Piyasalara Bu Olaylar Damga Vurdu

Geçen hafta, Euro Bölgesi’nin borç krizinin derinleÅŸebileceÄŸine iliÅŸkin endiÅŸelerle dünyanın önde gelen altı merkez bankasının piyasalara müdahale etmesi öne çıkan geliÅŸmeler oldu.

Uluslararası piyasalarda geçen hafta, Euro Bölgesi ülkelerinin borçlanma maliyetlerinin artması, Euro Bölgesi’ndeki borç krizinin derinleÅŸebileceÄŸine iliÅŸkin yaÅŸanan tartışmalar ve dünyanın önde gelen altı merkez bankasının dolar likiditesi saÄŸlamak amacıyla piyasalara müdahale kararının etkisiyle sert iniÅŸ çıkışlar görülürken, altın fiyatları yükseldi. ABD Doları ise önemli para birimleri karşısında deÄŸer kazandı. Haftanın son iÅŸlem gününde ABD ham petrolünün varil fiyatı da 100 dolar seviyelerinde iÅŸlem gördü.

Merkezi Paris’te bulunan Ekonomik Ä°ÅŸbirliÄŸi ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından yayınlanan raporda, Euro bölgesi borç krizinin bütün dünyayı tehdit ettiÄŸi ve tüm siyasetçilerin, krizin dünyayı etkilemesine karşı hazırlıklı olmaları uyarısı yapıldı.

Raporda, Yunanistan’la baÅŸlayan ve Ä°talya’ya uzanan Euro bölgesi borç krizinin, ”geniÅŸ bir hızla yayılabileceÄŸi ve büyük zararlarla sonuçlanabileceÄŸi” bildirilirken, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) krizin giderilmesinde daha aktif rol alması ve euro kurtarma fonunun güçlendirilmesi istendi.

Küresel ekonomik büyümenin 2012 yılında da yavaşlamaya devam edeceği hatırlatılan raporda, 2012 için yüzde 3,4 oranda ekonomik büyüme öngörüldü.

Öte yandan Uluslararası Para Fonu (IMF) BaÅŸkanı Christine Lagarde, ”Avrupa’daki borç krizinin dünyanın diÄŸer kesimlerindeki ülkeleri etkileyeceÄŸi” uyarısında bulunarak, ”Avrupa’nın borç krizi küresel toparlanmayı tehdit ettiÄŸi için G-20 IMF’nin kaynaklarını desteklemeye hazır olduÄŸunu” söyledi.

”KoÅŸullar gerektirirse, G-20 ülkeleri, sistemik rolünü oynaması için IMF’ye gerekli kaynakları taahhüt edecek” diyen Lagarde, küresel görünümün kötüleÅŸmesi durumunda IMF’nin mevcut 390 milyar dolarlık kaynağının yeterli olmayabileceÄŸine dikkat çekti.

Almanya BaÅŸbakanı Angela Merkel, Avrupa’nın finansal krizine kolay çözüm olmadığı ve çözümün ”yıllar alacağı” uyarısında bulundu.

Merkel, parlamentoda yaptığı konuÅŸmada, ”Alman hükümeti açıkça ortaya koydu, Avrupa’nın finansal krizi bir çırpıda çözülmeyecek. Bu bir süreç ve bu süreç yıllar sürecek” dedi.

Avrupa Merkez Bankasının (ECB) güveni sürdürmesi için bağımsız olması gerektiÄŸi tavrını sürdürdüğünü vurgulayan Merkel, eurobondların Avrupa’nın borç krizine çözüm olmadığını ifade etti.

ECB, piyasalara dolar likiditesi sağlamak üzere Kanada, ABD, İngiltere, Japonya ve İsviçre merkez bankalarıyla anlaştı.

-Avrupa ekonomisi-

Hafta içinde Brüksel’de biraraya gelen Euro Bölgesi Maliye Bakanları, Avrupa Finansal Ä°stikrar Fonunun (EFSF) büyüklüğünün artırılması konusunda fikir birliÄŸine vardı, ancak miktarın ne kadar artırılabileceÄŸine iliÅŸkin bilgi verilmedi. Toplantıda, borç krizinin aşılmasından IMF’den daha fazla yararlanılması gündeme geldi.

