Dönülmez Akşamın Ufkundayız!..

Kırılganlık artışını engellemek adına parasal genişlemenin ivmelendiği, artan enflasyon baskısı nedeniyle emtia fiyatlarına ilişkin endişelerin tırmandığı bir haftayı geride bıraktık. Bir anlamda nefesler tutuldu, beklentilerin olumsuzlaşmasını önlemek adına sözlü ve fiili müdahaleler devreye girdi, istikrarsızlığın etki alanı genişlemeye devam etti. Finansal piyasalarda işlem hacimleri geriledi, fiyat oynaklığı kısmen arttı. Euro Bölgesi yetkilileri kendi sorunları ile boğuşmayı sürdürdü: Avrupa Merkez Bankası üç yıl vadeli repo ihalesi ile bankalara 529.5 milyar euro likidite verirken, Avrupa liderler istikrar paktını imzaladı. Petrol fiyatındaki artışın parasal genişleme ile ilgili olmadığı beklentisini etkili kılmak üzere yoğun çaba harcandı.

Bu karmaşa içinde öncelikle yapılması ve hiç unutulmaması gereken tespitler var. Petrol ve altının başını çektiği yukarı yönlü emtia fiyat hareketleri yarattığı enflasyon baskısı nedeniyle Merkez bankalarının etkinliğini azaltıyor ve güvensizlik yaratıyor. Daha fazla parasal genişlemenin enflasyon baskısını kontrolden çıkaracağı, aksi ihtimalde ise riskten kaçınma eğiliminin güçleneceği görülüyor. Bu nedenle sözlü veya örtülü müdahaleler ile emtia fiyatları baskı altında tutuluyor; Bu yapaylığın yarattığı enerji birikimi herhangi bir nedenle eğilimlerin kontrolden çıkması ihtimalini artırarak kırılganlık algılamasını besliyor. Bu açmaz kredi hacmi ve sermaye hareketlerinde beklenen artışı engelleyerek durgunluktan çıkışı imkansızlaştırıyor. Oluşan dehşet dengesi hem çok kıymetli hale gelen zamanın israfına ve sorunların ağırlaşmasına sebep oluyor, likidite ihtiyacı artar iken bu talebin cevapsız kalma olasılığı güçleniyor.

Avrupalı liderlerden 25’inin imzaladığı, Ä°ngiltere ve Çek Cumhuriyeti’nin rezerv koyduÄŸu Ä°stikrar Paktı ise ölü doÄŸum gibi görünüyor. Euro Bölgesi’nin sorunlu üyeleri açısından, makul bir sürede hem bütçe açıklarını yüzde 3’lük hem de borç yüklerini yüzde 60’lık sınırın altına çekilmesi tek kelime ile imkansız. Bu hedefi yakalayamayanlara Avrupa Adalet Divanı’nda verilecek ceza ise durumu daha da olumsuzlaÅŸtırır ve Euro Bölgesi’nin dağılması anlamına gelebilir. Ä°spanya’nın 2012 hedeflerini tutturamayacağını açıklaması, her üyenin Merkez Bankası’ndan aldığı likidite ile kendi kamu kağıtlarını desteklemesi ve diÄŸer üyelere iliÅŸken riskini azaltması iyi ÅŸeyler söylemiyor. Görünüşe bakılır ise mali birlik adına imzalanan istikrar paktı durgunluktan çıkışı zora sokacak ve para birliÄŸini kurtaramayacak. Zira benimsenen yaklaşım rekabet gücü kaybı ve gelir dağılımı bozulması gibi olumsuzlukları düzeltmek için hiçbir ÅŸey yapmıyor, tam aksine hizmet ediyor. Bireysel ve kurumsal bazda yıpranma devam eder iken mali sektör ve kamu dengesinin düzelmesi kesinlikle mümkün deÄŸil. Büyük olasılıkla durum daha kötüye gidecek, günü kurtarmak için yeni parasal geniÅŸleme ihtiyacı artacak, enflasyon baskısı artarken durgunluk derinleÅŸecek; taşıma su ile deÄŸirmen dönmeyecek. Petrol baÅŸta olmak üzere emtia fiyatlarının ÅŸimdilik kısmen gerilemiÅŸ olması Euro Bölgesi’ndeki tıkanıklığın aşılmasına yardım etmeyecek. Euro Bölgesi’nin teÅŸhis ve tedavideki basiretsizliÄŸi muhtemelen güvensizliÄŸi beslemeye devam edecek, sorunlar daha da ağırlaÅŸacak.

Hafta ortasında, Avrupa Merkez Bankası’nın uzun vadeli likidite verdiÄŸi gün ABD açılışında yaÅŸanan sert gerileme ise tuhaf bir görüntü sergiledi. Geçen yılın aÄŸustos ve eylül ayında yaÅŸananlar gibi yapay olması ihtimali oldukça yüksek… Bir veya birkaç oyuncunun hareket yaratmak üzere satışa geçmesi nedeniyle yaÅŸanmış olabilir. EÄŸer diÄŸer emtialar ve sermaye piyasaları mevcut düzeylerini korur ise altın da tekrar toparlayabilir veya riskten kaçınma eÄŸilimi genele yayılır ise gerilediÄŸi düzeylerde dalgalanabilir. Söz konusu yapay hareketin enflasyon baskısının veya belirsizliÄŸin azaldığı anlamına gelmediÄŸi kesin. DiÄŸer emtia fiyatları ile sermaye piyasalarının buna uygun oranda gerilememiÅŸ, geliÅŸmekte olan ekonomi paralarında ciddiye alınması gereken oranda deÄŸer kaybı veya nakde sıkışmanın olmaması gibi unsurlar birilerinin çaresizce akıntıya karşı yüzmeye çalıştığını düşündürüyor. Ya bir fon batmadan önce son çırpınışlarını yapıyor ya da birileri kafaları karıştırarak piyasaları manipüle etmeye çalışıyor olabilir…

Genel tablo olumlu bir görüntü sergilemiyor. GeliÅŸmiÅŸ ekonomiler durgunluktan çıkamıyor, geliÅŸmekte olanlar da bu çizgiye sürükleniyor. Merkez bankalarının zorlaması sayesinde sermaye piyasaları yükseldiÄŸi düzeyleri korumakla zorlanıyor, baÅŸta petrol olmak üzere emtia fiyatlarının yükselmesini ve enflasyon baskısı üretmesini engellemek ise giderek zorlaşıyor. Mali sektöre iliÅŸkin sorunların ağırlaÅŸmaya devam etmesi merkez bankalarının itibar kaybını tetikliyor, istikrarsızlık potansiyeli artıyor. Gündemler farklılaşıyor, ancak belirsizlik ve kırılganlık azalmıyor. Günü kurtarıp kısa vadeleri uç uca ekleyerek sorunların ağırlaÅŸmasının engellenemeyeceÄŸi ve sürdürülebilir yeni bir denge kurulamayacağı gerçeÄŸi, aksini iddia edenleri yıpratmaya devam ediyor… Bu kısırlık ve monotonluk artık heyecan yaratmıyor, yeni oyuncu çekemiyor; büyük risk taşıyanların enerjisini tüketiyor…

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir