– wp:paragraph –>
Birkaç gündür bir mesele hakkında yazıyorum. Kombassan örneği üzerinden sistemin nasıl kilitlendiğini açıklamaya çalışıyorum.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Bir tarafta geçmişte nerede ise tamamı camilerde toplanan ortaklık içinde kar payı vaadi de olan paralar var. Diğer tarafta hem ortaklığı hem de kar payı vaadini bir türlü çözemeyen hukuk sistemimiz.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
28 Şubat sürecinde devlet (görünen yönetim ve görünmeyen yönetim) her ne hikmetse bu sisteme tabir-i caiz ise dokunmadı. Çünkü ülkenin dövize ihtiyacı vardı ve milletin sömürülmesine kimse ciddi anlamda önlem almadı.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Hem de sömürülenler tam da camilerde toplanmıyor muydu?
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
70 civarında holding adı altında görülen para toplama işi zaten nerede ise kağıt üzerinde kaldı ve milletin parası gitti.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Şimdi bir soru sormak lazım: Camilerde bile yüksek kar payı vaadiyle verilen paralar faiz değil miydi? Acaba kar payı vaadi düşük olsaydı, aynı insanlar bu holdinglere para verir miydi?
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
O zaman camilerde para verenlerle bugün bu işleri takip eden hukukçular nasıl oluyor da bir yerde buluşabiliyorlar? Çünkü dünya görüşleri tamamen zıt.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
Demek ki, durum para veya çıkar olunca inançlar, görüşler hükmünü o kadar da sertleştirmiyor. Hemencecik ortak noktalar bulunabiliyor.
– /wp:paragraph –>
– wp:paragraph –>
TAHVİL-BONO PİYASASINDA NASIL YATIRIM YAPILIR? UZMANINDAN HEMEN ÖĞRENMEYE BAŞLA!
– /wp:paragraph –>
– wp:heading {“level”:6} –>
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.
– /wp:heading –>