ÇoÄŸu ülkenin yakın gelecekte ekonomisinin nasıl ÅŸekilleneceÄŸinin Avrupa’daki geliÅŸmelere baÄŸlı olması gibi, Türkiye ekonomisinde önümüzdeki dönemde olacak bitecekler de büyük ölçüde Avrupa’da yaÅŸanacaklarca belirlenecek. Öncelikle finansal piyasalardaki risk alma iÅŸtahı üzerinde belirleyici olacak Avrupa’daki geliÅŸmeler. Ya bir süre daha bugünkü gibi dalgalı bir seyir izleyecek ve dolayısıyla belirli bir eÄŸilim göstermeyecek ya da belirgin bir eÄŸilim gözleyeceÄŸiz.
Bu eÄŸilim iyileÅŸme yönünde olursa ne ala; yurtiçi faiz hadleri düşecek. Bu, enflasyon ve piyasadaki canlılık açılarından iyi, ihracat açısından ise lira deÄŸerlenme baskısı altında kalacağı için kötü bir geliÅŸme olacak. Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) devreye girmeyeceÄŸi ortaya çıkar ve Euro Bölgesi’nin dağılması ihtimali güçlenirse, ana eÄŸilim kötüleÅŸme yönünde olacak. Türkiye’de faiz ve kur yükseliÅŸini birlikte göreceÄŸiz. Avrupa’daki olası geliÅŸmeler ikinci olarak yakın gelecekteki ihracat performansımız üzerinde etkili olacak. Elbette ABD Merkez Bankası’nın alabileceÄŸi yeni kararlar ve Çin ekonomisinin nasıl bir yol izleyeceÄŸi de önemli ama kısa dönemde asıl belirleyici Avrupa. Bu nedenlerle Avrupa’da olan biteni yakından izlemekte yarar var.
Son bir hafta içinde Avrupa’dan zıt açıklamalar geldi. Ä°lki Almanya BaÅŸbakanı Merkel’dendi. PerÅŸembe günü Kanada’da Almanya’nın tavrının sınırlı da olsa ‘yumuÅŸama’ olasılığı olduÄŸunu düşündürten açıklamalar yaptı. ECB BaÅŸkanı Draghi’nin son ECB toplantısından sonra yaptığı açıklamaları desteklediÄŸini belirtti.
Draghi’nin açıklamalarını hatırlamakta yarar var. Draghi, sorunlu ülkelerin geçici istikrar fonuna (EFSF) ve daha sonra faaliyete geçecek olan kalıcı Avrupa Ä°stikrar Mekanizması’na (ESM) baÅŸvurmaları ve onların koÅŸullarına uymayı taahhüt etmeleri halinde, ECB’nin de devreye girebileceÄŸini söylemiÅŸti. Bu durumda, söz konusu fonlar birinci piyasadan bu ülkelerin devlet tahvillerini satın alırken, ECB de ikincil piyasadan piyasaları rahatlatacak kadar tahvil alacak. Dolayısıyla, bu tahvillerin faizleri belirgin biçimde düşebilecek. Bu sayede Ä°spanya ve Ä°talya gibi ülkeler borçlanma açısından rahat bir nefes alabilecekler.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.