Bakanlar, fon sorunları bulunan ülkeler için yüzde 20-30 yeni tahvil ihracını garanti edecek ve yabancı yatırımcıları Euro Bölgesi ülke tahvillerini satın almaya yöneltecek ortak yatırım fonları oluşturulmasını amaçlayan ayrıntılı plan üzerinde uzlaşmaya vardı.

Euro Bölgesi Maliye Bakanları ayrıca, Yunanistan için geçen yıl hazırlanan 110 milyar euroluk AB ve IMF kurtarma paketinin 6’ıncı kredi diliminin serbest bırakılmasını onayladı.

AB Komisyonu’nun ekonomik ve parasal iÅŸlerden sorumlu BaÅŸkan Yardımcısı Olli Rehn, ”AB’nin Euro Bölgesi’nin istikrara kavuÅŸturulması çabasında kritik bir safhaya girdiÄŸini” söyledi.

Rehn, ”Biz ÅŸimdi, AB’nin krize karşı müdahalesini tamamlaması ve sonuçlandırması için kritik 10 günlük bir sürece giriyoruz. Bizi bu krizden çıkaracak tek bir sihirli çözümümüz yok” diye konuÅŸtu.

Ä°ki cephede çalışılmaya ihtiyaç olduÄŸuna iÅŸaret eden Rehn, bunlardan birinin Euro Bölgesi’nin, piyasadaki karışıklığı kontrol etmek için yeteri kadar güvenilir güvenlik duvarlarına sahip olmasını garanti etmek, diÄŸerinin ise ekonomik yönetimi daha fazla güçlendirmek olduÄŸunu belirtti.

Avrupa BirliÄŸi (AB) Konseyi BaÅŸkanı Herman Van Rompuy, ”Avrupa’daki borç krizlerinin ÅŸu anda tamamıyla sistemik olduÄŸunu ve krizlerin çözümünün sistemik karşılık gerektireceÄŸini” söyledi.

Öte yandan Uluslararası kredi derecelendirme kuruluÅŸu Moody’s, Euro Bölgesi’ndeki borç krizinin ciddiyetinin hızla artmasının tüm Avrupa ülkelerinin kredi notlarını tehdit ettiÄŸi uyarısında bulundu.

Fransa Merkez Bankası BaÅŸkanı Christian Noyer, Avrupa’nın parasal krizle deÄŸil, gerçek anlamda bir mali krizle karşı karşıya bulunduÄŸunu söyledi.

Noyer, Avrupa ve dünyadaki durumun son haftalarda belirgin bir ÅŸekilde ağırlaÅŸtığına ve piyasa baskılarının yoÄŸunlaÅŸtığına dikkati çekerek, Avro Bölgesi’ndeki tahvil piyasalarının normal iÅŸlemediÄŸini ve gerçeÄŸi yansıtmadığını vurguladı. Noyer ayrıca, ECB’nin finansal zorlukla karşı karşıya bulunan Avro Bölgesi ülkelerinden büyük miktarlarda devlet tahvili almayı reddeden politikalarının er ya da geç ödüllendirileceÄŸini bildirdi.

Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, Euro Bölgesi’ne üye ülkelerin, derin bir mali entegrasyon saÄŸlamak üzere yeni Ä°stikrar Paktı kurabileceÄŸine dikkat çekti.

Schaeuble, Ä°stikrar Paktı’nın piyasalardaki güvenin kazanılması için kararlı bir adım olabileceÄŸini belirterek, dünyadaki finansal yatırımcıların ikna edilmesi için temel faktörün istikrarlı paranın devamı olduÄŸuna vurgu yaptı ve ”Bunu hızlı bir ÅŸekilde yapabilir ve piyasalara euronun istikrarlı olduÄŸu ve olmaya devam edeceÄŸi sinyali verebiliriz” dedi.

Fransa Bütçe Bakanı Valerie Pecresse, euro Bölgesi’nde süregelen borç krizine karşı Fransa ve Almanya hükümetlerinin daha fazla disiplin ve dayanışma istediÄŸini bildirdi.

Avrupa BirliÄŸi’ne üye ülkelerin ”sıfır bütçe açığı” kuralına uymaları çaÄŸrısında bulunan Pecresse, Euro Bölgesi yönetiÅŸiminin deÄŸiÅŸtirilmesi, daha fazla entegre olmuÅŸ mali konsolidasyona doÄŸru ilerlenmesi gerekeceÄŸini belirtti.

ECB BaÅŸkanı Mario Draghi, ”Avrupa ekonomisinin görünümünde aÅŸağı yönlü risklerin arttığı” uyarısında bulundu.

Draghi, siyasi liderlerin gelecek hafta AB liderler zirvesinde Avro Bölgesi üyesi 17 ülkede daha sıkı bütçe kontrolü konusunda anlaÅŸması halinde Avrupa’nın borç krizinin aşılmasında daha önemli rol oynamaya hazır olduÄŸunun iÅŸaretini verdi.

”Yeni mali sıkılaÅŸtırma piyasaların istikrarında yeterli olur mu ve güvenilir uzun vadeli öngörü kısa vadede nasıl yardımcı olur gibi sorularla karşılaÅŸabiliriz. Buna yanıtımız, kesinlikle en önemli unsur güvenilirliÄŸi yeniden saÄŸlamaya baÅŸlamak olacaktır” diyen Draghi, ECB’nin Avrupa BirliÄŸi anlaÅŸması kapsamında hareket etmeyi incelediÄŸini ve en önemli konunun hareketsiz kredi kanallarının tekrar çalışmaya baÅŸlamasını saÄŸlamak olduÄŸunu belirtti.

Avrupa Parlamentosu BaÅŸkanı Jerzy Buzek, Avrupa vatandaÅŸlarının yakın gelecekte AB anlaÅŸmasında deÄŸiÅŸiklik fikrine sıcak bakması mümkün olmadığı için bu deÄŸiÅŸiklik konusunda ihtiyatlı olduklarını ve bu projenin ”tehlikeli” olabileceÄŸini söyledi.

Hafta başında Ä°talyan basını, Ä°talya’da borç krizinin derinleÅŸmesi halinde IMF’nin bu ülkeye 600 milyar euroya varan oranda kredi saÄŸlayacağını öne sürdü.

Gazete, söz konusu aralıkta kurtarma paketinin İtalya hükümetine, büyümeyi destekleyecek ekonomik reform paketi ile bütçe kesintilerinin uygulanması ve piyasaların güvenini yeniden kazanması için 12 ila 18 ay gibi bir zaman kazanma imkanı verebileceğini belirtti.

IMF ve İtalya hükümeti ise konuyla ilgili haberleri yalanladı.

Avrupa BirliÄŸi (AB) istatistik ofisi Eurostat’ın verilerine göre, Avro Bölgesi’nde Kasım ayında enflasyon oranı yıllık bazda yüzde 3 olurken, Ekim ayında iÅŸsizlik oranı yüzde 10,3’e yükseldi.

-ABD ekonomisi ve diÄŸerleri-

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluÅŸu Fitch, dünyanın en büyük ekonomisi ABD’nin ”AAA” olan yerel ve yabancı para cinsinden uzun vadeli kredi notunu teyit etti, ancak kredi not görünümünü ”duraÄŸan”dan ”negatif”e çevirdi.

KuruluÅŸ yaptığı açıklamada, kredi notlarının görünümünün ”negatif” olarak revize edilmesine gerekçe olarak, ABD’de ”Süper Komite”nin bütçe açığının azaltılması konusunda anlaÅŸmaya varamamasını ve ülkenin kamu finansmanını sürdürülebilir bir yola oturtmak konusunda gerekli mali tedbirleri zamanında alabileceÄŸine iliÅŸkin güvenin azalmasını gösterdi.

ABD Çalışma Bakanlığı, 26 Kasım’da sona eren haftada iÅŸsizlik maaşı baÅŸvurularının önceki haftaya göre 6 bin artarak 402 bin olduÄŸunu bildirdi.

ABD’de Kasım ayında tarım dışı istihdam 120 bin kiÅŸi arttı. Bakanlık, Ekim ayında yüzde 9 olan iÅŸsizlik oranının ise Kasım ayında yüzde 8,6’ya gerilediÄŸi, böylece iÅŸsizlik oranının Mart 2009’dan bu yana en düşük seviyesine indiÄŸini belirtti.

Kredi kuruluÅŸu Fitch ayrıca Avustralya’nın ”AA ” olan yabancı para cinsinden uzun vadeli kredi notunu bir kademe yükselterek ”AAA”ya çıkardı, kredi not görünümünü de ”duraÄŸan” olarak belirledi.

