Hisse senedi piyasaları için hem bu hafta hem de önümüzdeki hafta zorlu geçecek. ABD’de gelen şirket bilançoları da borsaları kurtarmaya yetmeyecek. Wall Street’te düşüşler sürecek hatta hızlanacak gibi. Şu veya bu sebeple arada bir bu gerileme yavaşlasa, hatta gerilemeye ara verilse de düşüşün devamı kaçınılmaz. Bu hareketler bizim piyasaları da etkileyecek. İMKB 100 Endeksi için kritik seviye 60.200.
Bu hafta ve önümüzdeki hafta hisse senedi piyasalarının işi zor. ABD’de bilançolar gelmeye devam edecek ancak bu bilançolar bile hisse senedi piyasalarını kurtarmakta yetersiz kalacak.
Hafta sonu Çin’den gelen Yuan’ın günlük dalgalanma bandının yüzde 0.5’ten yüzde 1’e yükseltilmesi haberi küresel piyasalarda yankı bulacaktır. Çin’in 2015’e kadar daha “esnek kur rejimine” geçme politikasının bir parçası olarak görülen bu hareketin özellikle ABD-Çin ticaret dengesine nasıl yansıyacağı merak konusu. Malumunuz olduğu üzere ABD, Çin üzerinde Yuan’ı değerlendirmesi konusunda uzun zamandan bu yana baskı kurmuş durumda. Bu konuda çok da başarılı olmuş değil. Çin ne kadar “isterse” o kadar revalüasyon yapıyor. Hafta sonu Nobel ekonomi ödülü sahibi Stiglitz, Çin’in bu kararının kısa vadede değerlenmeden çok, Çin’den yaşanabilecek çıkışlardan dolayı Yuan’ın değer kaybetmesi ile bile sonuçlanacağını söylemiş. Bu ihtimal göz ardı edilemese de yine de dalgalanma bandının artırılması Çin piyasalarındaki (izin verilen) oynaklığın artacağı anlamına geliyor.
Çin Merkez Bankası geçtiğimiz Cuma günü kırsal bölgelerdeki bankaların bazı zorunlu karşılıklarını azaltma yoluna da gitti. Uzun zamandan beri Çin’den beklenen bu “hareketin” sadece kırsal bölgeleri kapsaması piyasalardaki Çin’den gelecek bir “gevşeme” beklentisini çok da tatmin etmeyecektir.
Çin neden önemli dersenizÖ AB ve ABD ekonomisinde (son açıklanan tüketici güven endeksi de beklentilerin gerisinde kaldı!) yaşanan yavaşlama, ağır aksak toparlanma; küresel büyüme umutlarının Çin’e bağlanmasına sebep oldu. Ancak geçtiğimiz yılki büyümesi yüzde 8.5 beklenirken 8.1 açıklanan Çin görünen o ki bu beklentileri bu yıl da karşılayamayacak. Bu sene ki büyüme hedefi yüzde 7.5 olan Çin’in dünyayı “kurtarması” da zor!
Bu hafta ABD’de Goldman Sachs, Microsoft gibi büyük firmaların bilançoları açıklanacak. Her ne kadar bir çok bilanço “beklentileri” aşıyor olsa da geçtiğimiz hafta borsaların seyrine bakıldığında bu bilançoların da içinde bulunduğumuz “düzeltme” hareketini tersine döndürmekte zorlanacaklar. Belki yavaşlatacaklar, ancak değiştiremeyecekler.
Geçtiğimiz hafta sonu itibarıyla ABD Dow Jones Endeksi iki kritik seviyeyi aşağı yönde kırdı. İlki Ekim 2011’den bu yana süregelen yükseliş trendi, ikincisi ise teknik analiz açısından önemli olan 50 günlük Hareketli Ortalama (HO). İki kritik seviyenin de altına inilmiş olması bu hafta ABD borsalarının işinin zor olduğunu söylüyor. Geçtiğimiz hafta içinde Çin’in 2011 büyüme rakamının beklentilerin de üzerinde yüzde 9 olarak açıklanacağı “geyiğiyle” güç bulan piyasalar, verinin beklentilerin çok altında kalmasıyla adeta ters yüz oldular. Dow Jones 13.000’e bile yükselemezken, özellikle Çin’in etkisiyle başta bakır olmak üzere endüstriyel emtia fiyatlarında önemli gerilemeler oldu.
Peki bu hafta ne olacak derseniz, ABD’deki gerilemeler devam edecek, hatta hızlanacak gibi görünüyor. Şu veya bu sebeple arada bir bu gerileme yavaşlasa, hatta gerilemeye ara verilse de düşüşün devamı bence kaçınılmaz. Nereye kadar derseniz, ilk hedef Dow Jones’ta 12.615 seviyeleri. Sonrasında; ki bence asıl hedef; 12.200-250 seviyeleri olacak.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.
merkezin itfa edeceği 10 milyar doları var. onun fazlası merkez için tehlikeli olur..kaba bir hesapla daha 50 iş günü istisnai gün ilan edebilir..kurumsallar durumu gördü ve çaktırmadan pozisyonlarını taşımaya başladılar..asıl tehlike halkın da hissedeceği bir kur oynaması başlarsa işte hiç arzu edilmeyen durum ortaya çıkacaktır .cari açık daha kötüleşebilir..enflasyonda kura bağlı yükselişler asıl krizi tetikleyebilir..ağır tonajlı bir tren hızla aşağı doğru frenleri patlamış bir şekilde ivmelenerek yol almaya başladı..siyasiler ve merkez bankası yetkilileri açıklamalarla halkı moralli tutmaya çalışıyorlar..tren eğer bir tepeye rastlarsa yavaşlayacak.Allah yardımcımız olsun..o tepe tasarruftur;1-devlet tamamıyla yerli oto kullanacak.2-gereksiz kadro a l ı n m a y a c a k.3-başta tbmm olmak üzere tüm devlet kademeleri tüm harcama kalemlerinde tasarruf yapacak,,4-işyerine 600 m.lik yola bir müdürün altına bir otomobil+bir şoför verilmeyecek verildiyse geri alınacak 5-hiç olmazsa şimdiden sonra milletvekillerine zam yapılmayacak 6-halkın dolaylı vergilerle soyulmasına son verilecek(bu konuda ekonomi aktivistleri bilsinler ki devlete güven taban yapmıştır ve halk bütün bunları bir kenara not almaktadır). 7-bankaların halkı yolunacak kaz olarak görmesi engellenmelidir-(para bolluğundan 2 senede bir şubeleri yeni baştan tadilat yapılmaktadır)..o kadar çok ki vs vs…..sn ağaoğlu türkiye petrol zengini bir ülke değildir..emperyalist bir ülke olma şansını çoktan kaçırmıştır..kaynakları kıt değildir ama akıllıca kullanılmazsa her an fakir olabilir..güzel türkiyemiz eğer hakça yaşanacak bir ülke olacaksa bizi yönetenler bilsin ki çok fazla zaman kalmadı..gerekenler hızlı bir şekilde yapılmalıdır..milletin karnını boş laflar doyurmayacaktır..son söz;işten artmaz dişten artar…güzel yazılarınızın devamını dilerim sevgiyle kalın…