Samuel Beckett’in 63 yıl önce kaleme aldığı kendisine 1969 yılında Nobel edebiyat ödülü getiren oyunu Godot’u Beklerken, dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye’de geçen kalan, sonuç alınamayan olaylar karşısındaki durumu simgeleyen bir deyim oldu. Son iki aydır süren yeni teÅŸvik tartışmaları Bakanların ve ekonomi yöneticilerinin açıklamaları bu simgesel deyimi bir kez daha hatırlamama yol açtı…
Samuel Beckett’in 1949 yılında yazdığı 1954 yılında Paris’te sahnelenen oyunun iki karateri Vladimir ve Estragon oyun boyunca bir yardan Godot’u beklerlerken, bir yandan da sıkıntılarını ve bunalımlarını ortaya koyarlar. Seyirciye bu beklemeden doÄŸan sıkıntı ve bunalım aktarılır. Seyirci de oyun boyu Godot’u beklemeye baÅŸlar. Ve beklenmedik anda iki karakterden Vladimir- “Eeee gidelim mi?” diye sorar. Estragon “-Evet gidelim.” diye yanıtlar. Ve bu diyaloÄŸun ardından oyun son bulur, perde kapanır…
Beckett’in oyunu Türkiye dahil birçok ülkede sahnelenir Becket’in 1969’da Nodbel Edebiyat ödülünü alması sonucunu getirir. Ve “Godot’u beklemek” bütün dünyada geç kalan, sonuç alınmayan bekleyiÅŸler için hemen her ülkede çok sık kullanılan bir “deyim” halini alır. Türkçede de bu deyim 40-50 yıldır bu amaçla kullanılır…
Yeni TeÅŸvik Yasasıyla ilgili Bakanların ve ekonomi yöneticilerinin son iki aydır yaptıkları açıklamalar da artık Godot’u Beklerken’e dönüştü.
Geçenlerde Ekonomi Bakanı Zafer ÇaÄŸlayan, “Ä°thalatın yapısı ve önlemleri” konusunda açıklamalar yaparken bir soru üçerine Yeni TeÅŸvik Yasasının çalışmalarının tamamlandığını, çok kısa süre sonra BaÅŸbakan tarafından açıklanacağını söyledi. Ondan önce ve sonra da Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, benzeri açıklamalarda bulunmuÅŸtu. Bakanlar yeni TeÅŸvik sistemiyle ilgili sorulara yanıt vermelerine, yeni sistemin hazır olduÄŸunu belirtmelerine karşın, açıklayacak olanın BaÅŸbakan olduÄŸunu belirtip, fazla detaya girmiyorlardı.
Dün de BaÅŸbakan Yardımcısı Ali Babacan, BirleÅŸmiÅŸ Milletlerin “Küresel Sürdürülebilirlik” raporuyla ilgili düzenlenen toplantıda yeni TeÅŸvik Sistemiyle ilgili açıklamalarda da bulunuyor.. Babacan, tüm teÅŸviklerin yeni teÅŸvik sisteminde yer almayacağını, belirtip, “Yeni TeÅŸvik sistemi bir yatırım teÅŸvik sistemi” açıklamasını yapıyor. Ardından aşırı beklentilere fren olacak, “TeÅŸvik gelecek, tüm devlet destekleri bunun içinde olacak, böyle bir ÅŸey yok. Mevcut destekler sadece yatırımlarla ilgili teÅŸvikler. Cari açıkla ilgili teÅŸvikler gelecek, cari açık bitecek böyle bir ÅŸey de yok… Tüm bunlar gördüğümüz resmin bir stratejinin sadece uygulama alanları” deÄŸerlendirmesini ortaya koyuyor.
Babacan, yeni sistemin içeriÄŸiyle ilgili bazı açıklamalarda da bulunurken, “Yeni yatırım teÅŸvik programında yenilebilir enerji ile ilgili makine techizat üretimi yapan firmalara teÅŸvik yer alacak. Termal enerjiden istifade eden tesislere de teÅŸvik söz konusu olabilecek. Enerji Bakanlığıyla enerjinin verimli kullanımı için bir ‘Strateji Belgesi’ üzerinde çalışıyoruz” bilgisini de veriyor.
Babacan’ın açıklamaları bende Yeni TeÅŸvik Sistemi’nin hem daha bütün yönleriyle tam hazır olmadığı izlenimini uyandırdı. Hem de BaÅŸbakan’ın yakın gelecekte bi açıklama yaparsa bunun bütünü kapsamayacağı düşüncesine yol açtı.yapacağı söylenen açıklamada aynı anda bütünüyle açıklanmayacağı, bazı bölümleri üzerinde çalışmaların sürdüğü düşüncesine neden oldu.
Bunun yanı sıra teÅŸvik taleplerini ortaya koyma yönünde çeÅŸitli illerde de çalışmalar sürüyor. Gerice yörelerde yeterli TeÅŸvik alamadığına inanan iller çalışmalar yapıyor. Bir süre önce Diyarbakır STK’ların talep belirleme yönünde çalışmalar yaptığını belirtmiÅŸtim. O çalışma da henüz tamamlanmadı.
Bütün bunlar Godot’u Beklerken’e dönem Yeni TeÅŸvik sistemini biraz daha bekleyeceÄŸimizi gösteriyor. BaÅŸbakan bir açıklama yapsa da bu bütünü deÄŸil, bazı bölümleri kapsayacak, daha sonra zaman içinde sanırım yeni açıklamalarla bunun arkası gelecek…