Gerçek Yatırımcı ve Rasgele Yöntemi

22.09.2010

Bana sürekli olarak ellerindeki kağıtların ne olacağını soran mailler geliyor. Ben de cevap vermiyorum. Çünkü bunu soran kiÅŸinin beklentisini bilmiyorum. Vadesini bilmiyorum… Yatırım kiÅŸiliÄŸini bilmiyorum… yani daha birçok bilmediÄŸim parametre var. Ama ÅŸunu biliyorum, eÄŸer cevap verirsem daha sonra bana mutlaka hesabını soracaktır. Çünkü piyasalar O’nun bana hesap sorması için gerekli ortamı hazırlayacaktır. Adamın bana hesap sormaması için benim söyleyeceÄŸim al ve sat sevyelerinin kesinlikle dip veya zirve olması lazım. Bu da mümkün deÄŸil.

Adam 5 TL’den kağıdı almış, kağıt 6 TL olmuÅŸ ve hocam satayım mı diyor (aslında kafasında satmak var ama bunu bana söylettirip, sorumluluÄŸu üzerime yıkmak istiyor, beyin daha sonra “oÄŸlum suç sende deÄŸil, sana sattırandaydı aslında senin bir hatan yok” diyerek, onu yanlış yapmaya teÅŸvik edecektir.)

Ben de “Bak kağıt bir ayda yüzde 20 kazandırmış, bu iki yıllık faiz getirisidir bence sat” dediÄŸimde kendi yatırım felseme uygun ama bu adamın yatırım felsefesine uygun olup olmadığını bilmediÄŸim bir cevap vermiÅŸ oluyorum.  Sonra bir mail alıyorum ve “hocam sat dedin, sattık bak kağıt 6.50 olmuÅŸ” diyor. Tabi ki o an bu arkadaşın yatırım felsefesini öğrenmiÅŸ oluyorum.  ArkadaÅŸ 6 TL’de sattığı an, oranın zirve olmasını istiyor. KEndi elinde deÄŸil, çünkü beyin öyle programlanmış. Al dediÄŸinizde de DÄ°P’ten almak istiyor.

Bana lütfen hisse sormayın… Çünkü borsada zaman beni de sizi de sürekli olarak haklı ve haksız çıkaracaktır. Ben size bugün önemli yatırımcılık tüyoları vereyim.

Beyin ne zaman belirsizlik görse hemen bunu çok net bir resme çevirmek ister, eÄŸer belirsizliÄŸe karşı, sorduÄŸu sorulara cevap bulamazsa,  kandaki stres hormonları yükselir ve bu stres belirli bir noktaya ulaşırsa, insan ÅŸuurlu hareket edemez olur. Yatırımcılar bu tür bir durumu her gün yaşıyorlar. Çünkü her yeni sabah, “bugün ne olacak?” “hangi kağıt artacak?” “Elimdeki kağıt düşer mi, yükselecek mi?” sorularının sorulduÄŸu zamanlardır. Bu soruların hepsi stres hormonlarını harekete geçiren sorulardır. Fiyat hareketleri aşırı ÅŸekilde oynak olmaya baÅŸladığı anda, bu soruların yarattığı stres daha güçlü olur. Stresli zamanlarda iÅŸlem yapmak akıllıca deÄŸildir. Bu yüzden uygulanması gereken yöntem, bir avcının yöntemidir. EÄŸer her sabah piyasalar açıldığında bu soruları soruyorsanız, her uçan kuÅŸa ateÅŸ eden bir avcı gibisinizdir. Halbuki avcılar, uzun süre sabırla bekleyen, arayan ve her uçan kuÅŸa ateÅŸ etmeyenlerdir.

BahsettiÄŸim bu soruları sormamak için yapılması gereken ÅŸey ise, önceden hazırlık yapmaktır. EÄŸer her gün iÅŸlem yapıyorsanız ama 10 günde yüzde 100 getiri saÄŸlayacak bir kağıt arıyorsanız, bu mümkün deÄŸildir. Çünkü her gün iÅŸlem yapan biri teorik olarak en fazla yüzde 20 getiriyi yakalayabilir, bu da ÅŸans eseri olur. DiÄŸer birçok iÅŸlem ise zaten kazandığınız o paranın tümünü götürür.  Yüzde 100 getiri hedefleyip, her gün iÅŸlem yapmak, Amerika’ya bir sandal ile 2 günde ulaÅŸma isteÄŸiyle bir yolculuÄŸa çıkmaya benzer.  Ani bir dalga ile denizi boylarsınız. Dalga çıkmadığını varsayalım, bir sandal ile Amerika’ya 2 günde deÄŸil belki de 20 ayda gidebilirsiniz. Yani hedef ile hedefe ulaÅŸma zamanı ve hızı kullandığınız araca baÄŸlıdır. Yani her yatırımcı, hangi vadede, yüzde kaç getiriyi hangi yöntemi uygulayarak elde edeceÄŸine karar verip, bu ilkelerden ödün vermemelidir.

O zaman, hedefiniz Amerika’ya gitmek ise birçok dalgaya dayanabilecek ve okyanusu aÅŸabilecek güçte bir deniz aracına binmeniz gerekir. Bu deniz aracının (güçlü hissenin) en önemli iki özelliÄŸi ise, 1) Her yıl kâr etmesi,  2) her yıl elde ettiÄŸi kârın en az yüzde 40-50’sini de yatırımcısıyla paylaÅŸmasıdır. Ä°ÅŸte bu hisseler büyük dev dalgalarda yalpalayacaklardır ama batmayacaklardır. Åžu an “hocam titanik’i unuttun galiba” dediÄŸinizi duyar gibiyim. Ama, 100 yılda bir kaç istisna olabilir. Enron borsaların titaniÄŸidir. Demirbank Ä°MKB’nin titaniÄŸi olmuÅŸtur. Gemi su almaya baÅŸladığında bu gizlenmiÅŸtir ve gemi batarken, bunu gizleyenleri de batırmıştır. Yani saÄŸlam hisseyi seçeceksiniz ama su alıp almadığını da sürekli kontrol edeceksiniz. Gerçek yatırımcılık budur. Yani uzun vadede en çok katma deÄŸer üretecek ve bunu da sizinle paylaÅŸacak ÅŸirketi seçmelisiniz. Bu tür hisselere bir anda yüksek miktarda bir para yatırmanıza gerek yoktur. Her ay belirli bir miktarda (lot) alma kararı verdiÄŸinizi düşünün. Hissenin fiyatı da 8 TL olsun. Varsayalım ki ÅŸirket bu yıl sonu hisse başına 1 TL kar dağıtacak olsun. Åžu an 100 tane hisseye 800 TL ödeyeceksiniz ve yıl sonunda 100 TL kar payı alacaksınız. Ä°ÅŸte eÄŸer hissenin nominal yani piyasadaki deÄŸeri deÄŸil de,  sizin için hisse sayısı önemliyse, doÄŸal olarak, almakta olduÄŸunuz ve biriktirerek kârına ortak olmak istediÄŸiniz ÅŸirketin hisselerinin fiyatının düşmesini istersiniz. Çünkü hisse fiyatı eÄŸer borsadaki genel bir düşüş nedeniyle (hisseden kaynaklanmayan bir sebeple) 8 TL’den 4 TL’ye düşerse siz, 100 hisse için 400 TL ödeyeceksiniz ama yıl sonunda hisse başına 1 TL kar payı aldığınızda 400 TL’nize 100 TL (yüzde 25) getiri saÄŸlamış olacaksınız.. Halbuki hisse 8 TL iken 800 TL ödeyip 100 TL kâr payı alıyordunuz ve yatırdığınız paranın getirisi yüzde 12.5 oluyordu. Ä°ÅŸte gerçek borsa yatırımcıları bunlardır. Yani ortak oldukları ÅŸirketin hisse fiyatları düştükçe daha fazla alabileceÄŸini düşünerek sevinenlerdir.

Åžimdi şöyle bir ÅŸirket düşünün. Her yıl kâr ediyor (yukarıda hani bu tür ÅŸirketleri seçeceÄŸimizi söylemiÅŸtik,) ve her yıl bu kârın yüzde 80’ini dağıtıyor olsun. Hisse başına 1 Tl kar payı alıyor olalım. Åžu an hisse 4 TL ise 1/4=0.25 yani getiri yüzde 25’tir ve hisse yükselmelidir. yani 4 TL fiyat alım için çok uygundur. Hisse fiyatı 10 TL olursa getiri 1/10= yüzde 10’dur ve banka faizleriyle karşılaÅŸtırıldığında hala caziptir ve ÅŸirketin karları düşmeyecekse ve kar dağıtmaya devam edecekse, 10 TL hala uygun fiyattır.  EÄŸer hisse fiyatı 15 TL ise, getiri 1/15= Yüzde 6.66’dır ve baka faizlerinin net getirisi de zaten yüzde 6.5 civarındadır. Hissede eÄŸer kar artış beklentisi varsa hisse hala tutulabilir, ama karlarının düşeceÄŸi beklentisi varsa 15 TL pahalıdır. Varsayalım ki hissenin kârları sabit kalacaktır. Bu arada hisse 18 TL olmuÅŸsa (kârlar beklendiÄŸi ÅŸekilde sabit kalacaksa) getiri yüzde 5 seviyesine gerilemiÅŸtir. Bu durumda eldeki bütün hisseleri satıp, banka faizine yatırmak daha karlıdır. Yani bu yatırım felsefesine göre toplamış olduÄŸunuz bütün hisseleri satabilirisniz. Peki ne zaman alacaksınız. NE zaman getiriler yeniden faizden daha yukarı ve anlamlı bir seviyeye çıkarsa….  Ä°ÅŸte o zaman hisseyi belki 13 TL veya belki 15 TL’den geri aldığınızda sattığınız hise sayısından çok daha fazla hisseniz olacaktır. Ä°ÅŸte asıl kazanç, hisselerin toplam deÄŸeri deÄŸil, hisselerin sayıdır.  Aynen bir kuyumcu gibi düşünmek gerekiyor. Kuyumcular ellerinde bulunan altının toplam kaç Tl ettiÄŸine bakmazlar, onlar kaç kilo altınla baÅŸlayıp ÅŸu an kaç kilo altınları olduÄŸuna bakarlar.

Åžimdi diyeceksiniz ki, “hocam anladım ama ben günlük heyecanı da yaÅŸamak istiyorum. Anlattığınız ÅŸekilde, hisseleri her ay alayım ama herkes Warren Buffet tarzı yatırımcı olmak istemeyebilir, günlük heyecan yaÅŸamak istiyorsak ne yapalım”

Ä°ÅŸte bunun için mutlaka kendinize bir yöntem geliÅŸtirmelisiniz. En kötü yöntem sabah seans açıldığında “bugün hangi ata oynasam” mantığıdır. Bu durumda fiyat hareketleri sizleri alt etmeyi becerir, çünkü sürekli olarak o yanlış soruları sorarsınız “ne olacak? nereye kadar gidecek? düşecek mi? Siz bu soruları sorarken, fiyatlar sizinle kedinin fare ile oynadığı gibi oynar. EÄŸer hisse aldığınız fiyatın altına gelirse beyniniz “satma artık… bir günde bu kadar zarar yazmak anlamlı mı? uzun vadede kazanılır” diyecektir. EÄŸer fiyatlar hızla düşmeye baÅŸlarsa beyniniz “yahu demin az bir zararla satabilirdin, niye satmadın ki” diyecektir…. fiyatlar daha da aÅŸağı inerse, akıl devreden çıkar ve  vücudu tehlikelere karşı korumakla görevli olan ve stres ile coÅŸkuyu yöneten amigdala devreye girer ve “OÄŸlum manyak mısın, paranın tamamını kaybedeceskin artık sat da kurtul” der ve en dipte satarsınız.  Sizi kandıran borsa deÄŸil beyninizdir. Ama neden? Çünkü pozisyon alırken beyninize belirli ve net bir senaryo çizmediniz. Bu yüzden belrislik durumunda siz yukarıdkai soruları sorarken beyin gitti gitti geldi…

