08.11.2010
FED geçen hafta merakla beklenen tahvil alım programı ya da, QE2 denilen parasal Genişleme 2 politikasını açıkladı. QE2’ye göre her ay 75 milyar dolarlık tahvil alımı yaparak gelecek 8 ayda ekonomiye 600 milyar dolar daha enjekte edecek.
Bu haber piyasaları oldukça coşkuya boğdu. Dolar dünya genelinde diğer paralara karşı değer kaybederken, TL’ye karşı da değer kaybetti. Dünyanın önemli borsalarının neredeyse tamamı en az yüzde 1 yükselişler kaydederken, yüzde 7’nin üzerinde artıoş yapan borsalar da vardı. Bizim borsamız da geçen haftayı yüzde 2.9’luk artışla kapattı.
Eeee şimdi…
– Oturup bekleyeceğiz…
– Neyi?
– Neyi olacak? Bu QE2’nin ABD ekonomisini canlandırıp, işsizliği azaltıp azaltmayacağını…
– Hocam sence başarılı olacak mı?
– Dur önce ben başkalarının görüşlerini söyleyeyim… Örneğin Bernanke “başarılı olmayacak” diyor…
– Hocam dalga mı geçiyorsun?
– Yooo çok ciddiyim… Baksana adam ne dedi?
– Ne dedi?
– “İzleyip göreceğiz ve gerektikçe daha fazla para basacağız” dedi… Yani Bernanke de aslında şüpheli ve piyasalara “bakın hemen panik olmayın. Bu QE2 eğer başarılı olmazsa, bir anda borsada satışa geçip insanların sahip oldukları varlık değerlerini düşürüp de milletin daha az harcama yapmasına neden olmayın, ben gerektikçe para basacağım ve belki de enflasyon hedefini de yükselteceğim… Sizin içiniz rahat olsun…” diyor
– Eee hocam bundan “başarılı olmayacak” sonucunu mu çıkarıyorsun?
– Ben bunu Bernanke’nin söylediğini anlatmaya çalışıyorum… Bernanke’ye göre bu politika yetersiz kalacak. Yoksa adam bu kadar açık bir şekilde endişesini dile getirir mi?
– Doğru söylüyorsun…
– Fakat aslında ben başarısız olacağına inanmıyorum… ortada komik bir olay var… Sanki Bernanke çok çabuk paniğe kapılmış görünümü veriyor. Bernanke’nin kafasındaki resme göre, ABD ekonomisi aynen 1990’lardaki Japonya gibi, ikinci bir resesyona ha girdi ha girecek. YA da, fiyatlardaki gelişmeler açısından bakarsak, Abd ekonomisi Bernanke’ye göre deflasyona girmek üzere… FED’in üyelerinden Honeig denilen adamcağız her toplantıda alınan kararlara şerh koyuyor ve bu politikaların ileride çok büyük istikrarsızlıkları yaratacak olan tohumlar olduğunu söylüyor… İşin ilginç yanı ben bu adamın dediğinin doğru çıkacağını ve ABD ekonomisinin hızlı toparlanmaya başlamasının yakın olduğunu düşünüyorum.
– Neden böyle düşünüyorsun…
– Bak sana bir soru sorayım… ABD ekonomisi 2010 yılının başından bu yana her çeyrekte ne kadar büyüdü? Büyüme oranı düşüyor mu?
– Evet hocam tabi ki düşüyor… Baksana aşağıdaki grafiğe 2009’un son çeyreğinde yüzde 5’e yakın büyüme varken, şimdi bu oran ikinci çeyrekte yüzde 1.7 ve üçüncü çyerekte de yüzde 2 olmuş durumda. Aslında Abd ekonomisi en az yüzde 3 büyümeli ki, yeni istihdam yaratabilsin diyorlar. Grafiği görmüyor musun belirgin bir şekilde aşağı gidiş var.
– Ama grafikte bir şeye dikkat etmelisin. ABD büyüme oranları yıllık bazda hesaplanırken, bu yıllık rakamlar nasıl hesaplanıyor?
– Nasıl hesaplanıyor hocam?
– Açıklanan Çeyrek dönemlik büyüme rakamı 4 ile çarpılarak yıllık rakam bulunuyor…
– Eeeee ne olmuş?
– Ne olacağı var mı? Örneğin üçüncü çeyrekte yüzde 0.50 büyüme olmuş ve bunu 4 ile çarpınca yüzde 2 (yıllık) büyüme rakamı bulunmuş. Sanki gelecekteki dört tane çeyrek dönem boyunca ekonomi, yüzde 0.50 büyüyecekmiş gibi hesap yapılıyor. Halbuki ekonomi pekala daha hzılı büyümeye geçebilir. Bizde hesap nasıl yapılıyor?
– Nasıl yapılıyor hocam?
– Biz geçen yılın aynı dönemindeki GSYIH ile, bu yılın aynı çeyreğindeki GSYIH arasındaki değişime bakarak büyümeyi hesaplıyoruz. Yani, geçen yılın aynı döneminden bu yılın aynı dönemine kadar yüzde kaç büyüdük sorusunu cevaplıyoruz. Eğer biz Amerika gibi hesap yapsaydık ne olurdu?
– Ne olurdu hocam?
– Biz 2010 yılının ikinci çeyreğinde, 2009 yılının ikinci çeyreğine göre, reel olarak yüzde 10.3 büyüdük. Ama dikkat et, bu büyüme 2009’un ikinci çeyreğine göre olan büyümeydi.
– Peki hocam biz 2010’un ilk çeyreğinden ikinci çeyreğine kadar olan sürede ne kadar büyüdük? Yani Amerikan mantığıyla yüzde kaç büyüdük.
– Burada şunu vurgulayayım bir çeyrekten diğer çeyreğe büyümeye bakacaksan, mevsimsel ve takvim etkilerinden arındırmak gerekiyor. Mevsimsel ve takvim etkilerinden arındırırsak 2010’un ikinci çeyreğinde birinci çeyreğe göre yüzde 3.7 büyümüşüz. Yani Amerikan mantığıyla bakarsak bunu 4 ile çarpalım. Sonuç 14.8 büyüme çıkıyor.
– Aman hocam bunu bizim hükümete söyleme, şimdi onlar da bu yöntemi uygulamaya kalkarlar… Şimdi birşeyi merak ettim… Peki ABD ekonomisi için aynen bizdeki gibi bir hesaplama yapılsaydı onların büyümesi ne çıkacaktı?
– Aferiiiiinnnnn… İşte ben de bunu anlatmaya çalışıyorum… Bak aşağıdaki grafiğe… ABD’de ekonomik büyüme yıllık bazda her geçen çeyrekte hızlanıyor ve şu an 2006’dan beri en yüksek seviyeye gelmiş… Ama bu hersaplaqmada baz etkisi var. Yani krizdeki dibe göre yüzde 3.1 büyüme var ve önümüzdeki bir iki çeyrekte yüzde 2’ye doğru gerileyecektir. Fakat işin ilginç yanı bu sırada 4 ile çarpılan büyümede artış göreceğiz. Sana bir rakam daha söyleyeyim, eğer dördüncü çeyrekte ekonominin büyümesi yüzde 2.9’a düşerse, ABD’nin çeyrek döneme göre hesaplanan yıllık büyümesi yüzde 4.6 seviyesine çıkıyor…
– Hocam kafamı allak bullak ettin…
– Valla orasını bilmem ama, incelediğim kriz geçirmiş ülkelerin krizden çıkışları hep böyle olmuştur… Bernanke bence fazla panik yapıyor… 2011’in sonuna doğru çoook balonlar oluşacak ve 2012’de de patlayacak… Bunu böyle bilesin…
NOT: Saat 09:30’da Seans içinden bölümünde borsa dolar ve diğer piyasalara ilişkin görüşlerimi okuyabilrsiniz. Bugün ilk yorum saat 09:30’da verilecektir.