2012’de Piyasalar: Battalın Zail Olduğu Yıl

2012 yılında piyasalar ne yapar?  Sizle tahminlerimi paylaşmadan önce Türkiye ekonomisinin niye asla düzelmeyeceğini,  yalnız kaçanın canını kurtaracağını açıklayan bir paragraf vereyim:

“Önümüzdeki dönemde uygulanacak para politikasının hem esnek hem de öngörülebilir olabilir mi sorusunun yanıtının bir açıdan hayır, bir açıdan evet olduğunu ifade eden Başçı, şöyle konuştu:

“Sorunun yanıtı mutlak anlamda bakarsanız net bir hayırdır, bağıl anlamda ise net bir evettir. Küresel koşullar herhangi bir yönde hızla değiştiğinde para politikası da gereken dengeleyici yöndeki tedbirleri anlaşılabilir bir şekilde hızla alabiliyorsa bu durum politika esnekliği açısından bir avantajdır ancak mutlak anlamda politika öngörülebilirliği açısından bir olumsuzluktur.

Yani mutlak anlamda para politikası hem esnek hem de öngörülebilir olamaz. Esneklik ve öngörülebilirlik arasındaki bu ikilemi azaltmanın tek yolu her bir olası şoka karşı para politikası kararının ne olacağı hakkında kamuoyunu önceden bilgilendirmektir. Yani bağıl anlamda para politikası hem esnek hem öngörülebilir olabilir. Bu nedenle 2012 yılı boyunca esnek ve öngörülebilir bir para politikası açısından iletişim politikası, en az uygulanan politikanın kendisi kadar önem taşıyacaktır.”

Tanrı aşkına, elinizi vicdanıza koyun ve söyleyin:  Ben böyle makaleler yazsam, kaç hafta beni okursunuz?  2012 yılında Türkiye piyasaları ve ekonomisi için en büyük risk TCMB yönetimidir. Saatli bomba gibi, devamlı tık-tık yapıyor, her an da patlayabilir.

Bakın size samimi söyleyeyim, yılın en azından ilk dört ayında ne global borsalarda, ne de İMKB-100’de prim olmaz. Sebepleri de çok basit. Bir, ortada satın alınacak doğru dürüst bir hikaye yok.  İki, Avrupa’da krizi bitirmenin tek çaresi kriz çıkartmak.

Dünyada büyük ekonomik bloklar arasında  halen hızlanan tek ülke ABD. Orda da ivmeyi Kongre bitirecek.  Noel’den bir kaç saat önce Kongre sosyal güvenlik prim indirimini 2 ay uzatan bir yasayı benimsedi. Sosyal güvenlik primlerinin düşük tutulması büyümeye %0.5-0.75 arası bir katkı sağlıyor.  Şubat’ta sosyal güvenlik kavgası bir kez daha başlayacak.  O tarihte Cumhuriyetçiler’in aday adayı sayısı da ikiye iner. Bence Mitt Romney ve Rick Perry aday olacak, ama Newt Gingrich de olabilir. Bu adamlar merkez seçmene  İdris Naim Şahin ve Bülent Arınç kadar cazip geliyor. Hayatını Cumhuriyetçi Parti’ye adamamış hiç bir seçmen bu adamlara oy vermez. Cumhuriyetçiler’in tek bir şansı var:  Ekonomiyi resesyona sokmak. Bu yüzden de sosyal güvenlik kavgası en az 2 ay sürecek.  Bu süre zarfında da ABD ekonomosinde güven diye bir şey kalmayacak.

Yazının devamı için BURAYI ziyaret ediniz.

 

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir