Dün sıradan bir gündü. Güneş doğmadan kalkıp kamuflajlı giysi ve kar maskemi bürünüp şehrin yolunu tuttum.
HAYIR afişlerini söküp, pankartları yaktım. CHP ve HDP binalarına birkaç taş attım. Duvarlara “17 Nisan’da hesaplaşacağız” yazdım. Saat 08:00 olduğunda elimde çakma anket formlarıyla apartmanlara girmeye başlamıştım bile. HAYIR diyeceğini beyan eden birkaç bahtsıza “tapularınızı da alacağız, göreceksiniz” diye tehditler savurup, cep telefonlarını kaydettim. Kahvaltımı mahalle kahvehanesinde yaptım. Bir yandan da Çeçen arkadaşların hediyesi Gatlin makinalıyı temizleyip, “HAYIR verecek bir Babayiğit var mı acaba? Tanışmayı çok istiyorum da?” diye mırıldanıyordum güler yüzle. Her şey dostça, her şey kardeşçe. Hepimiz bu toprakların insanıyız, di mi? Kardeşiz.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Paraanaliz.Com)