AB Liderler Zirvesi???

Merkel: “Yıllar Sürecek”

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Avrupa’nın finansal krizine kolay çözüm olmadığı ve çözümün ”yıllar alacağı” uyarısında bulundu. Avrupa Merkez Bankasının (ECB) güveni sürdürmesi için bağımsız olması gerektiği tavrını sürdürdüğünü vurgulayan Merkel, eurobondların Avrupa’nın borç krizine çözüm olmadığını ifade etti.

EFSF Büyüklüğü Artırılacak

Hafta içinde Brüksel’de biraraya gelen Euro Bölgesi Maliye Bakanları, Avrupa Finansal İstikrar Fonunun (EFSF) büyüklüğünün artırılması konusunda fikir birliğine vardı, ancak miktarın ne kadar artırılabileceğine ilişkin bilgi verilmedi. Toplantıda, borç krizinin aşılmasından IMF’den daha fazla yararlanılması gündeme geldi.

Bakanlar, fon sorunları bulunan ülkeler için yüzde 20-30 yeni tahvil ihracını garanti edecek ve yabancı yatırımcıları Euro Bölgesi ülke tahvillerini satın almaya yöneltecek ortak yatırım fonları oluşturulmasını amaçlayan ayrıntılı plan üzerinde uzlaşmaya vardı.

Olli Rehn: Kritik 10 Gün

AB Komisyonu’nun ekonomik ve parasal işlerden sorumlu Başkan Yardımcısı Olli Rehn, ”Biz şimdi, AB’nin krize karşı müdahalesini tamamlaması ve sonuçlandırması için kritik 10 günlük bir sürece giriyoruz. Bizi bu krizden çıkaracak tek bir sihirli çözümümüz yok” diye konuştu. İki cephede çalışılmaya ihtiyaç olduğuna işaret eden Rehn, bunlardan birinin Euro Bölgesi’nin, piyasadaki karışıklığı kontrol etmek için yeteri kadar güvenilir güvenlik duvarlarına sahip olmasını garanti etmek, diğerinin ise ekonomik yönetimi daha fazla güçlendirmek olduğunu belirtti.

Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, Euro Bölgesi’ne üye ülkelerin, derin bir mali entegrasyon sağlamak üzere yeni İstikrar Paktı kurabileceğine dikkat çekti.

Fransa Bütçe Bakanı Valerie Pecresse, euro Bölgesi’nde süregelen borç krizine karşı Fransa ve Almanya hükümetlerinin daha fazla disiplin ve dayanışma istediğini bildirdi.

Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin ”sıfır bütçe açığı” kuralına uymaları çağrısında bulunan Pecresse, Euro Bölgesi yönetişiminin değiştirilmesi, daha fazla entegre olmuş mali konsolidasyona doğru ilerlenmesi gerekeceğini belirtti.

ECB Başkanı Mario Draghi, ”Avrupa ekonomisinin görünümünde aşağı yönlü risklerin arttığı” uyarısında bulundu.

Draghi, siyasi liderlerin gelecek hafta AB liderler zirvesinde Avro Bölgesi üyesi 17 ülkede daha sıkı bütçe kontrolü konusunda anlaşması halinde Avrupa’nın borç krizinin aşılmasında daha önemli rol oynamaya hazır olduğunun işaretini verdi.

”Yeni mali sıkılaştırma piyasaların istikrarında yeterli olur mu ve güvenilir uzun vadeli öngörü kısa vadede nasıl yardımcı olur gibi sorularla karşılaşabiliriz. Buna yanıtımız, kesinlikle en önemli unsur güvenilirliği yeniden sağlamaya başlamak olacaktır” diyen Draghi, ECB’nin Avrupa Birliği anlaşması kapsamında hareket etmeyi incelediğini ve en önemli konunun hareketsiz kredi kanallarının tekrar çalışmaya başlamasını sağlamak olduğunu belirtti.

***

YORUM ve ANALİZ

Görünen o ki 9 Aralık AB liderler zirvesi sonrasında alınacak kararlar çok önemli olacaktır. Fakat bu toplantıdan bir karar çıkabileceğini zannetmiyorum. Almanya ille de mali disiplin diyor. Bu sayede diğer borçlu ülkelerin boyunduruğu Almanya’nın eline geçecek. “Bunca yıl yan gelip yatmışsınız, şimdi tasarruf zamanı ve sizi ben hizaya getireceğim” anlamına gelecek bir yaklaşım sergileyen Almanya’nın AB sözleşmesini arzu ettiği şekilde değiştirebilmesi olasılığını düşük görüyorum. Çünkü 17 ülkenin hepsinin Almanya’nın isteklerine kolayca boyun eğerek, kendi iplerini Almanya’nın eline vereceklerini zannetmiyorum. Hatta, 9 Aralık toplantısında çok ciddi tartışmalar olacağını, teknokrat bir başbakan olan İtalya başbakanı Monti’nin bile sabrının taşacağını zannediyorum.

Şu ana kadar yapılan açıklamaların hepsi değerlendirildiğinde Fransa Avrupa Merkez Bankasının (AMB) devreye girmesini ve tahvil alım programını genişletmesini istiyor. AMB Başkanı Draghi’nin açıklamaları da sıkıntıları belirgin bir şekilde yansıtıyor.

AB sözleşmesine göre, AMB bir kurum ya da devleti kurtarmak için başvurulacak son merci değil. Yani AB sözleşmesi AMB’nın FED gibi istenildiği kadar kaynak sağlayacak ve kurtarma yapacak bir birim olmadığını söylüyor. İşte bu nedenle geçen hafta önemli bir başka formül daha gündeme alındı.

Bu formüle göre AMB, IMF’ye borç verecek ve IMF de bu para ile zordurumda olan İtalya ve İspanya gibi ülkelere kredi açacak. Yani AB sözleşmesini delme yolları konuşuluyor ki, buna Almanya’nın tavrının ne olacağını henüz bilmiyoruz. Sonuç yine geliyor enflasyonda düğümleniyor.

İster AMB direkt olarak ülkelerin tahvilini alsın, isterse IMF’ye kredi açarak dolaylı yönden yardım sağlasın, her iki durumda da karşılıksız olarak para basılmış ve piyasaya sürülmüş olacaktır. Bunun sonucunda da, küresel büyüme rayına girebilir ve ekonomiler nefes alır, korkular azalır. Fakat sonu enflasyon olur ki, bunu da Almanya asla onaylamıyor.

Kanımca çözüm yolları konusunda anlaşma sağlanması olasılığı ozr görünüyor. 9 Aralık tarihi Cuma gününe denk geliyor. Dolayısıyla bizler AB lideleri toplantısı sonuçlarını en erken Cuma gecesi ya da Cumartesi günü öğrenmiş olacağız. 10-11 Aralık tarihlerinde toplantının ayrıntıları basına yansımış olacak ve 12 Aralık Pazartesi gününe gelindiğinde piyasalar üzerinde oldukça önemli etkiler yaratacaktır.

Bu durumda şu olasılıklara bakmalıyız. 12 Aralık öncesinde AB liderleri;

1. Her konuda anlaşmış ve AB sözleşmesini değiştirmeyi kabul etmiş olacaklardır. (yüzde 5-10)

2. Çok zorlu ve çetin görüşmeler sonrasında AB sözleşmesini değiştirme planı en az bir ülke tarafından kabul edilmeyebilir ama sonuçta ilke kararları alınır ve zaman kazanılmaya çalışılır. Piyasaları bozmamak için anlaşma olmuş görüntüsü sunulur ve herkes mutlu resim verir. (yüzde 70-80)

3. AB liderleri her konuda anlaşamadıklarını açıklarlar ama en kısa zamanda, anlaşma sağlanamayan noktalarda yeniden acil toplantı yapılacağı duyurulur. (yüzde 10-25)

Bu seçeneklerden birincisi hariç diğerleri piyasaları tatmin etmez.

Dolayısıyla bu hafta başından itibaren borsalarda geçen haftaki coşkunun azalması ve satış baskısının artması gerekir. Fakat bunu da engelleyebilecek bir süreç var. Çünkü 8 Aralık’ta Avrupa Merkez Bankası’nın faiz toplantısı var ve Draghi faizleri indirebilir. Bu beklenti nedeniyle Perşembe gününe kadar borsalar fazla bozulmayabilir. Fakat en kritik olay 9 Aralık’taki AB liderleri zirvesidir.

Haftaya başlarken bir miktar kâr realizasyonu ile karşılaşabiliriz. Sonrasında borsalarda tekrar yukarı hareket olabilir ama hafta sonuna doğru AB liderlerininalacağı kararların riskini almak istemeyenler satışa geçebilirler.