Ülkede Başbakan ilan edilmişken, tüm yasa ve teamüller alt üst olmuşken, AKP’de parmak delege ve milletvekilleri varken, nereden çıktı bu diyeceksiniz?
Ne yazık ki hukukun, geleneklerin ve birey olma vasfının siyasetin altında kaldığı günlerdeyiz. O kadar ki, birileri yazıp çizilene karşı hakaret edeyim derken, cehaletini de ortaya koymak densizliğini sergileyebiliyor. Neyse o onların acınacak durumu… Yani muhatap olmaya değmez.
Ne diyor mealen kutsal kitabımız? Kulakları var duymazlar; gözleri var görmezler… Fakat hal böyle olunca atanan şahsın seçilmemesi gündeme gelmeyecektir. Bu nedenle AKP karşıtları şaşkınlığını, taraftarları da kızgınlığını bir kenara koysun.
Ancak bu başlıkla gündemin dışına çekmek mümkündü okuru… Birileri padişahçılık, diğerleri muhalefetçilik oynarken, medyanın halkı kendi gündemine yabancılaştırmasının sıkıntısı daha kronik bir durumda…
Ey ahali! Birileri tepede ya da tepe altında koltuk mücadelesi verirken, senin krizinin üstünü örtüyorlar. İşçi Ahmet! Taşeron kıskacı altında köle gibi çalışmaya, kapının önüne konmaya ya da Soma’daki gibi ölmeye devam etmiyor musun?
Emekli Fatma Teyze! İlaçlarını almaya gittiğinde SGK’nın eczacıları kullanarak katkı payı tahsilâtı ile karşı karşıya değil misin? Aldığın hizmeti bedava diye sunarlarken, maaşından kesilen bedeli ödemiyor musun?
İşadamı Turgut, işkadını Sevinç! Aybaşında ödeme ve tahsilât sıkıntısı yaşamıyor musun? Arkadaşların tek tek iflas mahkemesine başvurmadı mı?
İşsiz üniversite mezunu, okula girmeye çalışan öğrenci, eğitim maliyeti nedeniyle hem okuyup, hem çalışmak isteyen ama iş bulamayan, bulsa da inşaatın tepesinden düşüp ölen Ali, Ayşe, kara kara yarını düşünmüyor musun?
Çalışanı, işsizi, zengini, fakiri, namuslu yaşamak için uğraşan insanlar! Bu ülkenin soyulmasının bedelini birlikte ödemiyor musunuz? Aybaşında kiminiz kredi kartının, kiminiz hammadde borcunun ya da aldığı kredinin ödenememesi gerçeğini yaşamıyor musunuz?
Bu ülkede kadınlar ölmüyor mu? Üçüncü sayfa haberleri manşetten girmiyor mu? Sokakta herkesin siniri burnunda, en ufak bir şeyden kavgaya tutuşmuyor mu? Büyük bir krizin ortasından geçerken, gelecek büyük patlama hanginizi etkilemeyecek? Peki neden bu kendi sorununa yabancılaşmak?
Ekonomiyi bu hale sokan Erdoğan ve yönetimi ile, ülkeyi savaşa sokmak için dünyaya ‘en azından göstermelik bir müdahale yapsak’ diye yalvaran Davutoğlu mu gündeminiz? Atın artık bu sahte gündemleri çöpe… Gelmeyin iliştirilmiş medyanın dayattığı gündeme…
Beyler, bayanlar! Kiminiz aybaşında kira, kiminiz maaş ödeyemiyorsunuz. En önemlisi istisnasız hepinizin elinden özgürlükleriniz, vatandaş olma hakkınız alınıyor. Uymayın bu adamlara… Ne idi o filmin adı? ‘Bir millet uyanıyor.’ Hadi uyanın artık…