Ä°talya ve Yunanistan’da teknokrat hükümetlerinin kurulmasıyla güven sorunu hala aşılabilmiÅŸ deÄŸil. Bugün borsada 1,50 oranında yaÅŸanan deÄŸer kaybının sebepleri ne olabilir? Dolarda yükseliÅŸ güçlü bir hareket olarak yorumlanabilir mi?Piyasaları genel olarak deÄŸerlendirmek gerekirse nasıl bir tablo sözkonusu?
Fransa gibi ülkelerin kriz potasına girmesipiyasalar açısından nasıl bir senaryo yaratır?
Piyasaların gündeminde yer alan bu soruları yinepiyasalara sorduk. Ä°ÅŸte uzmanların deÄŸerlendirmesi…
Yatırım Finansman Menkul DeÄŸerler YurtiçiPiyasalar Müdür Yardımcısı Yasin Demir, İtalya veYunanistan’da teknokrat hükümetlerinin kurulmasını ve İMKB’de bugün yaÅŸanan düşüşün sebeplerini piyasaların gözünden yorumladı:
UFUKTA ERKEN SEÇİM GÖRÜNÜYOR!
Teknokrat hükümetleri kuruldu ama bu hükümetler sadece siyasi krizi bitirdi. Ufukta her ikisi için de erken seçim görünüyor. Ekonomik krizi bitirmesi o kadar kolay deÄŸil. Hükümetlerin kurulması tek başına piyasaların rahatlaması için yeterli olmadı. Piyasa tedbirler uygulanacak mı, uygulanmacak mı bunu takip etmeye çalışıyor. Büyük bir açık var. Yunanistan’da oransal olarak açık daha büyük fakat mutlak deÄŸer olarak bakıldığında İtalya’daki açık daha büyük. Bu açıkların kapatılabilmesi için ciddi bir “kemer sıkma” politikası uygulaması gerekiyor. Bunların uygulanmasıyla ilgili problemler hala devam ediyor.
PÄ°YASAÂ NEGATÄ°F HABERLERE HASSAS
Borsaya bunun için mi satış geldi? Hayır borsaya bunun için satış gelmedi. Dün özellikle İtalyan bankasının, Avrupa Merkez Bankası (ECB)’den fonlama talep etmesi ve zor durumda olduÄŸunununpiyasada duyulması, bugün İspanya ve Fransa’da tahvil faizlerinin yukarı gelmesi, İspanya’nın istediÄŸi gibi bir ihale yapamaması bunların hepsi olumsuz faktörler olarak piyasayı bozuyor. Zatenpiyasa şu an negatif haberlere daha hassas olduÄŸu için bu olumsuzluklar piyasaya satış getiriyor.
Ä°TALYA İSPANYA’NIN ÖNÃœNE GEÇTÄ°
Fransa gibi ülkelerin kriz potasına girmesi son derece kötü bir senaryo yaratır. İtalya, İspanya’nın da önüne geçti çünkü ekonomik olarak daha büyük ve borcu yüksek. Fransa’da da benzer bir tablo var. Fransa aslında mevcut verilere bakıldığında Güney’deki komÅŸularından daha saÄŸlam duruyor. Fakat Fransız bankalarının özellikle İtalya’daki risklerinden dolayı çok büyük zararlar yapması sözkonusu. İtalya’daki faizlerin yükselmesinden ve borç krizinden dolayı ciddi bir sermaye kaybına uÄŸrayacaklar ciddi zararlarla. Bu da Fransızların kendi bankalarına sermaye desteÄŸi koymasını gerektirecek. İtalyan bankasının problemini muhtemelen Fransız bankaları da yaÅŸamaya baÅŸlayacak.
TÃœM AVRUPA SEÇİMLERÄ° BAÅžTAN AÅžAÄžI YENÄ°LENECEKÂ
Nasıl bir senaryo getirir beraberinde? Bu durum Avrupa’nın geneline yayılır artık. Finansal sistem zaten tamamen birbirine entegre durumda. Ciddi bir likidite problemi ve siyasi problemleri beraberinde getirir. Bu ekonomik krizden çıkmak için mevcut siyasi irade yeterli gelmeyecektir. AB’nin yapısında bir takım deÄŸiÅŸiklikler gerekecek, o deÄŸiÅŸikliklerin yapılabilmesi için ciddi bir siyasi destek gerekecek. Tüm Avrupa’da baÅŸtan aÅŸağı seçimlerin yenilendiÄŸini görebiliriz.
O KADAR FELAKET BOYUTUNDA DEĞİL!
Büyüme çok olumsuz etkilenecektir tüm dünyada. Avrupa, ABD kadar olmasa da dünya büyümesinin çok önemli aktörlerinden bir tanesi. Talep azalacaktır ve 2008 sonrasına benzer bir tablo görürüz. Fransa’da iÅŸler sarpa sararsa bu tabloyla karşılaşırız. Fransız bankalarına kararlı bir ÅŸekilde sermaye takviyesi yapılır, Fransa kendi iradesiyle tedbirlerini alır ve yapısal deÄŸiÅŸikliklerini açıklar. İtalya ve Yunanistan’daki sürece dahil olmaz zaten Fransa’daki durum henüz ordaki kadar katastrofik deÄŸil.
Yatırım Finansman Menkul DeÄŸerler Müdür Yardımcısı Hakan Tezcan ise piyasaların bugününü deÄŸerlendirirken Fransa’nın kriz potasına girmesini tam aksine bir felaket senaryosu olarak yorumladı. Tezcan, Avrupa cephesinden piyasaları deÄŸerlendirdi:
GÖZLER TAHVİL FAİZ ORANLARINDA!