Size ÅŸimdi “bugün hangi ata oynayayım” mantığından çok daha geçerli bir baÅŸka yöntem söyleyeyim. Gözünüzü kapatıp bir hisse seçin. Bu hissenin kapanış fiyatına bakın. Sabah seans açıldığında bu hisseyi dünkü kapanış fiyatından alım hedefi koyun. Çok basit teknik analiz göstergeleri olan trend veya destek direnç çizgilerini kullanarak veya bunları hiç kullanmadan katlanacağınız zarar miktarını belirleyin. Sonra da bu hisse üç gün içinde (veya siz beÅŸ gün içinde veya sadece o gün içinde diye hedef belirleyebilirisiniz) eÄŸer ÅŸu fiyata gelirse satacağım ve ondan sonra baÅŸka balık avalayacağım deyiniz. Göreceksiniz ki, beyin zarara hazır olduÄŸu için zararlar büyümeden zarar noktasında satacaksınızdır… Ya da kar hedefine geldiÄŸinde asla “ne olacak? nereye gidecek? sorularını sormadan kar realize edeceksiniz. 1 hafta bu yöntemi deneyin. Ama bu yöntemin en önemli özelliÄŸi rasgele bir hisse olmasıdır. EÄŸer bildiÄŸiniz bir hisse olursa hisse ile aranızdaki duygusal baÄŸlar nedeniyle bu yöntemi uygulayamazsınız.

BEn az önce matriks ekranında gözümü kapatarak  rasgele bir hisse seçtim.  GUBRF çıktı. Hisse 12.90’dan kapanmış. TEknik olarak 12.35 fiyatını görürse zararına satış yapılmalı, 13.25 seviyesine gelirse kar realize edilmeli.  Bakalım hangisi çıkacak?  dolayısıyla 1290 TL yatırırsam (yani 100 lot alırsam)  zarar durumunda elimde 1235 TL olacak ve 65 TL zarar edeceÄŸim, kar olursa param 1325 TL olacak ve 35 TL kâr etmiÅŸ olacağım. Bakalım hangisi olacak? (NOT: bu yöntemi eÄŸer sadece 1 veya 2 defa uygularsanız, beyniniz küçük sayılar yasası denilen yasayı çalıştırır ve bu durum beynin en büyük zaaflarından biridir. çok zararlıdır.)

Bu yöntemi en az 20 defa denemeli ve ondan sonra genel bir kural oluşturmalısınız. İllaki para ile denemek zorunda değilsiniz. Bugünden itibaren bir deftere, RASGELE yöntemini uygulamak üzere simulasyon yapınız. Yani sanki o an bu kararı gerçek para ile yapıyormuş gibi bir deftere kaydedip sonuçlarını tutmaya başlayınız. Daha sonra da bu sonuçları, ekstrenizde en son yaptığınız en az 20 işlemle karşılaştırınız. Acaba hangisi daha iyi sonuç verdi. Eğer bana bu konuda önyargısız olarak ulaştığınız sonuçları gönderirseniz, ben de bu sonuçları yayınlayacağım. Ama ekstrenizde en son  yaptığınız en az 20 işlem gerçek işlem olmalıdır ve bu anlattığım RASGELE yöntemini en az 20 hissede denemelisiniz. Önce para yatırmadan deneyin.

Bazı dönemlerde  bu 20 iÅŸlemin belki 17 tanesi zararla sonuçlanacaktır. Bazı dönemlerde de 18 tanesi karla sonuçlanacaktır. fakat ÅŸunu belirteyim ki eÄŸer borsa artan bir trendde ise çoÄŸu kârla sonuçlanır, eÄŸer düşüş trendideyse çoÄŸu zararla sonuçlanır. FAKAAAAT…. geçmiÅŸ tüm zamanlara bakınız…. borsa bu tüm zamanların yüzde kaçında artan trendde, yüzde kaçında düşüş trendindeydi?  Evet doÄŸru cevap yüzde 75’inde artan trend, yüzde 25’inde azaln trenddeydi… Demek ki uzun vadede bu RASGELE yöntemi en azından yüzde 70 baÅŸarı ÅŸansına sahiptir…. BEnim bugüne kadar yaptığım istatistikler de bunu destekliyor…

Unutmayınız… belirsizliÄŸi ortadan kaldıracak ÅŸey, kar veya zarar durumunda ne yapacağınızı önceden planlamanızdır… Yani A ve B senrayonuzun olmasıdır. STOP-LOSS koymayı bilmeyenler her zaman kaybetmeye mahkumdurlar….

“Gerçek Yatırımcı ve Rasgele Yöntemi” ile ilgili 2 yorum

  1. nurlar içinde yat güzel insan. Sana çoooook şeyler borçluyum yatırımçılık anlamında.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir