Avrupa BirliÄŸi’nin AB’nin adının Avrupa Ekonomik TopluluÄŸu AET olduÄŸu yıllarda dönemin üniversite gençleri olarak bizler, ticaretin ülkemiz aleyhine iÅŸlediÄŸini düşünerek “Onlar ortak biz Pazar” ve “Montaj sanayine hayır” sloganlarıyla muhalefetimizi ortaya koyardık. Gümrük birliÄŸi sonrası yaÅŸadığımız, AB’nin STA imzaladığı Üçüncü ülkelerin ürünlerinin ülkemize gümrüksüz girerken, bizim ürünlerimizin o ülkelerde Üçüncü ülke olarak kabul edilip, Gümrük vergisi uygulamaların yarattığı olumsuzluklar bizim gençlik sloganlarımızı yeniden güncel hale getirdi. ÇaÄŸlayan’ın yeni önlemler düşündüğünü açıklaması olumlu bir geliÅŸme olarak gündeme geliyor.
1960’lı yılların sonlarının üniversite gençliÄŸi olarak, o zamanki adıyla Avrupa Ekonomik TopluluÄŸu AET ile iliÅŸkimizin aleyhimize iÅŸlediÄŸini düşünerek sık sık iki sloganı tekrarlardık:”Onlar Ortak biz Pazar” , “Montaj sanayine hayır.”
Son dönemde ihracatımızı çok hızlı artırırken, bundan daha hızlı olarak ithalatımızın artmakta olması ve dış ticaret ve cari açık artışının fren tutmaz hal alması bu iki slogana paralel geliÅŸmeleri düşünmemize yol açıyor. Dün açıklanan Mayıs ayı ihracatı yüzde 21.73 artışla 11 milyar 82 milyon rakamına ulaÅŸmış durumda. Yılın 5 aylık ihracatı da 20.83’lük artışla 54 milyar 114 milyon dolara ulaşıyor.
Ama, bu ihracat rakamlarını mutlulukla açıklayan Dış Ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer ÇaÄŸlayan, bununla birlikte “Türkiye’nin cari açık sorununu çözmesi için planlı bir teÅŸvik sistemi ile ithalata baÄŸlı ürünlerin yurtiçinde üretilmesi ÅŸarttır” diyerek ithalatın soruna neden olduÄŸunun altını çiziyor. Geçen ay açıklanan rakamlara baktığımızda ÇaÄŸlayan’a hak vermek gerekiyor. Ocak Nisan döneminde ihracatımız yüzde 22 artarken, ithalatımız yüzde 44 artış göstermiÅŸ durumda. Bunun sonucunda ihracatın ithalatı karışılama oranı da yüzde 66.3′ ten yüzde 56.3’e gerilediÄŸini görüyoruz. Bu ayki yüksek artışa karşın, ithalat rakamı açıklandığında bu oranın daha da gerilediÄŸine dış ticaret açığının daha da arttığına tanık olabileceÄŸiz.
Arkadaşımız Ä°brahim Ekinci’ nin haberi içersinde ÇaÄŸlayan’ın bir süre önce AB ülkeleri ile serbest ticaret anlaÅŸması yapan ülkelerin “Bizi düz duvara tırmandırıyorlar” deÄŸerlendirmesi de bu alandaki rahatsızlığın bir baÅŸka yanını ortaya koyuyor. Gümrük BirliÄŸi anlaÅŸması uyarınca AB ile Serbest Ticaret AnlaÅŸması yapan ülkelerin ürünleri Türkiye’ye gümrüksüz girebiliyor. Bizim o ülkelere ihracatımız ise üçüncü ülkelere uygulanan gümrük tarifelerine uygun oluyor. Bakan ÇaÄŸlayan, bunun Gümrük BirliÄŸi anlaÅŸması sırasında Türkiye’nin Güney Kıbrıs korkusuyla, “AB baÅŸka ülkelerle STA yaparken Türkiye’de dahil olur” ÅŸartını dışta tutmasından kaynaklandığını ve her geçen gün zararımızın artmasına neden olduÄŸunun altını çiziyor.
Ä°ÅŸte bütün bunların sonucunda bizim ciddi bir maÄŸduriyetimiz ortaya çıkarken gençliÄŸimizin iki sloganı “Onlar Ortak Biz Pazar” ve “Montaj sanayine hayır” sloganları yeniden güncellik kazanıyor. Bakan ÇaÄŸlayan, Türkiye’ye gümrüksüz ya da gümrük avantajıyla giren mallar konusunda “Telafi edici önlemler mekanizması” ile önlem almaya baÅŸladıklarını belirtiyor. “Trafik sapması” ile Meksika’da üretilen Volkswagen Jetta’ların ülkemize “AB malı” gibi girmesine karşın yüzde 10 telafi edici vergi koymayı amaçladıklarını açıklıyor. Bu tür giriÅŸimlerle AB ile yıllar önce STA imzalamış Üçüncü ülkelerin bir an önce bizimle de benzer içerikli STA imzalamaları saÄŸlanmaya çalışılacak.
Ãœlkemiz Gümrük BirliÄŸi nedeniyle yaÅŸadığı olumsuzlukları yeniden gözden geçirerek, mutlaka bazı iyileÅŸtirmelere gitmek zorundadır. Çünkü ithalatın kolaylaÅŸması bir yandan yerli üreticilerin rekabet gücünü azaltmakta, bir yandan üretim içersindeki yerli hammadde ve aramalı girdisini azaltmakta, bir yandan ihraç ürünlerimizde ürünlerde bizim katma deÄŸerimizi düşürmektedir. Bu nedenle hem Gümrük BirliÄŸinin Üçüncü ülkelerle AB ülkeleri arasında imzalanan ticarette bizim rekabet üstünlüğümüzü geri iten STA’ lar karşısında yeni giriÅŸimlere ihtiyaç vardır. Hem de ithal girdi yerine ikame edilecek yerli hammadde ve aramalı üretimin desteklenmesi doÄŸru bir giriÅŸim olacaktır. Dış Ticaret açığının azaltılması için de, sorun yaratma eÅŸiÄŸindeki cari açığın düşürülmesi içinde bu önlemlere ihtiyaç vardır.
Osman AROLAT – Dünya Gazetesi