Açıkçası artık gözler Euro Bölgesinde’ki tahvil faiz oranlarına çevrilmiÅŸ durumda. Ordaki ihaleler takip ediliyor. İtalya ile baÅŸladı, İspanya ve Fransa ile devam etti ve hepsinde de daha önceki ihalelerin üzerindeki oranlarla borçlanma maliyetlerinin giderek arttığını görüyoruz.
TEKNOKRATLARIN GEÇİCİ İYİMSELİĞİ
Teknokrat hükümetlerinin kurulması beklentisi geçtiğimiz hafta bir parça gevşeme eğilimine sokmuştu faiz oranlarını, onların getirdiği bir iyimserlik vardı piyasalarda. Bu iyimserlik kısa sürdü, faiz oranları tekrardan yükselmeye başladı. Ordaki her faiz oranı yükselişi hisse senetlerine negatif yansıyor. Fakat biz hafta başından itibaren neredeyse nötr diyebileceğimiz seviyede kaldık.
DÃœNYAÂ PÄ°YASALARIYLA PARALEL GÄ°DÄ°Åž
Yurtiçi borsalar gerilerken biz nötr kaldık ama o aradaki olumlu performansımızı bugün itibariyle tümüyle geri vermiÅŸ bulunuyoruz. Bundan sonraki günlerde yurtdışından olumsuz yönde ayrışmaya baÅŸlıyor isek özel bir riskten bahsedebiliriz. Fakat ÅŸu anda dünya piyasalarıyla beraber onlarla beraber düşüyoruz, onlarla beraber kalkıyoruz. O yüzden çok fazla Türkiye’de dolarkurunun yükselmesi kendi başına bir riskten kaynaklanmıyor. Paritesinin 1.35’lerin altına gelmesinden kaynaklanan bir nedenden dolayı. Bugün mesela 1,8160’lara kadar çıktık ama paritenin 1.35’lere geri dönmesiyle birlikte tekrar 1.81’ler altına doÄŸru hareketler görülmeye baÅŸlandı. Bono tarafına bakıldığında sabah saatlerinde hisse senedi piyasasına nazaran çok daha olumlu bir seri olduÄŸunu görmüştük. Dünyadaki geliÅŸmelerden tabiki etkileniyoruz o nedenle Türkiye’ye özel, Türkiye’den kaynaklanan bir sebepten bahsetmek mümkün deÄŸil.
FRANSA’NIN POTAYA GÄ°RMESÄ° BÄ°R FELAKET SENARYOSUÂ
Katastrofik senaryo yaratıyor bunlar. En azından Aralık ayında AB liderler zirvesinde bu konuda ciddi bir adım atılacağına dair bir beklentiyi var. 2011 yılı sona ermeden önce artık sürdürülemez noktalara gelen borçlanma maliyetlerine daha radikal bir çözüm bulunması adına bir konsensus saÄŸlanacağı yönünde beklentiler mevcut. Avrupa Merkez Bankası’nın bono alım yetkisini sonuna kadar kullanması, EFSF’nin banka lisansı alması gibi hususlarda yani çevre ülkelerin bir ÅŸekilde azı koÅŸulları yerine getirmesi halinde Almanya’nın geri adım atması bekleniyor. Bu durumda da mevcut borçlanma maliyetlerinin aÅŸağı gelmesine neden olabilecek bir geliÅŸme olacağı düşünülüyor.
AB LÄ°DERLER ZÄ°RVESÄ° BEKLENTÄ°LERÄ°
Åžu anda AB liderler zirvesinde radikal adımlar atılacağı beklentisiyle piyasaların ÅŸimdidenFransa’nın potaya girmesini çok olumsuz deÄŸerlendireceÄŸini düşünmüyorum. Yüzde 1’ler -2′ ler gibi düşüşler çok felaket senaryosuna uzanan görünümü destekleyen satışlar deÄŸil. Kar satışları olarak görülebilecek satışlar. Åžu andaki mevcut piyasa hareketlerinde bu senaryoların kısmen fiyatlandığını yani esas fiyatlamanın AB liderler zirvesinde böyle bir önlem alınmadığı takdirde olabileceÄŸini düşünüyoruz.
BORSA GÜNÜ EKSİDE KAPADI
İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) işlem gören hisse senetleri günlük bazda 837,63 puan ve ortalama yüzde 1,50 oranında değer yitirdi. İMKB 100 Endeksi, ikinci seansta 309,21 puan azalarak 55.089,82 puandan kapandı. Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 0,56 oranında değer yitirdi.
İlk seanstaki 528,42 puanlık düşüş dikkate alındığında, borsa endeksi günün tamamında 837,63 puan geriledi.Hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 1,50 değer kaybetti.
DOLARÂ VEÂ EURO’DA YÃœKSELÄ°Åž
Piyasanın kapanışı itibariyle Kapalıçarşı’da 1,8090 liradan alınan dolar 1,8120 liradan, 2,4420 liradan alınan euro 2,4470 liradan satılıyor. Serbest piyasada önceki kapanışta 1,8020 lira olan dolar güne 1,8010 liradan, 2,4350 lira olan euro 2,4340 liradan baÅŸlamıştı.
Bankalararası piyasada dolar kotasyonları alışta en düşük 1,7980 lira, en yüksek 1,8050 lira, satışta en düşük 1,8090 lira, en yüksek 1,8130 lira seviyesinde işlem görüyor.
Habertürk
Sizlere katımıyorum sayın yorumcu yiğit bulut ne dedi daha iki gün önce. dolar 1650 TL kesin olacak ve 1800 tl nin üzerinde dolar alanların elinde kalacağını ve bir iki sene sonra da imkb 400 000 endekse kesinlikle geleceğini söyledi bende aynen bu zata katılmaktayım.