Türkiye’de bir toplu “sanrı”, bir akıl tutulması çağı yaşadığımıza dair şüphelerim gün geçtikçe güçleniyor.
Şu işe bakın ya, koskoca Cumhurbaşkanı “ABD bize Fethullah Gülen’i iade edecek” diye yalan söylüyor, basın da kanıyor, 24 sütun üstünden başlık atıyor. Türkiye’de Çarşı Grubu’nun darbe tasarlayan bir suç örgütü olduğunu iddia edecek kadar realiteden kopuk bir savcı ve ona kanarak iddianameyi kabul eden saf yargıçlar var. Bunlar piyasaları çok da ilgilendirmeyen akıl tutulması örnekleri, en fazla RTE’ın iktidarının ilk 10 yılında kanla-terle nakış gibi dokuduğu “Yeni, modern Türkiye” imajını nasıl kendi eliyle yok ettiğinin ibret verici bir hikayesi olarak uzaktan seyredilir.
Fakat artık akıl tutulması ekonomiye uzandı. AKP ve Cemaat arasındaki kirli savaş reel sektör şirketlerini pençesine aldı ve bankalara uzandı. “Kime ne?” demeyin, bence 2Ç2014 GSMH istatistiklerinde gözlenen Y/Y %4.1 özel sektör sabit sermaye yatırımlarında daralma işdünyasının bu kirli savaştan ağır zarar gördüğünün işareti. Yarın, yabancı doğrudan yatırımlar ve ardından sıcak para da hızla kaçabilir.
AKP’yi siyasi rakibi olarak gördüğü Doğan Grubu, Koç ve Boyner gibi holdinglere açtığı acımasız savaştan biliriz, ama onlar devede kulakmış. TUSKON’a göre federasyona üye 70 binden fazla şirkete kan ağlatıyor vergi müfettişleri. Türkiye’de tüm KOBİ’lerin fişlendiği, kamunun kredi vermekten ihaleye davet etmeye kadar tüm ilişkilerini bu dosyaların içeriğine göre düzenlediği iddiaları çok vahim.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Paraanaliz.Com)