir dinamiÄŸin istatistik verilerini görüyoruz. Tamam, sonuç pek fena deÄŸil.  Ama,  bugünkü koÅŸullar da “geçmiÅŸe mazi denir” dedirtecek kadar farklı. Onun için yüzde 5.2 büyümeyi duyunca başınızı tavan vurmayın. O mazide kalmış bir durum.
*                    *                     *
Bu söylediklerim geçen yılın büyüme ivmesi bu yılı hiç ilgilendirmez anlamına da gelmiyor tabii. Tersine, kendi adıma, biten yılın son aylarındaki büyüme hızının gelen yılın başlangıç ivmesini etkilemesi açısından önemli olduğunu düşünürüm. Bu nedenle 2011 yılının bitiş ivmesinin yüzde 5 in üzerinde  olmasını, bu yıl genel-küresel bir yavaşlama konjonktürü yaşayacağımız  da düşünülünce,  önemli bir ivme olarak kabul etmek doğru olur.

2011 yılının bütününde ekonominin yüzde 8.5 büyüdüğü anlaşılıyor. Bu da dikkate alınması gereken bir oran. Aynı yıl içinde Çin ve Arjantin’in arkasında üçüncü sıraya yerleÅŸtirmiÅŸ bizi. Yani, geçen yılın büyüme oranı dünya çapında bir büyümeye iÅŸaret ediyor. Bu senenin yavaÅŸlama konjonktürünü böyle bir tempo ile karşılamışız anlayacağınız. Yüksek hızdan yavaÅŸlamaya baÅŸlamanın bu yılın büyüme performansını etkileyeceÄŸini düşünüyorum.

Öte yandan, yeni açıklanan verilerde  büyümeyi  yavaşlatıcı etkenlerin geçen yılın dördüncü çeyreğinde devreye girdiğini, yavaşlamanın o tarihte başlamış olduğunu gösteren işaretler de var.
Bu etkenlerden en önemlisi özel  harcamalardaki hatırı sayılır yavaşlama. Özel tüketim harcamaları 2011 in son çeyreğinde yüzde 3.4 büyümüş. Bir önceki çeyrekte bu sayı yüzde 7.8.  Yani, geçen yılın son aylarında iç talebin en büyük kalemi olan özel tüketim harcamalarında ciddi bir yavaşlama var. Bunun büyüme dostu bir gelişme olmadığı açık.

Ancak, bu değerlendirme bağlamında iki noktayı gözden kaçırmamak gerekiyor. Özel tüketim harcamalarındaki fren yılın son üç ayına özgü bir durum değil. Yılın başından itibaren böyle bir eğilimin varlığı gözleniyor.  Bu bir. Yılın son aylarındaki tüketim harcaması yavaşlamasının o tarihteki iktisat politikası tercihinden, özellikle para otoritesinin kredilere getirdiği kısıtlardan etkilendiğini düşünmek doğru olur.  Bu da iki. İlk noktanın genel yavaşlama eğilimi ile uyumlu olduğunu düşünüyorum. Ancak ikinci etkenin arızi nitelikte olduğunu,  içinde bulunduğumuz  yıla taşınmayacağını da dikkate almak gerekir.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir