Atilla Yeşilada’nın bugünkü yazısı
Üçüncü kitabım “Türkiye’nin Buhran Yılları: 2019-2020’de” hızlı bir ilerleme sağladım, maşallah kitap kendi kendini yazıyor. O kadar çok malzeme var ki, 7 cilt halinde yayınlamayı düşünüyorum. Fakat, çok acele etmeliyim, şu anda 4 gölge yazar onlara verdiğim bölümleri bitirmek için kahve-nikotin jikletleri yordamıyla 24 saat çalışıyor. Çünkü buhran başladıktan sorna buhranı öngörmenin keyfi yok.
Tam vatandaş “en kötüsü geride kaldı”, “bu hain saldırıyı da püskürttük” diye yeni kredi kartı alıp AVM’nin yolunu tutarkan kitabı piyasaya vereceksin. Acılı Adana üstüne baldıran şerbeti içmiş gibi merdivenlerde yığılıp kalacak.
Artık Türkiye’nin 2009’dan bu yana en derin resesyonu, daha doğrusu stagflasyonu yaşadığını kimse inkar etmiyor. IIF baş ekonomisti Robin Brooks bu sabah twit atmış: “Kredi daralması evlere şenlik (a joy upon your homes), gelecek sene eksi 0.9% olarak öngördüğümüz büyüme daha da düşük çıkabilir”.