Nihayet İtalya’nın da kredi notu düştü. Hem de iki kademe birden. Not düşüklüğünden çok çekmiş bir ülkenin vatandaşı olarak, İtalyan dostlarımızı “Notu Düşükler Kulübünde” görmek bana biraz teselli verdi.
“İtibar Derecelendirme” (Credit Rating) kuruluşları, tasarruf sahiplerine veya onların parasını yönetenlere bilgi vermek için faaliyet gösterir. Tasarruf sahipleri, hem yüksek getiri almak, hem de para batırmamak ister. Ama bunun ikisi bir arada olmaz. Yatırımın getirisi ile anaparayı batırma ihtimali (riski) arasında ters yönlü bir ilişki vardır. Derecelendirme şirketleri sözüm ona bu “ödünleşmeyi” ölçerek yatırımcıların karar almasını kolaylaştırır. İtibar derecelendirme kuruluşları son yıllarda itibar kaybettilerse de, yine de onların verdiği notları, yatırımcılar görmezlikten gelmemektedir. Ancak not indiriminin davul zurna ile ilan edilmesi çok ters bir iştir. Faydası kadar belki de ondan fazla zararı vardır. Notun duyurulması, bir yandan riske işaret edip ilgili tarafı önlem almaya davet ederken, diğer yandan notu düşürülen ülkenin kamu borçlanma faizlerinin yükselmesine sebep olarak, finansal istikrarını bozmakta ve onu olduğundan daha riskli hale getirmektedir.
BU YAĞMURDA AKITMAYAN DAM YOK
Almanya’nın notu AAA dır. Alman devlet tahvillerinin geri ödenmeme riski yoktur ve Almanya “sıfır reel faizle” borçlanmaktadır. Ama bu risksiz yatırım, gerçekten risksiz midir? Aynı para birimini kullanan diğer AB ülkelerinin notunun düşmesi Alman kâğıtlarına yatırım yapanları “Euro, Dolar karşısında gerilediği için” zarara uğratmıştır. İtibar Derecelendirme kuruluşları, AB üyesi ülkelerini teker, teker değerlendirmeyi bir yana koyup, AB’nin notunu açıklasalar, yatırımcılara daha faydalı olurlar. Zaten tahvil yatırımlarının riski denince, devalüasyon riski ilk sırada gelir. İnşallah Almanya da uyanacak ve kendini ve AB’yi tahripten vazgeçecektir.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.