İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi, 1 Eylül’den geçerli olmak üzere toplu taşıma fiyatlarına zam yaptı.
Yapılan zam ortalama % 15 oranındaymış. Bu zamlarla (eskiden fiyat ayarlaması denirdi) birlikte, çoklu bilet alımları ile elektronik bilet kullanımını teşvik etmek amacıyla fiyat farklılıkları arttırılmış. Mesela İDO, şehir hatları, özel deniz motorları ve raylı sistemlerde “jeton” fiyatı, 2 liradan 3 liraya yükseltilmiş. Bu da % 50 zam demek oluyor. Aynı araçlarda geçerli elektronik biletlerde 10 geçişlik bilet 23 liradan 28 liraya çıkartılmış. Zam oranı % 21. Ancak aylık mavi kartlarda tam bilet 140 liradan 155 liraya, öğrenci 70 liradan 75 liraya, öğretmen/yaşlı kart fiyatı da 80 liradan 90 liraya yükseltilmiş. Bu durumda ortalama zam oranı kabaca %10 oluyor. Eğer geçen bir yılda başka zam yapılmamış ve önümüzdeki günlerde ikinci bir zam yapılmayacaksa, yapılan fiyat artışları enflasyonla paralel demektir. Gençlerin, bu zamları protesto için para vermeyip turnikeler üzerinden atlamasını onaylamıyorum.
BAYRAMDA BELEŞ, SONRA ZAM
Ben “halk” değilim. Yani dar ve sabit gelirliler kümesine girmem. Ben halkın zihnini okuyan siyasetçi de değilim. Dolayısıyla halkın nasıl düşündüğünü bilemem. Bu sebeple bazı yorumlarım havada kalabilir. Mesela parayla geçilen köprülerin ve yolların bayram günlerinde parasız olmasını “halkı kandırmaca” olarak görürüm. Çünkü bayram günlerinde de köprü ve yol işletmenin maliyeti vardır. Hatta artarak devam etmektedir. Beleşçiliğin, iktisat ilmine göre tanımı, “milli gelirin yeniden dağıtıma tabi tutmasıdır”. Yani devlet isterse, halkın bir kısmının cebinden para alıp, bunu diğer bir kesimin cebine koyabilir.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.