Bu ülkeyi az gelişmiş tutan en önemli yüklerden biri kural tanımazlık. Trafik Canavarın’dan Van depreminde tosta dönen çok katlı binaları yapan müteahhite kadar içimiz dışımız kural tanımaz çakallarla doldu. Geçmişte devlet bunlara göz yumar, hatta işbirliği yapardı. AKP döneminde artık hükümetin bizzat kendisi, bürokratları, yargıcı, polisi, belediye başkanı, parti önde gelenleri kuralları iğfal ediyor. Türkiye “Ben yaptım oldu” ülkesi oldu.
Modern çoğulcu demokrasiler şeffaf yönetim ve hesap verilebilirlik ilkesi üzerine kurulur. Vatandaş, basın, muhalefet hep hesap sorar. Hükümet, bürokrat, hatta yargıç da kuzu kuzu hesap verir. Burası başka bir evrende yaşıyor sanki. Çünkü hesap soruyorsun, suçlu, bozguncu oluyorsun. Merkez Bankacılığı’nın çok temel kuralları vardır. Bunlar biraz teoriden, ama büyük çoğunlukla 100 yılı aşan bir geleneğin biriktirdiği tecrübelerden edilinmiştir. İşi iyi yapmanın kuralları bunlar. Bizim TCMB, hem bu kuralların hepsini ihlal ediyor, hem de sırıtarak “Vay be, bana bakın, bana, benden kralı yok” diyor. Partizan basındaki yandaşlarla toy ekonomist de alkış tutuyor.
Geçen Ekim’de başlayan post-modern para politikası deneyi ucuz sirk hokkabazlığından başka bir şey değildi. Hatırla ey vatandaş, niye bu patikaya saptı TCMB? Cari açık çok yüksekti. Ardından 13 ay geçti, Eylül dış ticaret açığı verileri gösteriyor ki cari açık hala çok yüksek. Ama, TCMB bu maceraya atılmadan enflasyon sorunumuz azdı, şimdi başa çıkılmaz boyutta. Şimdi bu hatalar zincirine bir tanesi daha eklendi. Ofsayttan faiz artırımı yapıldı.
Her ülkenin bir politika ya da referans faizi olur. Merkez Bankası (MB) bu faizi değiştirerek para politikasının yelkenlerini ayarlar. Bu faizin ne zaman hangi şartlarda ne yönde değişeceğini ekonominin aktörleri ile paylaşmak, belersizliği azaltmak da merkez bankalarının en temel görevlerinden biridir. Bizde geçen Perşembe PPK toplanana kadar haftalık repo faizi politika faiziydi. Çarşamba sabahı Sn Erdem Başçı’dan öğrendik ki artık iki faizimiz var. Bunlardan birisi, gecelik borç verme faizi %12.5, öteki %5.50. TCMB de duruma göre bu iki faizden birini seçerek para politikası icra edecek. Bu günlerde sorun hızla değer kaybeden TL, dolayısı ile politika faizi trendi tersine çevirmek için %12.5 olan gecelik faiz. “Ben faiz artırmam, benim binlerce silahım var” diye ortalarda külhan gezen TCMB bir günde böbreklerimize kadar şok faiz terapisi uyguladı bize. Şoku atlatınca canınızın nasıl yandığını göreceksiniz.
Yazının devamı için BURAYI tıklayınız.