Bir varmış, bir yokmuş; develer tellal, pireler bakkal iken Kastelli adıyla maruf Cevher Özden’in finans gurusu; aktör İlyas Salman Banker Bilo imiş.
İşte o yıllarda ülkemizde dünya iktisat edebiyatına geçecek ticari finansman inovasyonları bir bir hayata geçiriliyordu. Bunlardan birinin adı da “Dükkân kirasız, para faizsiz” idi.
Sistem şöyle çalışıyordu. Dükkânı olan, ama nakit parası olmayan bir tacir, dükkânını sıfır bedelle bir başka tacirin kullanmasına izin veriyor, dükkânı kullanan tacir de mal sahibine verdiği ödünç paradan faiz almıyordu. (Pek tabii bu uygulama vergi kanununa aykırıydı. Ama konumuz o değildir) Bu yenilikçi uygulamanın beni ilgilendiren yönü, bunun, temel bir iktisadi kuralı somut şekilde anlatmasıydı. Anlaşılması gereken şuydu: Nasıl gayrimenkulün kirası varsa o gayrimenkulü satın alacak menkul değerin yani paranın da faizi olması doğaldır. Eğer kira geliri meşru bir kazançsa yani günah değilse, faiz vermek de almak da, meşrudur ve günah olamaz.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Sözcü Gazetesi)