TDK sözlüğünde;
Bakanlıklardan birini yönetmek için işbaşına getirilen yetkili; vekil, icra vekili, nazır.
Bakma fiili ise
Baktım
Bakıyorum
Bakacağım
Geçmiş zamanı
Baktım
Baktın
Baktı…
Hülasa herkesçe malum olan ise
Bakıyorum
Bakıyorsun
Bakıyor
Ya da
Bakıyoruz
Bakıyorsunuz
Bakıyorlar
Nereden nereye deÄŸil mi?
Ülke yönetimi için bir başkan ile konularına vakıf ve iyi bakan, bakanlar atanıyor…
Bakanların işi bakmak olduğu için, birde onlara bakan yardımcıları, başkanlar, genel müdürler ve bol miktarda danışman veriyoruz ki bakanlar, gözünü kırpmadan;
Rahat baksın
Baktığını görsün
Gördüğünü söylesin
Altındakilerde, bakana bu gördüklerinin, çözümünü sağlasın değil mi?
Öyle olmuyor işte!
Bu sistemde
Bakanlar baka kalıyor…
Haliyle tüm alt teşkilatda, bakanın ağzına baka kalıyor!
Gene bu muhteşem(!)sistemde, bakanların sadece gözü değil, kulaklarıda kendini seçen başkana odaklanmış ve yönelmiş olduğu için, bakanın ağzından tık çıkmıyor ve hali ile tüm bakanlık takılıp kalıyor!
Şimdi bu gıda fiyatlarında, fahiş artışlarda ki sanayi, ulaştırma, tarım, enerji bakanları;
Tarlada ki fiyata, sonra markette ki fiyatlara bakıp, ekranlarda vatandaşın yüzüne bakarak, ne diyorlar?
Tarlada üç liraya domates
Market rafında nasıl otuz lira olur?
Bu vicdansızlıktır
Bu ticari ahlaka sığmaz
Bu büyük haksızlıktır
İnsan olan bunu yapmaz… ila
Gördünüz mü?
Bunları ekranlarda izleyince, bizde hali ile bakakalıyoruz!
Şimdiye kadar bir bakanlığın, vergilere ve başta enerji, devlet hizmetlerine, zam yaparken bize baktıları oldu mu?
Elbette koca bir hayır…
Oysa bu muhterem zevat, bakan olarak ilk bize bakmalı ve bize serzenişte bulunmak, onu bunu suçlamak yerine, etrafa baka, baka sorunlara çözüm üretmesi gerekmiyor mu?
Hadi matematik işlemlerden anlamıyorlar diyelim
O seçilmiş mümtaz yardımcılar, danışmanlar, çoklu maaşlı bakanlık mensuplarıdamı bilmiyor?
Biz önerelim;
Bakanlıktan bir kamyon alıp, tarlaya gidin, silme domates yükleyin
Kantara girin, darasını çıkarıp, tarladan aldığınız 3 lirayla çarpın bunu kaydedin
Gideceğiniz il ya da ilçeye kadar ödediğiniz;
Yakıt, otoyol ücreti, aracın sürücü ücreti, toptancı haline giriş ve boşaltma, hamaliye giderlerini de üst, üste yazıp, toplayın.
Halden çıkış, ulaşım, pazar ya da market giderlerine ÖTV, KDV ne varsa ilave edin.
Elde ettiğiniz fiyata, makul ve mantıklı, gerçek enflasyon değerinde bir ekleme yapın. İşte size raf fiyat!
Siz o bakanlıklarda, en gelişmiş sistemleri ve mülakatla(!)kılı kırk yararak aldığınız, en yetenekli bakanlık çalışanlarınıza yaptırıp, milletin önüne koymanız ve bu fiyatları engellemeniz gerekirken;
Bu insanlığa sığmaz
Bunlar fırsatçı
Vicdansızlık diye, tüketici ile üreticiyi karşı karşıya getirmek, hangi vicdana sığar?
Onların umursadıkları yok diyelim, ya muhalefetin gölge bakanları ile muhalif kanalların uzman ekonomist konukları, bu hesapları yapamaz mı?
Hele hele emekçilerin maaş zamları gündeme gelince, apışıp bakakalan çalışma bakanları oldukça, daha çok etiketlere bakışır dururuz…
Sözün özü;
Gönlünde gerçekleri görmek isteği yoksa, bakan bakana ne gam!
Tebrikler. Adamların amacı üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Üreticiyi tüketiciyi korumak gibi bir dertleri yok. Çok iyi ifade etmiştir.