Kuruluş, kredi notunun yükseltilmesinde ülkenin düşük borç seviyesi ile sağlam ekonomi ve sosyal politikalarının etkili olduğunu vurguladı.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluÅŸu Standard and Poor’s (S&P), 9 Kasım’da yayımladığı yeni kriterleri çerçevesinde dünyanın en büyük 37 bankasının kredi notlarının gözden geçirildiÄŸi ve bu gözden geçirme sonunda ABD ve Avrupa’da faaliyet gösteren 15 büyük bankanın kredi notlarının düşürüldüğünü ifade etti.

Ä°srail Merkez Bankası, gösterge faiz oranını 25 baz puan (yüzde 0,25) düşürerek yüzde 2,75’e çekerken, Çin Merkez Bankası, 2008 yılı bu yana ilk kez zorunlu karşılık oranlarını 50 baz puan (yüzde 0,5) düşürdü.

Brezilya Merkez Bankası da gösterge faiz oranında 50 baz puan indirime giderek yüzde 11’e çekti.

New York borsasında, altının ons fiyatı pazartesi günü 1.710,80 dolardan kapanırken, cuma günü kapanışta 1.747,00 dolara yükseldi.

-ABD, Avrupa ve Asya borsaları- 

ABD’de dün New York Borsası’nda Dow Jones Endeksi yüzde 0,21 (25,65 puan) deÄŸer kaybederek, haftayı 12.020,03 puandan kapattı. Standard and Poor’s 500 Endeksi aynı gün yaklaşık yüzde 0,19 (2,37 puan) azalarak 1.244,59 puan, Nasdaq BileÅŸik Endeksi ise yüzde 0,22 (5,86 puan) artarak 2.626,20 puan oldu.

Avrupa’da borsalar haftanın son iÅŸlem gününde yükseliÅŸle kapandı.

Londra Borsası’nda FTSE-100 Endeksi yüzde 1,15 (62,95 puan) deÄŸer kazanarak 5.552,29 puandan, Frankfurt Borsası’nda Dax Endeksi yüzde 0,74 (44,80 puan) artarak 6.080,68 puandan ve Paris Borsası’nda Cac 40 Endeksi de yüzde 1,12 (35,00 puan) artarak 3.164,95 puandan haftayı kapattı.

Avrupa’da ayrıca Ä°spanya’da Madrid Borsası’nda IBEX 35 Endeksi yüzde 1,63, Ä°talya’da Milano Borsası yüzde 1,52, Hollanda’da Amsterdam Borsası’nda AEX Endeksi yüzde 1,28, Brüksel Borsası yüzde 1,20 oranında deÄŸer kazandı.

Asya’da ise borsalar haftayı kararsız kapattı.

Japonya’da Tokyo Borsası’nda Nikkei 225 Endeksi haftanın son iÅŸlem gününde yüzde 0,54 artarak 8.643,75 puandan kapandı.

Asya’da ayrıca Avustralya Borsası yüzde 1,36, Tayland Borsası yüzde 0,36 ve Hindistan Borsası’nda BSE Sensex 30 Endeksi yüzde 0,24 yükseldi.

Tayvan Borsası yüzde 0,53, Güney Kore Borsası yüzde 0,01, Hong Kong Borsasında Hang Seng Endeksi yüzde 0,33, Çin’de Åžanghay Borsasında SE Composite endeksi yüzde 1,24, Endonezya Borsası yüzde 0,38 ve Singapur Borsası yüzde 0,52 deÄŸer kaybetti.

-Petrol fiyatları-

Haftanın son işlem gününde ABD ham petrolünün Ocak ayı teslimi varil fiyatı 100 dolar ve Londra Brent tipi ham petrolün Ocak ayı teslimi varil fiyatı 109 dolar seviyelerinde kapandı.

Hafta başında da 98 dolar seviyelerinde işlem görmeye başlayan Batı Teksas tipi ham petrolünün varil fiyatı Ocak ayı teslimi Cuma günü 100,96 dolardan kapandı.

Londra Brent tipi ham petrolün Ocak ayı teslimi varil fiyatı ise haftanın son işlem gününde 95 sent artarak 109,94 dolar oldu.

BloombergHT

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir