İMKB yılın son haftasını olumlu bir havada geçirebilir

2010 yılını 66.004 seviyesinden kapatan İMKB 100 Endeksi her hâlükârda yılı kayıpla kapatacak. Tahminim yılın 53.600 seviyesinin altında kapanması. Geçtiğimiz haftayı 51.949 seviyesinden kapatan İMKB 100 Endeksi için bu haftayı pozitif bir ‘havada’ geçirmesi için umutluyum. Temel bir sebebi yok, tam tersine olay tamamen ‘duygusal’. Fon yöneticileri, yatırım bankacıları “kapanışı” iyi yapma peşindeler ve bir çok kişi de onlara eşlik etme konusunda istekli.

Yılın son haftası. ABD piyasaları Noel nedeniyle haftanın ilk gününde kapalı. Asıl önemlisi önümüzdeki Cuma günkü kapanışlar! Bilançoların büyük çoğunluğu, hedge ve yatırım fonlarının performansları Cuma günkü kapanışlardan ya da Cuma günkü ağırlıklı ortalamalardan değerlenecek. Bir önceki yıla göre ‘başarılı’ ya da ‘başarısız’ olanlar “tabelaya yansıyacak”!

2010 yılını 66.004 seviyesinden kapatan İMKB 100 Endeksi her hâlükârda yılı kayıpla kapatacağa benziyor. Benim tahminim yılın 53.600 seviyesinin altında kapanması. Dikkatinizi çekerim! Geçtiğimiz haftayı 51.949 seviyesinden kapatan İMKB 100 Endeksi için bu haftayı pozitif bir “havada” geçirmesi için umutluyum. Temel bir sebebi yok, tam tersine olay tamamen “duygusal”. Fon yöneticileri, yatırım bankacıları “kapanışı” iyi yapma peşindeler ve bir çok kişi de onlara eşlik etme konusunda istekli.

Aslına bakarsanız 2012 için umut besleyenlerin sayısı, kötümserlere oranla daha az ve bu çoktan ‘fiyatlanmaya’ başladı bile! Yoksa biz yılı, başına göre bu denli aşağıda kapatmazdık. Her ne kadar İMKB yılı kayıpla kapatıyor olsa da ABD borsaları “en azından zevahiri kurtarma” konusunda ciddi çaba sarfediyor. 2010’u 1.257 seviyesinden kapatan Amerikan S&P 500 Endeksi, yıl içinde 1.370 seviyesine çıkıp ardından da 1.074 seviyesine kadar gerilese de; Cuma gününü 1.265 seviyesinden kapatmayı başardı. S&P 500’ü gösterge olarak kullanan fon yöneticileri için hayat en azından “yaşanmamış bir yıldan” ibaret kalacağa benziyor.

Bu hafta; yıl sonu kapanış olmasının yanı sıra; içeride Merkez Bankası’nın Salı günü (yani 27 Aralık’ta) açıklayacağı 2012 döviz ve para piyasaları stratejileri ve dışarıda da ABD’deki Case-Shiller endeks verileri açısından önemli!

Merkez Bankası’nın (MB) özellikle döviz konusunda son dönemde izlediği strateji, ciddi anlamda belirsizlik ve kafalarda soru işaretleri yaratıyor. 1.35 milyar dolarlık ihale açıyor, 1.1 milyar talep geliyor ve 50 milyon dolarlık satış yapıyor. Teklifin bir kısmı pozisyon kapatma için “ucuzdan” olsa da bir kısmı mutlaka reel talep. MB’nin bu stratejisi “ucuzcu bir strateji”. Çıkacak olanlara imkân tanımamak isteyen, ille çıkmak isteyenlar varsa da ‘Bedelini ödesinler’ diye tercüme edilebilecek bir strateji. Çalışır mı? Kısa bir süre için evet, ancak uzun vadede kesinlikle hayır. Üstüne üstlük, MB’nin kredibilitesini her gün “kemiren” bir starteji bu. Yapılan hatalar 2012’de de tekrarlanacak mı, yoksa aklı başında bir Merkez Bankası’na yaraşır bir politika izlenip izlenmeyeceğine dair ilk ipuçları 27 Aralık’taki sunumda kamuoyu ile paylaşılacak. Bu sebepten MB’nin sunumu önemli olacak!

Dışarıda AB’yi geçtik, ABD’den gelecek veriler önemli olacak. Derecelendirme kuruluşları Noel tatiline girdiklerin ve AB ile ilgili kararlarını Ocak ayında açıklayacaklarını söylediler. AB’den “yeni” bir haber gelmeyecekse bu hafta ABD’ye odaklanmak hatalı olmayacak. ABD’deki bu haftaki en önemli veri konut piyasasını ilgilendiren Cas-Shiller Endeksi. Ağustos-Eylül-Ekim ortalama verilerinin açıklanacağı Ekim raporu geçtiğimiz iki hafta içinde gelen perakende satış ve istihdam verilerini destekleyip, desteklemediğine bakılacak. Beklenti ortalama fiyatların yüzde 0.2 düşmesi yönünde. Diğer bir deyişle krizin sona erip ermediği konusunda en önemli ipucunu verecek ABD’deki konut fiyatlarındaki gerilemenin devam edip etmediğine bakılacak. Düşüş tahminlerden iyi çıkacak olur ise piyasaların haftayı daha doğrusu yılı daha iyi kapatmaları ihtimali artacaktır.

Peki geçtiğimiz haftayı hem düşüş trendinin hem de 200 günlük hareketli ortalamasının üzerinde kapatan S&P 500 nereye gider derseniz… İlk hedef 1.270 seviyesi. Bu seviyenin aşılması bence zor. Ama Case-Schiller beklentilerden “çok” iyi geldi, o zaman 1.295 seviyesi gündeme gelecektir ki bu seviyenin geçilmesi halinde “kriz bitti” diyebilirsiniz ki bence bunu söylemek için her hâlükârda erken!

Her iki seviyenin test edilmesi bile İMKB’yi ve Türk piyasalarını yeni yükseklere çıkaramayacaktır. Zira kur meselesi bu hafta için hem MB’yi hem de piyasa katılımcılarını hayli “gereceğe” benziyor. 1.9110 seviyesi kritik bir seviye. MB’nin “hatalı ihale startejisi” nedeniyle düşeceği yerde yükselen dolar/TL kurlarının bu hafta içinde de “sinirli” bir seyir izleme olasılığı yüksek. 1.9110’u MB (daha doğrusu bu seviyenin daha fazla gerginlik yaratmaması için 1.90’ının altını) “savunacaktır”. Özellikle de euro/dolar paritesi 1.2935’in altına inmedikçe…

1.91’in üzerine çıkılacak olur ise ilk aşamada 1.9420 seviyelerine kadar TL’de bir gevşeme olabilir. Ancak ne MB’nin ne de bankalarını buna “izin vereceklerini” sanmıyorum! Özellikle Cuma günü; pariteden bağımsız; 1.8650 seviyelerine kadar bir geri çekilme yaşanabilir. Her ne kadar yeni yılda çok farklı bir resim izleyecek olsak da; bu hafta içinde yaşanacaklarda sizleri çok şaşırtmasın. Bir kısım hareketin “makyaj” çabasıyla olduğunun unutmamak gerekir!

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir