Ekonomimizde Toparlanma Başlıyor mu?

Geçen yılın ilk çeyreÄŸinde çok yüksek bir düzeye ulaÅŸan büyüme oranımız giderek düştü ve bu yılın ilk üç ayında ekonomimizdeki çarklar oldukça yavaÅŸ döndü. Muhtemelen ilk çeyrekteki yıllık büyüme oranı yüzde 2’nin altında kalacak. 2011’in son çeyreÄŸindeki yıllık büyüme oranının yüzde 5.2 olduÄŸu hatırlanınca, yüzde 2’nin altının bayağı düşük olduÄŸu ortaya çıkıyor. ÇoÄŸu veri, yılın ikinci çeyreÄŸindeki faaliyet hacminin ilk çeyrektekinden çok da farklı olmadığını ima ediyor.

Buna karşılık, elimizdeki en güncel verilerden iki tanesi büyümedeki aÅŸağıya doÄŸru eÄŸilimin ÅŸu sıralarda tersine dönmekte olabileceÄŸine iÅŸaret ediyor. Bunlardan ilki yurtiçi kredi hacmi. Geçen hafta ağırlıklı olarak ilk beÅŸ aydaki kredi geliÅŸmelerini incelemiÅŸtim. Yılın ilk üç ayındaki kredi hacminin dönemsel artışı oldukça düşük bir düzeydeydi (Merkez Bankası’nın yaptığı gibi, haftalık kredi rakamlarına son on üç haftanın ortalaması olarak bakınca). Tüketici kredilerinde dönemsel artış oranlarının ortalaması ancak enflasyon kadardı. Lira cinsinden kredilerde ise enflasyonun üzerine çıkıyordu ama aradaki fark küçüktü.

Oysa sonra durum değişti. Elimizde en son 1 Haziran ile biten haftanın verileri var. Kredilerde nisan başından itibaren bir artış eğilimi gözleniyor. Ancak bu yükseliş ekonomide toparlanmanın ikinci çeyrekte başladığını söylemiyor bize. Zira kredi hacmindeki artışın yatırım ve tüketim harcamalarına dönüşerek üretimi canlandırmasının belli bir gecikmeyle olması beklenir.

Büyüme açısından ikinci olumlu sinyal, Merkez Bankası’nın yayınladığı ‘bileÅŸik öncü göstergeler endeksi’nden geliyor. Ancak bu çok zayıf bir sinyal. Bu veri hem sanayi üretimindeki hem de gayri safi yurtiçi hasıladaki (GSYH) devreleri önceden haber verme potansiyeline sahip. Mesela, öncü endeksin zirveye eriÅŸip iniÅŸ sürecine baÅŸladığı tarih, GSYH büyüme oranının (sanayi üretiminin büyüme oranının) zirveye eriÅŸtikten sonra geçtiÄŸi yavaÅŸ büyüme/daralma sürecinin baÅŸlangıç tarihinden önce gerçekleÅŸiyor. Tersi de geçerli. Öncü endeksin dibe vurma zamanı da GSYH büyüme oranındaki (sanayi üretimi büyüme oranındaki) dip noktadan önce gerçekleÅŸiyor. Öncü gösterge endeksi bir süredir aÅŸağıya iniÅŸ sürecindeydi. Bu sürecin Åžubat 2012 itibariyle durduÄŸuna iliÅŸkin çok ama çok zayıf bir sinyal var. Elimizdeki en son öncü gösterge endeksi verisinin mayıs ayına ait olduÄŸunu da belirteyim.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir