Geçtiğimiz hafta piyasalarda dinlenme dönemi olarak adlandırabileceğimiz bir dönem yaşanırken, haftanın sonuna doğru Yunanistan konusunda olumlu beklentilerin artmasıyla piyasalarda pozitif bir hava oluştu. İMKB ise haftanın son iki günü gelen alımlarla bu olumlu beklentilere katıldı. Perşembe günü ikinci seansta başlayan ve Cuma günü de devam eden alımların güçlü olması endeksin yukarıda oluşan dirençleri aşma niyetinde olduğunun işareti oldu. Bugün başlayacak ve yarın da devam edecek Eurogroup toplantısından Yunanistan konusunda beklenen kararların çıkması piyasaların ilk olarak olumlu reaksiyon vermesini sağlayacaktır. Bugün piyasalar toplantının başlayacağı akşam saatleri öncesinde Avrupa’dan liderlerden gelecek açıklamalara odaklanacaktır. Olumsuz bir haber akışı olmazsa çözüm beklentileri piyasaların bugün de pozitif seyretmesini sağlayabilir.
Eurogroup çözümü sağlayabilecek mi?
Yunanistan krizinin aşılması için Eurogroup toplantısı çok önemli. Bugün TSİ 18:00’da başlayacak toplantıdan Yunanistan’a 130 milyar euroluk ikinci kredi diliminin ve borç kesintisi ile ilgili açıklamanın çıkacağı beklentisi oldukça yüksek. Bunun yanında borç kesintilerinin (haircut) bu toplantıda neticelendirilmesi, kredi diliminin mart başında yapılacak AB Zirvesi’ne bırakılabileceği de söylentiler arasında. Eğer bu ikinci ihtimal gerçekleşecek olursa piyasalar şubat ayının geri kalan kısmını negatif ve çok yüksek volatilite ile geçirecek demektir. Bu durumda bir süre nakitte kalmak faydalı olacaktır. Fakat başta da değindiğimiz gibi çözümün bu toplantıdan çıkması beklentisi daha yüksek. Umut ediyoruz ki, bu beklentiler bir an önce gerçekleşir ve Yunanistan konusu en azından bir süreliğine gündemden düşer. Fakat açıkça söylemek gerekirse beklentilerin aksine bizler, haftalardır vurguladığımız üzere Nisan ayında Yunanistan’da gerçekleştirilecek seçimler öncesinde AB’nin tüm inisiyatifi Yunanistan’a devredecek büyüklükte adımlar atmasını beklemiyoruz. 130 milyar euroluk krediye tamam dense bile bile bu kredinin serbest bırakılması zamana yayılabilir ve bu süreçte Yunanistan’daki reformların işlerliği takip edilebilir. Bu sayede seçimler sonrası kurulacak hükümete karşı da yaptırım gücü elde edilmiş olur. Bu nedenle bu toplantıdan “Yunanistan yapması gerekenlerin hepsini yaptı, AB olarak biz de taahhütlerimizin hepsini birden yerine getirelim” şeklinde bir karar çıkması bizce çok iyimser bir senaryo.
Para muslukları açılmaya devam ediliyor
Her hafta dünyanın farklı bir yerinden parasal genişleme haberleri alıyoruz. Farklı uygulamalarla olsa da hepsinde nihai hedef piyasadaki para miktarını artırmak ve büyümeye destek olmak. Son haber haftasonunda Çin’den geldi. Çin Merkez Bankası zorunlu karşılık oranlarında 50 baz puanlık bir indirim yaptı. Zorunlu karşılık oranları şunu ifade ediyor. Bankalar topladıkları mevduatın bir kısmını merkez bankalarına zorunlu karşılık olarak yatırmak zorunda. Bu yatırılan tutara ülkeler bazında uygulamalar farklı olmak üzere merkez bankaları ya piyasa faizinin altında bir nema veriyorlar ya da hiç nemalandırmıyorlar. Bu durum bankaların topladıkları mevduattan sağlayacakları karı sınırlayan bir mekanizma. Merkez bankaları da bu sayede piyasadaki likiditeyi ve kredi koşullarını denetleyebiliyorlar. Zorunlu karşılık oranlarında indirim yapılması bankaların merkez bankasında duran karşılıklarının azalmasını bu sayede daha fazla kredi kullandırabilmesini sağlıyor. Özetle piyasaya ek likidite sağlanmış oluyor. Bu indirim Çin Merkez Bankası’nın son üç ayda yaptığı ikinci indirim olarak kayda geçti. Dünyanın ikinci büyük ekonomisinin politikasını büyümenin devam etmesinden yana kullanması piyasalar açısından olumlu. AB’deki resesyon, küresel ölçekte düşük büyüme senaryolarının ağırlık kazandığı bir ortamda kimse bu likiditelerin uzun vadede enflasyona neden olacağını düşünmez, bu nedenle yatırımcılara tavsiyemiz kısa vadede bu tür likidite operasyonlarından sonra çok uzun vadeli düşünmemeleri ve yaşanan olumlu havadan yararlanmaları olacaktır.
Salı günü söz sırası TCMB’de
Salı günü 14:00’da TCMB yılın ikinci Para Politikası Kurulu toplantısını gerçekleştirecek. Toplantıdan politika faizlerinde bir değişiklik yapılması beklenmiyor. Fakat küresel ölçekte pozitif seyrin ve risk iştahının devam etmesi ile sıcak para akışının artması durumunda ilerleyen dönemlerde faiz indirimi yapılabileceği yönünde açıklamalar yer alabilir. Bunun yanında dövizdeki aşırı yükselişten olduğu gibi aşırı düşüşten de rahatsız olacağını tahmin ettiğimiz TCMB’nin döviz alım ihaleleri konusunda da bir açıklama yapması bizleri şaşırtmayacaktır. Bu nedenle dövizde açık pozisyonu olanların bu toplantıdan çıkacak kararları takip etmesi faydalı olacaktır.
Bu haftaya dair
Haftanın ilk günü ABD piyasaları Başkanlar Günü dolayısıyla kapalı. Haftanın genelinde ABD tarafında Çarşamba günü açıklanacak olan ikinci el konut satışları haricinde önemli bir veri bulunmuyor. Haftanın ana gündemi Yunanistan, bu konuya değinmiştik. Bunun yanında bu hafta Almanya ve AB’den Çarşamba günü sırası ile 10:30 ve 11:00’da gelecek PMI Hizmet ve İmalat endekslerini ile içeride Salı günü TCMB faiz kararı ile Perşembe günü 14:30’da açıklanacak kapasite kullanımı rakamlarını takip edeceğiz.
20-24 Şubat tarihleri arasında öne çıkan veriler için tıklayınız:
İMKB’ye gelince
Teknik göstergeler geçtiğimiz haftanın son iki gününde olumluya döndü. İMKB 100’de 61,500 üzerindeki hareket ilk etapta 63,000 ardından da 64,500’e kadar olabilecek yeni bir yükseliş dalgası başlamasına neden olabilir. Bu nedenle yeniden 60,500 altına sarkma gerçekleşmediği sürece aşağı yönlü pozisyonların riskinin yüksek olacağını düşünüyoruz. Fakat yukarıda değindiğimiz Yunanistan ve TCMB konusundaki gelişmelerin haftanın ilk iki günü çok sert dalgalanmalara neden olabileceği de unutulmalı. Bu nedenle yapılan her işlemde bir stop loss bulundurulması bizce bir zorunluluk.
Bol kazançlı bir hafta olması dileğiyle…
Üzeyir DOĞAN / Araştırma Müdürü
MARBAŞ Menkul Değerler
[email protected]
Telefon: (0212) 286 30 00